Korkmazhan yazılı açıklamasında, Erdoğan ile Talat’ın görüşmesinde konuşulduğu iddia edilen; “müzakere süreci, su konusu, kablo ile elektrik, vatandaşlıklar ve Ercan Havaalanı” konularının Kıbrıslı Türklerin geleceğini yakından ilgilendirdiğini ve halkın bu görüşmeyi tüm detayları ile bilmesinin hakkı olduğunu kaydetti.
Özellikle su konusu ile ilgili yaşanan krizin sorumlularının; “süreci yıllardır kapalı kapılar ardında yürüten ve varılan anlaşma metinlerini halktan gizleyenlerin” olduğunu ifade eden Korkmazhan, bu konularda önemli olanın; “Erdoğan’ın ne istediği değil, Kıbrıslı Türklerin iradesi olduğunu” vurguladı.
Korkmazhan, “Kıbrıslı Türklerin büyük çoğunluğu Kıbrıs sorunun en erken zamanda çözümünü ve uluslararası hukukun bir parçası olmak istemektedir. Suyun özelleştirilmesine ve bir şirkete devredilmesine karşıdır. Toplu bir şekilde yeni vatandaşlık dağıtılmasına karşıdır. Ercan Havaalanı’nda yaşanan peşkeş ve yolsuzlukların biran önce soruşturulmasını ve sorumlularının cezalandırılmasını istemektedir. Elektrik üreten bir toplumdan, elektriğe bağımlı bir toplum yaratmayı öngören kablo ile elektrik dayatmasını benimsememektedir” dedi.