|
|
Hemşireler ve Ebeler Sendikası Başkanı Oğuz Köse, Başbakanlık önünde yapılan eylemde, sağlık sektöründe çok büyük bir sosyal yaşam ve aile yaşamı özverisiyle hizmet veren çalışanların kutlaması gerektiği “12 Mayıs Hemşireler Günü”nü “Kara 12 Mayıs” ilan ettiklerini belirtti ve beyaz önlüğünü Başbakanlık kapısına astı.
Köse, hükümetin gitmesi durumunda da ek mesailerin ödenmesi halinde de, sağlık sektöründeki sorunların giderilmemesi ve çalışanların sorunlarının çözülmemesi halinde mücadelelerinin devam edeceğini belirtti. Oğuz Köse, sağlıktaki sorunların uzlaşı yoluyla çözümlenmemesi halinde, birlikte ortak hareket eden dört sendikanın, sağlıktaki diğer üyelerin de katılacağı genel eylemlere başvurmak zorunda kalacağını da bildirdi.
Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Başbakanlık önünde yapılan eylemlerde sendikalar, ülkedeki hiçbir sorunu ve sağlıktaki sorunları çözemediğini savunduğu hükümeti istifa etmeye ve “toplumun önünü açmaya” çağırdı.
Sendikalar eylemde Sağlık Bakanlığı önüne “Sağlığı bilmeyenlerle tartışmam demişler! Peki biz ülke nüfusunu bilmeyen hükümetle neyi tartışacağız…?”, Başbakanlık önüne ise “Sağlıksız Sağlık Hizmeti Vermeyeceğiz” yazılı pankart astı.
Sendikalar, Maliye Bakanlığı önünde yapılan eylemde, Maliye Bakanı Ersin Tatar’ın görüşmek istediğini, ancak görüşmeyi “yapılması gerekenler ortada, neyi görüşeceğiz” diyerek reddettiklerini açıkladılar.
İlk eylemini Maliye Bakanlığı önünde yapan sendikalar adına konuşan Kamu-Sen Başkanı Mehmet Özkardaş, bugün burada ek mesai için değil hemşireler ile ebelerin haklarını aramak için bulunduklarını belirterek, sendikalar olarak hemşireler ile ebelerin kadro, branşlaşma ve benzeri sorunlarının çözümü için mücadele edeceklerini kaydetti.
Özkardaş, sağlık sektörüne ayrılan bütçenin çok az olduğunu ve bunun gelişmemiş ülkelerinden bile az olduğunu savunarak, ülkenin her alanda çöktüğünü iddia etti ve hükümetten artık duyarlılık beklediklerini söyledi.
Sendikal Platform adına konuşan Arslan Bıçaklı da, hükümeti “halkı kandırarak oylarını almak ve padişahlık sistemi kurmakla” suçlayarak, sendikaların 1 yıldır sokaklarda olduğunu, eylemler, grevler ve mitingler yaptığını, ancak hükümetin bunları görmezlikten geldiğini öne sürdü. Bıçaklı, “bu ülkenin bizimdir, biz yönetmek istiyoruz” dedi ve iş yapamıyorsa hükümetin bir an önce istifa etmesi gerektiğini savundu. Arslan Bıçaklı, hükümete “ya sorunları çözün ya da hemen şimdi istifa edin” çağrısında da bulundu.
Buradan ellerindeki pankartlarla Sağlık Bakanlığı’na yürüyen sendikalar adına açıklama yapan KTAMS Başkanı Ahmet Kaptan, hükümetin 2 yıl önce “halka birçok yalan söyleyerek koltuklara oturduğunu, ancak hiçbir şey yapmadığını” öne sürdü.
Ülkede eğitim ve sağlığın bittiğini, vatandaşın mutsuz ve ümitsiz olduğunu, birçok sorunun bulunduğunu söyleyen Kaptan, ülkenin bu şekilde daha ne kadar gideceğini sordu ve bu sorunların ülkeden göçe sebep olduğunu belirtti.
Sağlık çalışanlarının “günde 24 saat değil 36 saat” çalıştığını da kaydeden Kaptan, yetkililerin artık sağlık çalışanlarının sesini duymasını istedi.
Sağlık Bakanlığı önünden Başbakanlık önüne yürüyen sendikalar adına burada bir açıklama yapan Kıbrıs Türk Hemşireler ve Ebeler Sendikası Başkanı Oğuz Köse, konuşmasının ardından 4 sendikanın ortak açıklamasını okudu.
ORTAK BİLDİRİ
Köse, insan sağlığı için gecesini gündüzüne katarak aile yaşamından, hayatından vererek görev yapan hemşire ve ebelerin sorunlarının artık ötelenemez hale geldiğini, sorunlarını defalarca bakanlığa ve hükümete iletmelerine rağmen uzlaşı için bir adım atılmadığını savundu.
Köse, sorunun sadece ek mesailerin ödenmemesi olmadığını, artan nüfus karşısında artık ebe, hemşire ve sağlık çalışanı sayısının yetersiz kaldığını, çalışan 175 hemşirenin hala iş ve sosyal güvencelerden yoksun, geçici statüde çalıştığını, hemşire yetersizliği nedeniyle birçok hemşirenin eksik personel olan diğer servislere takviye olarak görevlendirildiklerini anlattı.
Geçici veya sözleşmeli çalışan hemşirelerin vardiya, düzensiz mesai veya on-call çalışmalarına rağmen, aynı şekilde çalışan kadrolara ödenen tahsisatları almadığını ifade eden Köse, servis aracı sorunu, kreş sorunu, görevleri olmadığı halde, eczacılık, odacılık, hasta bakıcılık, telefon operatörlüğü gibi görevlerin yaptırılmasının, mesleklerinde branşlaşarak uzmanlaşmalarını engelleyen bir hal aldığını kaydetti.
Bazı hemşirelere ebelik görevleri dahi yaptırıldığını dile getiren Köse, tıbbi teknisyen ve paramedik teknisyen kadroları teşkilat yasalarında olmadığı halde bu görevler yasal olmayan şekilde yaptırıldığını savunarak, ebe ve hemşireleri dışındaki laboratuar, eczacılar, röntgen ve diğer sağlık çalışanlarının da artan nüfus yapısına paralel olarak sıkıntılarının giderek arttığına işaret etti.
Köse, bu çerçevede sorunların uzlaşı yoluyla çözümlenmemesi halinde, birlikte ortak hareket eden dört sendikanın, sağlıktaki diğer üyelerin de katılacağı genel eylemlere başvurmak zorunda kalacağını bildirdi.