Başbakan Erdoğan'dan ÖSYM Başkanına Eleştiri

2 Mayıs 2011 Pazartesi  08:49

AK Parti İstanbul İl Başkanlığında Show TV'de yayınlanan ''Siyaset Meydanı Seçim Özel'' programına katılarak, Ali Kırca ve Tuba Atav'ın sorularını yanıtlayan Erdoğan, YGS ve ALES sınavlarında yaşanan sıkıntılar hatırlatılarak, ''ÖSYM'de yaşanan sıkıntıları nasıl değerlendiriyorsunuz? ÖSYM Başkanı konusunda bir tasarrufunuz olacak mı?'' sorusu üzerine, ''Böyle bir sınavda aslolan nedir? Burada kopya var mı, yok mu? Kopya varsa tehlike, ama kopya yoksa şifreydi, sehvendi vesaire... Bunların hepsi işin çok çok detay şeyleri... Bunlar neticeyi ilgilendiren şeyler değil'' diye konuştu. 
Konuyu ÖSYM Başkanına sorduğunu, başkanın kendisine ''Kesinlikle burada kopya yok, böyle bir şey kesinlikle söz konusu değil'' dediğini, daha sonra kendisine bazı teknik şeyler getirdiklerini, bunu aldıklarını ve değerlendirmesini yaptıklarını belirten Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: 
''Bu alanda deneyimi, tecrübesi olan hocalarla beraber... Daha önceki imtihanlarla gerek Türkçede gerek sosyalde, gerek matematikte... Bunların hepsine bakarak... Baktık ki özellikle alınan neticelerde eskiye göre şimdi o kadar yüksek bir şey söz konusu değil. (Başarı) Oranlarda daha da düşüş var. Eğer burada kopya olsa bunun yükselmesi lazım. Yükselmemiş, tam aksine düşmüş. Buradaki bu dijital baskı tekniği kopyayı ortadan kaldırıyor. Hareket ettikleri nokta bu. ''
ALES'te ise sadece İzmir'de yaklaşık 200 adayın mağduriyetinin olduğunu, bunun da kitapçıkların yeterli sayıda olmamasından kaynaklandığını hatırlatan Erdoğan, bu adayların 15 Mayıs'ta sınava gireceğini, onların da mağduriyetinin böylece giderilmiş olacağını bildirdi.

SON AÇIKLAMALARDAN SONRA TATMİN OLDUM
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''(YGS) Son açıklamalardan sonra tatmin oldunuz mu, sizin için mesele kapanmış mı?'' soruları üzerine, son açıklamalardan sonra tatmin olduğunu, sürecin yargıda ve yargıdan gelen ilk sinyallerin de olumlu olduğunu söyledi. 
Başbakan Erdoğan, ''Bir tasarrufunuz olacak mı?'' sorusuna da şu yanıtı verdi: 
''Kopya olmadıktan sonra neyin tasarrufunu yapacağız? (Kamuoyunda algı oluştuğu iddiası) Algılar üzerinden hareket etmem. Burada bu olaya maalesef çok ideolojik yaklaşan çevreler var. Bunları da ben çok iyi biliyorum. Çok iyi bildiğim için... Burada çünkü arı kovanına çomak sokuldu. Bundan rahatsızlık duyanlar da var. Bundan rahatsızlık duyulduğu için belli bir grubun bu işi sürdürmesi ve bu işi daha sonra, böyle bir seçim öncesinde adeta bir siyaset malzemesi haline getirmiş olmaları çok manidardır. Kimlerin yürüyüş yaptıkları ortadadır. Ne yazık ki gençlerimizi bazı legal örgütlerin yanında illegal örgütler de bu işte kullanma yoluna gitmişlerdir. Yoksa 1 milyon 700 bin öğrencinin tamamının bu noktada böyle bir güvensizliği filan söz konusu değil ki...''

