KTTB Asbaşkanı Teksen Köroğlu, bugün yaptığı yazılı açıklamada, “İzin veren makamlar, karar vericiler, denetleyenler, hükümetler daha ne kadar görüntüyü kurtarma çabası içinde hareket ederek, ülkemize, insanımıza, çevremize zarar vermeye devam edeceksiniz” diye sordu.

Açıklamada, KTTB’nin bu konularda defalarca açıklama yaparak bu gibi maddelerin yetkili ve eğitilmiş kişiler tarafından kontrollü satılmasını ve kullanılmasını istediği hatırlatıldı.

Kimyasal maddeler, tarımsal ilaçlar ve pestisitlerin satıldığı depolandığı yerlerde doğal afet, yangın ve hırsızlık gibi olaylara karşı önceden güvenlik önlemleri planlanması ve gerekli tedbirlerin alınması gerektiği yinelenen açıklamada “Birileri para kazanacak diye halkın sağlığı ile oynayanlar kamuoyuna yarı doğru bilgiler vererek halkımızı sakinleştirip uyutmaya çalışmaktadır. Ve ne acıdır ki yöneticilerimiz de ( şimdiki ve geçmiş hükümetler) görevlerinin ne olduğunu unutarak bunlara destek çıkarak suça ortak olmakta suç işlemektedirler” denildi.

KTTB açıklamasında, Birliğin insan sağlığı konusunda her türlü merciiyle diyaloğa hazır olduğu ifade edilerek, kanserin küçücük ülkede girmediği evin neredeyse kalmadığına işaret edildi ve “Kanser denen hastalığın ne üzücüdür ki bizler kendi elimizle, çevreye yaptığımız yanlış uygulamalarla inanılmaz bir hızla artmasına neden olmaktayız” denildi.

Açıklamada, “İnsanımız bilinçsiz ve bilgisiz sırf para kazanmak uğruna kendi elleriyle bilmeden cinayet işlemektedir” denilerek, Hükümet’in biran önce eyleme geçerek bu olumsuzluklara dur demesi gerektiği vurgulandı.

Tabipler Birliği açıklamasında, “yüzme havuzu dezenfektanlı gaz ve toz klor bileşikleri (kalsiyum hipoklorir, lityum hipoklorür, sodyum hipoklorürle trikolorsiyanürik asit, potasyum dikloroizosiyanürat, sodyum diklorosiyanürat vb. organik klor bileşikleridir. Organik ve anaorganik klor bileşikleri birbiriyle geçimsiz olduğu; kürek ya da kapların ortak kullanılması bile birçok kazaya yol açabileceği; bunların kazara birbirine karışmasının şiddetli patlamalara neden olabileceği” vurgulandı ve “bunları biliyor musunuz” denilerek özetle şu bilgiler sıralandı:

“Bunlar aynı zamanda oksitleyici ve korozif maddelerdir. Oksitleyiciler (kalsiyum hipoklorür vb ) kimyasal olarak maddelerin yanmasına neden olabilir. Yangın ve patlama tehlikesinin artırır. Tepkimeler oda sıcaklığında ve kendiliğinden olabilir. Oksitleyici sıvı kimyasallar ise şiddetli yangın ve patlamalara yol açabilir. Bu gibi kimyasalların ilk etkisi yangın ve patlamadır. Doğrudan ölüm nedeni olabilecek bu durum esas olarak depolama ve uygulamadaki sorumlulukla ilgilidir. Gerekli tedbirler alınacak olursa yüzde 100 önlenebilecek bir durumdur. Akut etkilenmede kişilerde solunum yetmezliği, yanıklar, gözlerin üst solunum yollarının etkilenmesi söz konusudur. Solunum sistemiyle giren gazlar tahriş, üst solunum yollarında akut ve kronik reaksiyonlar, astım krizlerinin yarılması, kronik akciğer hastalarının durumlarının ağırlaşması vb. durumlar solunum yolu ile etikleyken bütün gazlar için geçerlidir. Çocuk ve yaşlılar daha büyük oranda etkilenir.

Korozif maddeler ise temas etkileri maddelerin kimyasal olarak tahribine neden olurlar. Deri, gözler, solunum sistemi ve sindirim sisteminde yıkıcı etkileri vardır. Dökülme, saçılma ve değmelere karşı dikkatli olunmalıdır.”

 

Tabipler Birliği açıklamasında, kimyasallarla ilgili yapılması gerekenler şöyle vurgulandı:

 

“-Bu kimyasallar çocuklar ve evcil hayvanların erişemeyeceği biçimde saklanmalıdır.

 

-Kaplar uygun malzemeden yapılmalı ve ağızları çocuklar ve yetkisiz kişilerde açılamayacak biçimde saklanmalıdır. Sadece orijinal kaplarında saklanır. Başka kaba konulamaz.

 

-Bunları bir yere boşaltırken her biri için ayrı başka kimyasallar bulaşık olmayan kap ve taşıma kaşıkları ya da kepçeleri kullanılmalıdır.

 

-Bu işi yapanlar gözlük, eldiven ve çizme vb koruyucu malzemeler giymelidir.

 

-Toz ve kuru kimyasallar nem ve ıslanmaktan korunmalıdır. Islak bir kaşıkla temas bile patlama nedeni olabilir.

 

-Kimyasal asla sulandırılmaz uygun miktar doğrudan havuza atılır.

 

-Bunların yanında sigara içilemez, çakmak çakılamaz.

 

-Soğuk ve kuru yerlerde güneş ışığından korunacak biçimde saklanmalıdır.

 

-Depo çok iyi havalanmalıdır. Bina içinde toplanacak buharlar yangın ve patlama nedeni olur.

 

-Oksitleyici ve asitler yan yana konulamaz.

 

-Sıvılar toz ve katıların üzerine ya da yakınına konulamaz.

 

-Başın üzerindeki raflara yerleştirilemez.

 

-Bu kimyasallar petrol ürünü, canlıkıran, kimyasal gübreler, boyalar, gresler, fayans temizlik maddeleri, terebentin ve tutuşabilir maddelerle birlikte depolanamaz.

 

-Aynı yerde boş kimyasal kapları istiflenemez. Bu kaplar tekrar kullanılamaz. İyice yıkanıp temizlenmeden çöpe atılamaz.”