Antalya'nın Alanya İlçesi'nde 2 yıl önce piknik yaparken kaybolan ve bir daha kendisinden haber alamadığı zihinsel engelli kızı Dilek Başbağ'ın bulunmasını isteyen Dürdane Başbağ, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve diğer yetkilileri 'Ataya Şikayetimdir' başlığıyla yazdığı mektupla Atatürk'e şikayet etti.
Kızılcaşehir Köyü'nde ailesiyle 23 Mayıs 2010'da piknik yaparken kaybolan ve olay tarihinde 28 yaşında olan Dilek Başbağ'dan o tarihten beri haber alınamıyor. Kızının bulunması için pek çok yere başvuran 66 yaşındaki Dürdane Başbağ, yetkililerin ilgisizliğinden şikayet etti. Zihinsel engelli kızının bulunması için ailesinin yoğun çaba gösterdiğini, ancak yardım istediği yetkililerin ilgisiz kaldığını öne süren Dürdane Başbağ, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve diğer resmi kurumları, yazdığı mektupla Atatürk'e şikayet etti.
Yazdığı şikayet mektubunu Alanya Belediyesi yanındaki Atatürk Anıtı'na asan Dürdana Başbağ, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Alanya ziyaretleri sırasında bizzat görüştüğünü, eşlerine de mektup yazarak yardım istediğini söyledi. Hiçbirinden olumlu ya da olumsuz cevap gelmediğini kaydeden Dürdana Başbağ, "Haykırışımı kimse duymuyor, eğer zengin bir aile olsaydık daha çok ilgi gösterilirdi" dedi.
Alanya Kaymakamlığı'na yardım istemek için gittiğini, ancak Kaymakam Hulusi Doğan'ın kendisiyle görüşmediğini ileri süren Başbağ, "Son çare olarak bütün yetkilileri Atatürk'e şikayet etmek aklıma geldi. Ben 770 gündür kızımı arıyorum, ancak kimse oralı bile olmuyor" diye konuştu.
MEKTUPTA NELER YAZIYOR?
Dürdana Başbağ, 'Ataya Şikayetimdir' başlığıyla 'Atatürk Anıtı'na astığı mektupta şu ifadelere yer verdi: 'Ben 770 gün önce kaybolan zihinsel engelli Dilek Başbağ'ın annesi Dürdane. Kızımın kaybolmasından sonra ailemiz perişan oldu. Defalarca dolandırıldık. Çabalarımız sonuç vermedi. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Başbakan Yardımcısı'ndan yardım isteğime cevap alamadım. Yardım için kapısına gittiğim kaymakam, görüşme yapmadan adeta bizleri kovaladı. Ata'm senin kurduğun ülkede sayende makam bulanlar, bana ve millete çile çektiriyor. Kızım ve ben zengin olsak şimdiye bulunurdu. Bana yardımcı olmayanlardan huzurunda şikayetçiyim. Onları sana şikayet ediyorum. Göz çukurlarım kurudu. Sesim kısıldı. Derdime derman bulamadım.'