Ak Parti Merkez Yürütme Kurulu'nun "partiye zarar verdiği, parti içinde fitne yaratan konuşmalar yaptığı" gerekçesiyle kesin ihraç istemiyle tedbirli olarak Müşterek Disiplin Kurulu'na havale ettiği İstanbul Milletvekili Muhammed Çetin, düzenlediği basın toplantısıyla istifasını açıkladı.
"BİR ÇOK ARKADAŞIM AYNI ŞEYİ YAPACAK"
İstifasının ardından basın mensuplarının karşısına geçen Muhammed Çetin, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yolsuzluk ve adaletsizlik karşısında Ak Parti'de daha fazla kalamayacağını belirten Çetin "Bir çok arkadaşımın yakında aynı şeyi yapacağını göreceksiniz. Birçok arkadaşımın aynı şeyi yapacağını çok yakında göreceksiniz. Ak Parti'de bizi konuşturmadılar. Kimseyle temasta bulunmadım. İçerdeki hazımsızlığı biliyorum. Çok kimse rahatsız. Bunlar içerde konuşuluyor. Yakında hepsi patır patır dökülür. Bundan sonra özgürüm. Bol bol konuşuruz" dedi.
İşte Çetin'in açıklamalarından satır başları;
Hukukun serbest kalması karşısında sessiz kalmak mümkün değil. Birçok arkadaşımın da aynı şeyi yapacağını göreceksiniz.
"KİMSEYE YARANMA DURUMUM YOK"
Ben hep kör noktaya oturdum, en arkaya. Kameralar beni çekemiyordu. Görme, görülme, kimseye yaranma durumum yok. Vazife verilmedikçe konuşmadım. Ülkemi, partimi hep savunmuşumdur. Söylenen şeyler cut and paste şekliyle birleştirilmiş şeyler. Koskoca camiaya tırpan saplanınca hızını alamayıp kendine de saplıyordur. Bir arkadaş o malum toplantıda ismini biliyorsunuz dedim ki 'Yürütülmekte olan bir savcıya diyorsun ki ölen savcının sonu gibi olacak diyorsun, bu başka bir şeydir'
"BU BİR İNTİHARDIR"
Bu bir intihardır. Millet 2 şey anlar. Ya senin de o yolsuzluklarda ismin vardır. Hiç kötü niyet yok. O da ayağa kalktı, 20-30 kişinin duyacağı şekilde ''O savcı ya da hakim 10-15 senelik arkadaşım. İzmir'de liman hadisesi başlayınca 'kimler tutuklanacak isimler ver' dedim. Savcı da olur mu öyle şey dedi. O arkadaş da 'biz arkadaşız versene dosyayı' diyor. Bu cevaba kızıp o tweeti attım'' dedi herkesin içinde.
"BAKTIM BURADA İYİ OLAMIYORUM"
O soğuk günlerde ayaklarım üşüdü, 2 gün rapor aldım. Sandılar ki ben haşhaşi konuşmasından sonra gidiyorum. Baktım burada iyi olamıyorum. Uçağa bindim İstanbul'a gidiyorum. Bir indim bir sürü arama olmuş. Beni göremedikleri için tahmin etmişlerdir dedim arayanlara. Biraz sonra Emre Uslu aradı. Ben de o da ABD'deydim. Oradan tanışıyoruz. Habertürk ve TRT'de geçiyor dedi. Parti ciddiyeti varsa önce beni ararlar dedim. Danışmanımı aradım. Hocam yok böyle bir şey dedi. Akşam 17.05'de iki arkadaşın dilekçesi var diye haber geldi. Bu akşam da istifa edeceğim. O 3-5 yandaşa istifa edecek diye haber geliyor ben hiçbir şey açıklamadan
"GÜLEN'LE İSTİFAYI KONUŞMADIM"
Fethullah Gülen'le görüşmem olmuştur, istifa etmem ya da siyasi şeylerle ilgili konuşmam olmadı. Konuşmam da. Gülen'i tanımıyorsunuz da.