BİZ BU ÜLKEDE ASLA GERİLİM İSTEMİYORUZ
Başbakan Erdoğan, bunların legal, illegal bazı örgütlerin 3-5 bin kişi toplamasıyla olduğunu söylediklerini ifade ederek, ''Biz de arzu edersek, istersek, gerektiğinde kalkar 5-10 bin kişiyi bunun tam karşıtı olarak buraya çıkartırız, ama biz bu ülkede asla gerilim istemiyoruz, gençler üzerinden istismar istemiyoruz. Onun için böyle bir şeye girmeyiz dedik'' diye konuştu. 
''Bu söylem biraz tehlikeli değil miydi?'' sorusunu da Erdoğan, şöyle yanıtladı: 
''Karşımdakiler, siyasi liderler bu tür şeyleri yapıyor ve ana muhalefet partisinin milletvekilleri o gençlerle beraber yürüyor, bunu kimse eleştirmiyor da biz burada tam karşıtı bir demokratik hak noktasında bu mücadeleyi verenlerin ortaya çıkmasından niçin rahatsız olalım ki? Düşünün, milletvekilleri kalkıyor bu gençlerle beraber yürüyor. Bu doğru mu? Bu istismar değil mi? Ortada çünkü netleşen bir şey yok. Olay yargıya da gitmiş. Niçin bunlarla beraber böyle yürüyüşe katılır bu milletvekilleri? Bunları birbirinden çok iyi ayıklamamız lazım.
(ÖSYM Başkanı) Süreci isterdik ki böyle yönetmesin. Süreci başkan iyi yönetememiştir. Kopya veya öğrencilere bir zulüm şeyi değildi. Buna ilmi siyaset diyelim. İlmi siyaset başka bir şey.''
Gösterilerin illegal örgütlerle yapıldığını, içinde illegal örgütler olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, ''Ne işi var orada? Direk olarak Başbakana, AK Parti'ye, bunlar nedir, ne alakası var? ÖSYM bize direk bağlı olan bir kuruluş değil. Biz sadece atama safhasında varız. Ondan sonra bağımsız bir kurumdur. Biz oraya karışamayız. Yapmışlardır ve biz kendilerinden almışızdır brifingi. 'Burada kopya var mı, yok mu, bize bunu söyle.' 'Yok.' Yoksa mesele yok. Tatmin olduğumuz nokta orasıdır. Süreci iyi yönetememiştir'' dedi.

1 MAYIS KUTLAMALARINDAN MEMNUN
Erdoğan, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün yurt genelinde sakin geçtiği hatırlatılarak, illegal örgütleri sokmamak gerektiği konusunda sendikaları uyardığını kaydederek, şöyle devam etti:
''Nitekim dikkat edilirse orada geçen yıl sendikalar birbirine girdi. Kendi aralarında sıkıntılar yaşandı, ondan öncekinde illegal örgütler sızma yaptı. İllegal örgütler sızma yapınca tabii ki güvenlik güçleri de buna karşı gerekli olan tedbiri, önlemi alması gerekiyordu. Ben tabii bu yıl için gerçekten mutluyum, memnunum. Şundan dolayı; sendikalarımız bu defa gerçekten güvenlik güçleriyle çok iyi bir diyalog içinde oldular, ellerinden gelen bütün tedbiri aldılar. Bu tedbiri almanın da yanında, örneğin orada bir sendika temsilcisi konuştu ve burada da mesela kalkıp 'Üçümüz de konuşalım' gibi bir yarışın içine girmediler. Birbiriyle bu işi daha da kolay kıldılar ve bunun yanında eğlence, müzik gösterileriyle falan bu işi adeta bir bayrama dönüştürme olayı oldu ki Türkiye genelinde de İçişleri Bakanımdan, vali arkadaşlarımızdan aldığım raporlarda, o sizlerin söylediği birkaç olayı bile biz olay olarak kabul etmiyoruz.''

SURİYE'NİN PARÇALANMASINI ASLA İSTEMİYORUZ    
Erdoğan, Suriye'deki olaylara ilişkin yöneltilen soru üzerine, Suriye olayına Libya olayı gibi bakmadığını, Libya olayını daha dış olay gibi gördüğünü söyledi.
Suriye'nin Türkiye ile tarihi birlikteleri çok ileri düzeyde olan, akrabalık ilişkileri yoğun bir ülke olduğunu belirten Erdoğan, ''Kuzey Afrika'daki gelişmelerden sonra bunun bir domino etkisi olarak buralara da sirayet eder mi endişesini hep taşıdık. Bunun için de son Şam seyahatinde kendileriyle (Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad) görüşme imkanımız oldu. Bu endişelerimizi orada da kendilerine dile getirdik'' diye konuştu.
Suriye Devlet Başkanı Esad ile sürekli telefon irtibatı halinde olduğunu, kendisine özel temsilcisini gönderdiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Yapmayacağım, hayır demiyor, 'Yapacağım' diyor, ama bir yerden veya birileri tarafından bir engeller mi var, bir tereddüt içinde mi, bir kararsızlık mı yaşıyor, bunu doğrusu çözmekte sıkıntı yaşıyorum. Çünkü sonunda bu bizi vuracak. Yayladağı çıktı ortaya. Şimdi Yayladağı'ndan girişte insanlara kapılarımızı kapatamayız. Kapılarımızı açtık. Tedbirlerimizi aldık. Tedbirlerimizi daha da geliştiriyoruz, genişletiyoruz. Çünkü bunun devamı gelecek gibi görünüyor şu anda. Kendileriyle de irtibatlarımızı yine devam ettiriyoruz. Çünkü biz Suriye'nin parçalanmasını, bölünmesini asla istemiyoruz. Suriye, özellikle de bu bölünmeye fırsat verecek herhangi bir çıkışa müsaade etmemeli.''

BENZETME DE YERİNE OTURDU
Avrupa Parlamentosu'ndaki konuşmasında gazeteci Ahmet Şık'ın ''İmamın Ordusu'' adlı kitabına yönelik ''bomba'' benzetmesi konusunda açıklamaya ihtiyaç olmadığını belirten Başbakan Erdoğan, ''Gerekli olan şeyler zaten yapıldı. Benzetme de yerine oturdu. Zaten alan bundan nasibini aldı. Herkesin her fikri kabul etmesi diye bir şey söz konusu değil. İkide bir bizim önümüze liberal yazar, şudur budur bunları getirmeyin. Hiç gerek yok. Bizi liberal kesimden destekleyen olur, desteklemeyen olur. Bir başka yerden destekleyen olur, desteklemeyen olur. Yani her düşünceyi, her fikri toplumun tamamının desteklemesi diye bir şey söz konusu değil'' dedi.

Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarında öne çıkan ifadeler şöyle:
''(Askerlik vaadi) ben sayın Kılıçdaroğlu'nun silahlı kuvvetler ile bu işi görüşmeden bu tür bir açıklamayı yapmasının sorumluluğa ters 
düştüğü inancındayım. Bunu halk arasında belki amiyane olacak ama 'Bekara karı boşamak kolaydır' tabiri içinde değerlendirebiliriz.''
''Bedelli askerlik noktasında da yaklaşımım, böyle bir birikimi eritmektir.''
''(Seçim barajı) istikrar adına bizim bu baraja ihtiyacımız var.''
''(Türkiye milletvekilliği) geçmişte söyledim, bugün de savunuyorum. Bu olabilir ki bu diğerlerine göre çok daha uygulanabilir.''
''Ben Başkanlık sisteminin daha isabetli olacağı kanaatindeyim.''
''Apo'yu peygamber olarak ilan eden bir anlayışla bu işi nasıl çözeceksiniz? Bunun neresi Kürt sorunu? Böyle sorun mu olur?''
•  ''Bu ülkede madem ki Kürt kökenli vatandaşlarımızın böyle bir talebi, böyle bir sorunu var, burada bu ülkenin istihbarat teşkilatı kalkar onunla da görüşür, başkasıyla da görüşür. Bu ne ilktir, ne sondur.''
''Amerika'nın bankalarında PKK'nın liderlerinin bayağı yüklü paraları var. Bunu benim Kürt kökenli vatandaşlarımın bilmesi lazım. Nereden elde ediliyor? Uyuşturucu kaçakçılığından...''
''Diyarbakır'ın en büyük camisinde bir taraf orada cuma namazı kılarken, 'bu devletin imamıdır, onun arkasında namaz kılınmaz.' 100 metre ötede, siz kalkıyorsunuz orada bir cemaat daha oluşturuyorsunuz. Bu nedir? Ayırımcılıktır. Bunu ne adına yapıyorsun? kürt sorunu adına...''
''(Kanal İstanbul) biz bunu yaparız. Sonra da uluslararası hukuk neyi gerektiriyorsa zaten o hukuk içerisinde her şey çalışmasına devam 
eder. Şirket, adam, kuruluş neyse Kanal İstanbul'u tercih eder, öbür tarafı tercih eder.''
''Bizim de tabii ki çevre tehdidi noktasında herkesin dikkatini çekme hakkımız var. Yarın oradaki bir felakette bunun bize kim karşılığını verecek? bunu da bizim konuşmak hakkımız.''
''Bu projenin bedeli de ciddi bir rakam. 12 milyar dolar civarında. Bunu Yap-İşlet-Devret sistemiyle yaptırmak mümkün. Bu noktada talipler çok''
''Benim partimde şu anda başörtülü kardeşlerim siyaset yapıyor, çok ciddi sayıda siyaset yapıyor. Siyasetin de tek yeri parlamento değildir, ama evelallah bu kapı onlara da açılacak, huzurlu bir şekilde orada da bu mücadeleyi verme imkanı bulacaklar.''
''Devlet sadaka dağıtmaz. devlet, sosyal devlet olmanın gereğini yerine getirir''
''Galatasaray Kulübüne veya Galatasaray'ın genel yapıdaki taraftarına küs olmam söz konusu olamaz.''



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/Basbakan-Erdogan-dan-OSYM-Baskanina-Elestiri-/356039