Siber Güvenlik Kurulu'nun 2. toplantısına katılan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Siber Güvenlik Kurulu'nun ilk toplantısında alınan kararlar hakkında bilgiler vererek, "Bunlar, kamu güvenli ağı oluşturulmasına yönelik çalışma başlatılması, ülkemiz içerisinde internet değişim noktalarının oluşturulması ve siber olaylara müdahale sisteminin kurulmasıydı" dedi.

 

Bu üç önemli kararın bugünkü toplantının ana konusunu oluşturduğuna dikkati çeken Yıldırım, bu konuda yapılan çalışmaların hangi aşamada olduğunun detaylı olarak ele alınacağına işaret etti.

 

Yıldırım, "İlk toplantımızda Siber Güvenlik Strateji ve Eylem Planı kabul edilmişti, bu eylem planı bugün itibarıyla Resmi Gazete ‘de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Burada 29 konu başlığı var, bu başlıklar altında yapılması gereken eylem tanımlanıyor. Geçen 6 aylık süre içerisinde önemli bir adım USOM dediğimiz Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi kuruldu, 15 Mayıs itibarıyla faaliyete geçti ve sürekli olarak siber olayların olaylar meydana gelmeden önce takibini yapmakla beraber bir olay vuku bulduğunda gerekli müdahaleleri yapıyor" diye konuştu.

 

Açıklaması sonrası gazetecilerin sorularını cevaplayan Bakan Yıldırım, Gezi Parkı olaylarında devletin kritik alt yapısına siber saldırıların gerçekleştirilmesine ilişkin olarak, "Zaman zaman bu tip saldırılar gerçekleştiriliyor ama geçtiğimiz 2-3 hafta içerisinde burada bir yoğunluk gözlendi. Çok seri bir şekilde gereken tedbirler alındı. Herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Bu ve buna benzer sanal alemden yapılabilecek saldırılar bitecek değil. Bu gelecek zaman içerisinde daha da artacaktır. Küresel bir tehdittir, küresel tehdit algısı sadece fiziki kuvvetlerle değil, artık sanal yöntemlerle de bütün ülkelerin başının belası olmaya başladı. Bir yandan biz ülke olarak tedbirlerimizi alırken, diğer yandan da uluslar arası işbirliğini geliştirme konusunda çalışmaları da kendi kapasitemizde sürdürüyoruz. Birçok kuruma saldırı girişiminde bulunuldu ama kurumlarla koordinasyon yapılarak gerekli tedbirler alındı" şeklinde konuştu.

 

Siber saldırılarla ilgili tatbikatların yapıldığını belirten Yıldırım, "Saldırı dışarıdan yapılmadan biz yaptırtıyoruz ki kurumların hazır olup olmadığını tespit edelim. Bunlar her yıl tekrarlanan tatbikatlardır. Bu sene bunu bir uluslararası boyutta daha geniş kapsamlı yapmaya karar verdik. İstiyoruz ki herhangi bir olağanüstü bir durumda bir zafiyet yaşamayalım. Varsa bu zafiyet önceden farkına varalım ve bunun giderilmesi için sürekli tedbirler alalım" dedi.

 

Bir soru üzerine Bakan Yıldırım, "Siber saldırılarda işin boyutlarını bir anda kestirmeniz mümkün değil. Saldırı ve tehdit algılamasından itibaren geometrik şekilde büyüyor ve eğer hazırlıklı değilseniz orada çaresiz kalırsınız ama böyle bir sıkıntımız yok. Günde 20 binin üzerinde saldırı oluyor. Orada gerekli emniyet tedbirlerini almanız lazım. Böyle bir tehdit herkesin başında. Sanal alemin güzel yanları var, iletişim kanallarını çok genişletiyor ama böyle bir olumsuz boyutu da var. Bu olumsuz boyutun en önemli kısmı, siber güvenlik saldırıları çok kolay yapılabiliyor, tedbirleri ise o kadar kolay değil. Uzun zamana yayılır ve süreklilik arz eden tedbirlerdir. Siber saldırılar ucuz ama savunması çok pahalı" diye konuştu.

 

Uluslararası tatbikatların nasıl gerçekleştirileceğinin sorulması üzerine Yıldırım, "Başka ülkelerde de bu konuyla ilgili sivil toplum kuruluşları var. Küresel anlamda sivil toplum kuruluşları oluştu. Dolayısıyla bunların katılımını öngörüyoruz ve başka ülkelerden de gönüllülük farzında bu tatbikatlara katılmak isteyenlere kapımız açık" ifadelerini kullandı.

 

Yıldırım, siber güvenlik için ayrılan bütçeye ilişkin olarak, "Bütün kurumların zaten bilişim altyapısına yönelik bütçesi var. Ortalama Türkiye'de bugün 3,5 milyar TL civarındadır. Dolayısıyla bu bütçeyle kendi altyapılarını koruma ve verdikleri hizmetleri geliştirme amaçlı bunu kullanacaklar" dedi.