"BU KADAR KALMAMA NEDEN OLAN GÜLEN'DİR"
Hocaefendi kimsenin şahsi tercihlerinin önüme geçmez. Onunla istişare ederseniz şahsi düşüncesini söyler. Benim bugüne kadar kalmama vesile olan Hocaefendidir.
"HOCAEFENDİ EMİR VERMEZ"
Hocaefendi kimseye karışmaz, emir vermez. Verdiğini yazanlar da yalan yazıyor. Benim amacım üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil. Belirli insanları sokağa çıkamaz hale getirmek değil. Onlar açıklamazsa ben de açıklamayacağım. Onlar kayıt var diyorsa ben de açıklamamı yaparım. Bosna'ya gittiğimde Volkan Bey böyle bir şey konuşulmuş diyorsa ben bir şey konuşmadım. Bunlar hikaye.
BAŞBAKAN'IN SAĞLIĞI
Başbakan'a sorun (Başbakan'ın kanser olduğu iddiası) Resmi açıklamada böyle bir şey olmadığı söyleniyor, biz de buna inanıyoruz. NATO toplantılarında delegasyon bir şeyler soruyor, arkadaşlar da cevap veriyordu. NATO toplantılarına bakın sorulup sorulmadığını görürsünüz.
"BENİ KÖFTELİK İŞLERE BULAŞTIRMAYIN"
Medyadan dökülünce keşfediyorsunuz. Gittiğiniz yerlerde Ak Parti seçmenimiz kendi bölgelerindeki sıkıntıları anlatıyor biz de parti yönetimine aksediyoruz. Dolarlar, kasa kasa paralar… Emrullah Beyin ifadesine bakın. Benim keşfetmem eğer bölgemizde İstanbul vekiliyim, Türkiye'nin ticaretinin, yatırımının döndüğü yer. Orada şahsen tanıklık ettiğimiz hadiseler oldu. Bunları o zaman ifade ettik partiye. İstanbul'dan köftelik işlerle alakam olmadığını o götürüldüğüm toplantılarda öğrendim. Ben bu işlerde yokum, beni köftelik işlere bulaştırmayın dedim. Ben bağımsız olarak devam ediyorum.
"CEMAAT KONTENJANINDAN DEĞİLİM"
Cemaat kontenjanından gelmedim. Ben geldiğimde parti idarecilerine açıkça ifade ettim: 'Ben Ak Parti vekiliyim, iş verirseniz yaparım, vermezseniz öylece sessizce dururum.'
Memleketin, sistemin dili hukuktur. Hukukta ne öngörülüyorsa o yapılır. Birilerinin sahte delil ürettiği ya da delil değiştirildiği iddia ediliyorsa buna hukuk sistemi karar verir.
"RAHATSIZIM DİYEN VEKİL ARKADAŞLARIM VAR"
Arkadaşlarım arasında, konuştuğum kişiler arasında 'Keşke olmasaydı, rahatsızım, seçmenimin önüme çıkamıyorum' diyen insanlar var.
KASA KASA, GEMİ GEMİ GİDEN PARALAR, ALINAN VİLLALAR VAR
Kasa kasa gemi gemi giden paralar, yurtdışına götürülen gemiler, alınan havuzlar, villalar hepsi var. O kadar delil sunulmuş. Hakim ve savcıları değiştiriyorsun. Senin getirdiklerin de suç diyor. Onu da değiştiriyorsun. O da olmadı hukuk sistemini değiştiriyorsun. Hukuk herkese lazım
HALKIN DEĞİL KENDİLERİNİN MENFAATLERİNİ DÜŞÜNÜYORLAR
Başkaları ölmeyecekmiş gibi, sistem değişmeyecek gibi yaşıyorlar. Halkın değil kendi menfaatlerini düşünüyorlar. Mesele bu. Ayakkabı numaram 85 imiş falan hikaye bunlar.