Konser ilan edilen saatten yani 21.30’dan tam 50 dakika geç başladı. Axl’ın bir buçuk saat geç başlayan İstanbul konseri rekorunu kıramadı Madonna, ama yine de fena değildi. Seyirci sürekli alkışlar ve çığlıklarla onu sahneye davet etti.
- Madonna sahneye dev bir kilisenin içinden çıktı. Kilisenin kapısındaki haçın üzerinde adını simgeleyen MDNA harfleri kazılıydı. Oldukça cesur ve provokatif Madonna her zamanki gibi.

Tişört 50, poster 20 lira
- Tişört 50, poster 20 TL. Fiyatlar böyleydi meraklısına.
- Alanda alkol yoktu. Satılmıyordu. Bir Madonna konseri kola ve alkolsüz birayla geçti.
- Madonna’nın seyircisi oldukça VIP. Ve VIP’lerin olduğu yerde VIP magandalık revaçta oluyormuş ben de görmüş oldum. Haluk Akakçe ve adamları tam bir magandalar ordusu gibi asansöre daldığında Burcu Güneş sıkışarak çıkmak zorunda kaldı. Bu da bir Maganda macerası işte. Asansöre binmek için insanları dışarı zorla ite kaka dışarı atma konusunda çok başarılılar Akakçe ve arkadaşları. Akakçe, parlak pantolonu ve arkadaşlarını tebrik ediyorum.

Ses düzeni kötüydü
- Ses düzeni olması gerektiği kadar iyi değildi. Sahadan değil tribünden izledim ama duyduğum kadarıyla konser sesten çaktı diyebilirim.
- Madonna sahne şovunu ve insanları coşturmayı gerçekten biliyor. Herhalde İstanbul’da şu ana kadar yapılan en iyi gösterilerden biri oldu bu. Her şarkı için ayrı sahne kuruldu, neredeyse her şarkının mizanseni sahnede canlandırıldı. Dançılar ve dekorlardan oluşan bir gösteri değildi, fazlasıydı. Valla İstanbul şov gördü...

Oğluyla dans etti
- ‘Open Your Heart’ın ardından söylediği ‘Sagara Jo’da oğlu Rocco’yu da sahneye çıkardı Madonna ve sahnede birlikte dans ettiler. Rocco Like a Prayer’da da sahnedeydi. Ve açıkçası çok sempatik bir tip.
- ‘Bang Bang’deki dövüş sahneleri her açıdan mükemmeldi. Madonna bu şarkıda Kurtlar Vadisi’nde bir bölümde ölenden daha fazla adam öldürdü desek yanlış olmaz.
- Konserin ilk 80’ler şarkısı ‘Papa Don’t Preach’te kalabalık fena coştu. Galiba Madonna’nın 80’lere genç olan kitlesi hâlâ çoğunlukta. Ancak konserin zirve noktası kesinlikle ‘Like A Prayer’dı. Herkes ayaktaydı.

Enerji düşük
- Madonna hayli formda ve atletik. Yerlerde sürünmek, dans etmek dışında ipte yürümek, hareketli platform üzerineki bir duvara tırmanıp orada şarkı söylemek... Cidden zor işler bunlar...
- Kimse kızmasın ama seyircinin enerjisi düşüktü. Alkışlar, çığlıklar azdı sanki konserin sonu hariç. Belki de insanlar Madonna’nın karşısında donup kaldı bilemiyorum. Bunun en iyi örneği ‘Vogue’da yaşandı. Kimse dans etmedi ‘Vogue’da. Mesela “Express Youeself”de Madonna soyundu seyircilerin karşısında. Ben soyunan bir Madonna karşısında atılan çığlıkları az buldum doğrusu. Madonna gömleğini öndeki talihlilere attı. Şu anda nerdedir acaba o gömlek...
- Murat Boz klibi yasaklayan RTÜK’çüler bu konseri izlese gece uyuyamaz bence...
- Bir Madonna albümü dinlemek ile bir Madonna konseri seyretmek arasında çok fark var. Ben mümkünse ikincisini öneriyorum.
- Madonna’nın tek piyano eşliğinde yerde sürünerek söylediği “Like A Virgin” mükemmeldi. Ama seyirci bu şarkının “Like A Virgin” olduğunu anlamadı nakarat kısmına kadar. Madonna seyircisi Madonna’yı çok seviyor ama şarkılarını anlamıyor, nasıl oluyor acaba?
- Şunu rahatlıkla söyleyebiliriz, Madonna’nın dansçıları insan değil, başka bir gezegenden gelen ve insana benzeyen canlılar. Gerçekten dans etmiyor farklı bir şey yapıyorlar.
- Bir konser değil sahnede canlandırılan bir tür film izlemiş gibi olduk. Neticede İstanbul hali hazırda dünyadaki en iyi pop şovunu izledi. Orada olanlar şanslıydı.
- “Celebration” ile sona erdi konser ve Madonna bis yapmadı. Kimsenin şikâyeti yoktu.

TT Arena’daki konserde iğne atsanız yere düşmezdi.?Binlerce insan Madonna’yı izleyebilmek için 52 bin kişilik stadı tıka basa doldurdu.