Dünya tarihi adına önemli bulgulara rastlanan çalışmalarda, kentin tapınak bölümünde Yunan tanrıçası Afrodit’in heykeli bulundu. Türk ve Amerikalılardan oluşan 73 kişilik kazı ekibine başkanlık eden Amerika’nın Nebraska Üniversitesi’nden Prof.Dr.Michael Hoff, bulunan heykelle birlikte kent hakkında düşüncelerinin değiştiğini söyledi.

Bulunan Afrodit heykelinin kendisini ve ekibini heyecanlandırdığını diye getiren Hoff, “Bu yıl hamam içerisinde heykel başı ortaya çıktı. Bu heykel başını Yunan Tanrıçası Afrodit olarak tanımladık. Muhtemelen bu heykel başı Roma dönemine ait ama heykelin orijinali milattan önce 4. Yüzyılda yapılan Afrodit heykelinin kopyası olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Heykel başının milattan sonra 2. yüzyıl sonları 3. yüzyıl başlarına ait olabileceğini belirten Prof. Hoff, Hıristiyanlık döneminde heykellerin yakılarak kireç olarak kullanıldığını söyledi. Bulunan heykelin kültürel ve sosyal hayatın gelişime başladığı 3. yüzyıl içinde yapıldığını tahmin ettiklerini dile getiren Hoff, “Heykelin de bu dönemde yapılmış bir eser olduğunu düşünüyoruz. Umuyoruz ki önümüzdeki yıllarda daha güzel parçalar bulabiliriz” diye konuştu.

Antik kentlerde bir tanrı veya tanrıca heykelinin bulunmasının aslında sıra dışı bir olay olmadığını belirten Hoff, heykelin önemini şu sözlerle açıkladı: “Antik kentlerde bir tanrı veya tanrıca heykeli bulmak çok sıra dışı değil. Hatta çok daha fazlası bu kentlerde bulunabilir ama bizim açımızdan bunun önemi; bu şehrin biraz daha küçük veya orta ölçekli bir şehir olabileceğini düşünüyorduk. Bu heykel başının bulunmasıyla birlikte bu kentin daha zengin, varlıklı, bölgenin gelişmiş ve önde kentlerinden biri olabileceğini düşünmeye başladık. Biraz daha bu yönde bulguya rastlarsak, kentin sosyoekonomik ve kültürel yapısının daha üst düzeyde olabileceğini söyleyebileceğiz.”Hoff, bulunan heykel başının, Kültür ve Turizm Bakanlığı onay verinceye kadar resmini basınla paylaşamayacaklarını da sözlerine ekledi.

MOZAİK ZEMİN BULDUK

Bu yıl tamamlanan kazı çalışmalarını da değerlendiren Hoff, “Kazılarımız bu yıl iki alanda yoğunlaştı. Birincisi arkadaki hamam yapısı. Geçen yıl açılan mozaik alanın kazısı devam etti. Önümüzdeki yıla hazırlık olması açısından hamamın içinde bulunan tüm çalılar temizlendi. Kazılar önümüzdeki yıl da devam edecek.

 

İkinci alan hamamın güneyinde bulunan avlu olarak nitelendirebileceğimiz alanda gerçekleşti. Burada galerinin ortasında tepe şeklinde bir bölüm vardı. Buranın tapınak olduğunu tahmin ediyoruz ancak mimari olarak tapınağa benzese de üzerinde çalışıyoruz. Tapınak olarak nitelendirdiğiniz bu alanda hiç beklemediğimiz bir şekilde mozaik alan çıktı. Bitkisel ve geometrik motifler yer alıyor bu mozaiklerin üzerinde. Tapınakta mozaik zemin ender rastlanan bir durum olduğunu için bu gelişme de bizi heyecanlandırdı” dedi.