TBMM Genel Kurulu'nda, Devlet Sırrı Kanunu Tasarısı üzerinde soruları yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, tasarı üzerindeki konuşmasında, iç tüzük gereğince engellemeler yapıldığını, bunun tartışmalara yol açtığını söylediğini anımsattı.

Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Muhalefet bunu yapar, iktidar şikayet eder. Milletvekilleri oy ve sözlerinden dolayı dokunulmazlık kapsamında olduğuna göre, kendisinden farklı düşünen, oy kullanan milletvekillerine 'yazıklar olsun' demek yakışıksız, yanlıştır dedim. Bunun üzerine iki arkadaş söz aldı, buna karşılık vermek yerine, şahsımla ilgili konuları ifade ettiler. İki arkadaşımın, benimle ilgili müspet düşüncelere sahip olmadığını biliyorum, olmaları da şart değil. Ama lütfen üsluplarına dikkat ederek, kişilik haklarını gözeterek konuşmaları gerekir. Size 'yazıklar olsun' denildiğinde, sadece iktidar değil, muhalefet milletvekillerinin de üzülmesi gerekir. Bu, bütün milletvekillerinin şahsında Meclis'e yapılan aşağılamaktır. Arkadaşımız, kendini kaybetmiş halde bunu söyledi, araya girdiler ama ama bu söz geri alınmadı. Ben sadece bunu ifade etmek istedim.''

Arınç, Bursa'da yapılan kongrede, ''Biat etmedim, etseydim Erbakan'a ederdim ona bile etmedim'' sözünün, 1-1,5 saatlik konuşmanın içinde bir konu olduğunu belirtti. ''Hayatımın hatasını yaptım'' sözünün ise orada değil, başka yerde söylendiğini ifade eden Arınç, şunları kaydetti:

''Hayatımın hatası dediğim şey; şike davasıyla ilgili olarak Sayın Cumhurbaşkanı tarafından veto edildikten sonra, Sayın Cumhurbaşkanı'nın gerekçelerinin Meclis tarafından paylaşılabileceğini düşündüm. Biraz da boş bir cesaretle, 'hiçbir milletvekili arkadaşım buna sahip çıkmaz' dedim. Nereden bilebilirdim Sayın Oktay Vural'ın, AK Parti, CHP, MHP, BDP'nin buna sahip çıkacağını. Hakikatten büyük bir hata yaptım. Bu bana ders olsun. Laz'ın dediği gibi 'ha bu pana ters olsun'. Hayatımın hatasını, biat etmemekle değil, şike konusunda benim hiç paylaşmadığım bir husus... Ki kanun tasarısı olarak gelmedi, tasarı olarak gelseydi Bakanlar Kurulu'nda gereğini yapardım. Kanun teklifi olarak geldi, hepiniz imza attınız. Ben yanlış düşünmüşüm, siz doğrusunu yapmışsınız. Yaşadığımız gelişmelerden de herkes kendi payını alır.''

Arınç, ''Oslo müzakereleri süreci, devlet sırrı mı?'' sorusuna, ''Oslo'da görüşmeler yapıldıysa bu MİT'in istihbarat amaçlı olarak kendisine verilen görev çerçevesinde yaptığı görüşmelerdir. Bir devlet sırrı noktasında şu anda değildir'' karşılığını verdi.

Kendisine yönelik suikast girişimine ilişkin sorular üzerine Arınç, 19 Aralık 2009'da evinin önünde yakalama olduğundan bahsedildiğini söyledi.

Bülent Arınç, aradan 3 yıldan fazla zaman geçtiğine işaret ederek, ''Ben de sizin kadar konunun neye bağlanacağını merak ediyorum. Takipsizliğe bağlanabilir, ortada bir suç yoktur diye. Kimse onlar, hakkında dava açılabilir, suçun vasfı da öğrenilir. Adalet Bakanı, bir soruya, 'bu konu hala derdest bulunmaktadır, içeriği konusunda Anayasa'nın 138. maddesi gereğince bilgi vermemiz mümkün değil' cevabı verdi. Ben de bu cevabı vermekten başka bir iş yapacak durumda değilim. Kim, kimler, ne yapmışlardır? Kozmik odada arama yapıldı, orada hangi dosyalar bulundu, bulundu mu bulunmadı mı, oradan yola çıkarak ne yapıldı, yeminle söylüyorum bilmiyorum'' diye