2.Cumhurbaşkanlığı ofisinden verilen bilgiye göre, Rum lideri Anastasiades ile Downer’ın arasının açık olduğu yolundaki haberleri değerlendiren Talat, bu durumun Rum basınının manipülasyonu olabileceği üzerinde durdu ve konunun abartıldığını düşündüğünü söyledi.
Liderler yemeğinin İstanbul’un fethinin yıldönümü olması nedeniyle 29 Mayıs’ta yapılmamasını değerlendirirken,30 Mayıs’ın da Nazi ordularının Girit’i işgalinin yıldönümü olduğunu belirten Talat “İstanbul’un fethi olan 29 Mayıs’tan kaçınırken, Girit’in işgaline gelindi” dedi.
Bu konular üzerinde tarih spekülasyonundan kaçınılmasını salık veren Talat, maalesef Kıbrıs’ta böyle olmadığını ve bir yemeğin tarihinin bile bu yüzden değiştirilebildiğini söyledi.
EĞLENCE
Talat, kendisinin Downer’ın verdiği yemeğin bir eğlence olduğunu daha önce ifade ettiğini ve neticede gerçekleşen yemeğin böyle olduğunu bizzat Downer’in de söylediğinikaydetti ve bu yemekten Kıbrıs sorunuyla ilgili herhangi bir şeyin çıkmayacağının bilindiğini söyledi.
CTP VE HÜKÜMET
CTP’nin hükümetin gitmesini istediğini söylediğini, ancak konu ile ilgili meclis genel kurullarına katılmadığını ifade edensoru üzerine Talat “Bana bunu sormasınlar. Ben meseleye global bakarım” dedi.
Herkesin bir şey söylediğini kaydeden Talat, zaten erken seçim tarihinin belirlendiğini, dolayısıyla hükümetin düşüp düşmemesinin fazlaca bir öneminin de kalmadığını söyledi.
CTP içinde herhangi bir adayın yanında olup olmadığı iddiasının kendisini rahatsız edip etmediğinin sorulması üzerine Talat, adayların hepsi ile dost olduğunu söyleyerek, kendisinin de elbette doğruları olduğunu ve bunları basın önünde olmasa da tüm arkadaşlarıyla paylaştığını kaydetti.
Talat, başka bir soru üzerine halk arasında tartışılan bütün olumsuzlukların sorumlusunun yine Kıbrıslılar olduğunu, Türkiye’yi içişlerine karıştıranların da bizler olduğunu ifade etti.
AKP’NİN ROLÜ
Başka bir soruyu değerlendiren Talat, onca zamandan sonra Türkiye’nin çözüm konusunda istekli olması ve irade ortaya koymasının AK Parti döneminde olduğunu kaydetti ve ”Bundan iyisi, can sağlığı” diye konuştu.
KARPAZ KONUSU
Başka bir soru üzerine Talat, Karpaz’ın büyük bir bölümünün kendi dönemlerinde doğal ve arkeolojik sit alanı olarak saptandığını, öncesinde de milli park ilan edildiğini kaydetti ve bu nedenle AB’den bilgi ve para desteği istendiğini söyledi. Natura 2000 kapsamının da bunların sonucu olduğunu kaydeden Talat, Avrupa’nın bölge hakkında endişe duymasından ancak üzüntü duyulabileceğini söyleyerek, Karpaz’daki vatandaşlara da gerçeğin anlatılması halinde vatandaşların bölgenin doğasının korunmasının önemini anlayabileceğini belirtti.
HAYAL GÖRÜYOR
Rum Dışişleri Bakanı Kasulides’in Kıbrıs sorununu çözmek için Ekim’de Türkiye ile görüşmek istediklerini söylediğinin hatırlatılması üzerine Talat, Kasulides’in hayal gördüğünü söyledi.
Talat, geçmişi hatırlatarak, Kıbrıs sorununun 1963’ten beri var olduğunu, Rumların Enosis için darbe yaptıklarını, bunun üzerine Türkiye’nin adaya askeri müdahalede bulunduğunu, müdahaleden sonra Rumların Kıbrıs sorununu işgal sorunu haline getirmeye çalıştığını, Türkiye ile görüşmek istemelerinin altında yatan nedenin bu olduğunu kaydetti. Bunun gerçekleşmesinin ise mümkün olmadığını vurguladı.
VATANDAŞLIK SORUNU
UBP döneminde dağıtılan vatandaşlıkların, hükümet kurulur kurulmaz incelemeye alınması gerektiğini söyleyen Talat, verilen vatandaşlıkların çoğunun keyfi ve sübjektifolabileceğini anlattı.