Güçkaya, hekimin rolünün normal uyku fizyolojisini bilmek, aileleri uyku hijyeni açısından eğitmek, davranış temelli uyku problemlerinin gelişmesini önlemek olduğunu belirtti. Uyku bozukluklarında önde gelen nedenlerin fiziksel ya da duygusal kaynaklı olabileceğine işaret eden Güçlükaya, ailelerin tutum ve davranışlarındaki yetersizlik ya da olayın üzerine aşırı gitme gibi davranışlar sonucunda uyku sorununun ciddi boyutlara varabildiğine dikkati çekti. Ailenin rahatlatılması ve bunun yanı sıra çocuğun temel uyku alışkanlıklarının yeniden kazandırılması yönünde anne ve babanın yönlendirilmesinin önemli olduğunu vurgulayan Güçlükaya, şu bilgileri verdi:

''Çocuk ve ergenlerin yüzde 20 ile yüzde 30'unda uyku sorunları yaşanmaktadır. Bir yenidoğan tipik olarak 30 dakika ile 4 saat arasında uyur. Bebeğin yaşı arttıkça uyku yoğunlaşmaya başlar. Yenidoğan bebekler günde 17-18 saat, bir aylık olduklarında günde 16-17 saat, 3-4 aylık olduklarında günde 15 saat kadar uyurlar. Dört aylık bir bebekte uykunun üçte ikisi gece gerçekleşir. Altıncı ayda uyku evresi 7 saat kadar sürebilir. Birçok bebek uyku aralarında tekrar uyanır ve tekrar uykuya dalabilir. Anne babaların çoğu bebeklerinin 10-12 saat kadar uyuduğunu söylese de bu aralarda uyanma hesaba katılmadığı içindir. Kimse uyandırmasa da belli aralıklarla uyanabilir. İki yaşına gelindiğinde günlük uyku saati 12 saate kadar iner ve gündüzleri kısa süreli uyuklamaları olabilir. Bebeğin yaşı arttıkça gündüz uykularının süresi kısalır. Genellikle 3 yaşından sonra gündüz uyumayı bırakırlar. İlk 6 ayda bebekler gece 1-3 kez emmek için uyanabilir, ancak hemen tekrar uykuya dalarlar. Bir yaşındaki bebeklerin yaklaşık yüzde 85'i gece boyunca sakin ve düzenli uyur. Ancak yüzdE 10'unda hemen her gece uyanma sorunu olduğu bildirilmektedir.''

Reflü, kulak enfeksiyonu, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu ve diş çıkarma gibi sorunlarda çocuğun mutlaka hekime gösterilmesini öneren Güçlükaya, tıbbi nedenler ortadan kaldırıldıktan sonra uyku konusundaki asıl nedenlerin araştırılması gerektiğini ifade etti. Küçük çocukların çoğunda gece uyanmalarının asıl sebebinin uyku ile ilişkili olduğunu anlatan Güçlükaya şöyle devam etti: