Konya Ovası'nda halihazırda çok sayıda yabancı firma tohum üretimi yapıp dünyaya satıyor.
Konya Ticaret Borsası (KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kaleli, Konya'nın buğday üretimiyle ön plana çıktığını ancak buğdaydaki kalite sorununun çözüm beklediğini söyledi.
Kaliteli buğday yetiştiriciliğiyle ilgili KTB olarak bir çiftçi eğitim projesi hazırladıklarını anlatan Kaleli, söz konusu projenin Mevlana Kalkınma Ajansı tarafından onaylanarak kredisağlandığını belirtti.
Sağlanan krediyi kendi bütçeleriyle de destekleyerek buğdaydaki en önemli sorun olan kalite sorununu çözmek için bu ayın sonu itibariyle projeyi uygulamaya koyacaklarını anlatan Kaleli, “Tarlanın sürülmesinden ekime, tohum seçiminden gübre ve toprak analizine kadar hemen her konuda çiftçilerimizin bilgiye ulaştırmasında eksiklik var. Öğretim üyelerimiz ve tarım danışmanları aracılığıyla Konya Ovası'nda yapacağımız bu eğitim çalışmasıyla, hem verimde hem de kalitede çok büyük ilerleme sağlayacağımızı düşünüyoruz” dedi.
Kaleli, devletin basınçlı sulama sistemleri kurma, verimlilik haritaları oluşturma ve tarım alanlarının birleştirme gibi üzerine düşen görevleri bir an önce tamamlaması, çiftçilerin de ekipmanlarını güçlendirerek işletmelerini yenileyip AB'nin rekabetçi şartlarına uygun hale getirmesinin şart olduğunu vurguladı.
KONYA OVASI, ORTA DOĞU'NUN MERKEZİ OLUR
Konya'nın sahip olduğu rantabl sulanabilir tarım arazisini, tarımsal üretimiyle ünlü Hollanda'nın tamamından daha büyük olduğunu ifade eden Kaleli, şunları kaydetti:
“Konya olarak, Hollanda'nın sahip olduğu tarım alanlarının çok çok üzerinde toprağa sahibiz. Konya Ovası'nda 2 milyon 270 bin hektar tarım alanına sahibiz ancak gerekli altyapı olmadığı için bu arazinin her yıl sadece 1 milyon 300 bin hektar alanını kullanabiliyoruz. Her yıl yaklaşık 1 milyon hektar alanı mecburen nadasa bırakıyoruz, yani sahip olduğumuz topraklarımızda 2 yılda bir üretim yapılıyor. Konya, tam anlamıyla tarımsal altyapı tamamlanırsa tek başına Türkiye'nin gıda ihtiyacını karşıladığı gibi, Orta Doğu'nun bile merkezi haline dönüşebilir. Almanya Tarım Bakanlığı Müsteşarı, borsamızı ziyaretinde 'Türkiye ve Konya Ovası tarımda uyuyan bir dev' değerlendirmesini yaptı. Yani Konya Ovası'nın değerini maalesef yabancılar kadar bilmiyoruz, çoğumuz tarımsal değerlerimizin farkında değil.”
Kaleli, Konya'nın yüzde 80'inin rantabl sulanabilir arazi yapısına sahip olduğunu, Türkiye'nin hiç bir yerinde bu oranın yüzde 30-35'i geçmediğini, bu özelliğiyle Konya Ovası'nın dünyada bile çok az rakibi olduğunu ifade etti.
TOHUMCULUKTA SİLİKON VADİSİ OLMAYA ADAY
Ayrıca Konya'nın iklim koşullarının, tarımda son derece stratejik önem taşıyan tohum yetiştirmeye de çok müsait olduğunu anlatan Kaleli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yüksek gece-gündüz sıcaklık farkıyla Konya Ovası, dünyanın bir kaç önemli tohumculuk merkezinden biri. Çok sayıda yabancı firma burada tohum üretimi yapıp dünyaya satıyor. Yabancı firmalar burada ağırlıklı olarak ayçiçeği, ıspanak tohumu ve kabak çekirdeği tohumu yetiştiriyor. Yani tohumculukta Konya bir silikon vadisi olur. Konya inanıyorum ki önümüzdeki dönemde mutlaka bir silikon vadisini oluşturabilir. Bunun için, heyecan, cesaret, bütçe, ortak akıl lazım, bilgiye ve veriye ihtiyacımız var. Bunlar oldukça başarı gelecektir. Ayrıca şimdi devlet bu tür projelerde bizi dinliyor, iletişimimiz güçlendi. Bu da işimizi kolaylaştıracaktır.”
Arkadaşına Gönder
Yazdır
Önceki sayfa
Sayfa başına git
.jpg)
k1.jpg)
