Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Irak yönetiminin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın uçağının Erbil'e inişine izin vermemesine sert tepki göstererek, "Sayın Bakanımıza yapılan hareket, siyasi edebin çok çok dışında olan bir harekettir. Irak'ın kendisinde maalesef bugün siyasi istikrarsızlık vardır, siyasi problem vardır. Bugün maalesef Irak'ta mevcut hükümet siyasi sistemi ayrıştıran bir yapıya dönüşmüştür. Ümidimiz, isteğimiz Irak'ın bir an önce siyasi istikrara kavuşmasıdır" dedi.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar'ın hazırlayıp sunduğu Ankara'nın Gündemi programına konuk oldu. İhlas Medya Ankara Grup Başkanı Nuri Elibol ile Posta Gazetesi Ankara Temsilcisi Hakan Çelik'in sorularını yanıtlayan Bakan Çağlayan, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. AK Parti iktidarıyla birlikte hayallerin gerçek olduğunu ifade eden Çağlayan, "Allah muhalefete yardım etsin. Bugün Türkiye'de muhalefet olmak çok zor. Neyi eleştirecek? 'İthalat niye azaldı? Cari açık niye azaldı? İşsizlik rakamları niye azalıyor? Türkiye ekonomisi niye büyüyor? ' diye mi soracak. Türkiye gerçekten muhalefeti bile susturacak son derece önemli başarılara imza atıyor. AK Parti'nin iktidara gelmesiyle beraber Başbakanımızın atmış olduğu tohumların semerlerini topluyoruz" dedi.
Türkiye'nin 2008 krizinde çok şey öğrendiğini kaydeden Çağlayan, "İyi ki dünyada 2008 krizi yaşandı. Çünkü bu kriz daha sonra yaşanmış olsa dünyadaki veya Türkiye'deki etkileşimi çok daha fazla olurdu. 2008 küresel krizinin yaşandığı Avrupa ekonomilerinin hala yoğun bakım çadırında bulunduğu, birçoğunun hayat ünitesine bağlı olduğu ve geçmişte bizim için 'hasta' diyenlerin acil şifalık olduğu bir dönemde ihracatımızın yarısına yakınını yapmış olduğumuz Avrupa pazarlarındaki ekonomik daralma, ekonomik küçülme ve yine ihracatımızın 4’te birine yakınını yapmış olduğumuz gerek Orta Doğu gerek Kuzey Afrika ülkelerinde siyasi ve ekonomik krizlere rağmen Türkiye'nin bu ihracatı arttırması böyle bir krizi nasıl bir fırsata çevirdiğinin çok net göstergesidir. Türkiye bırakın krizi teğetle aşmayı, bu krizden fırsat çıkaran bir ülke haline geldi" diye konuştu.
Bu yılın ihracat rakamlarını açıklayan Bakan Çağlayan, "Biz 12 aylık ihracatımızda 151.5 milyar dolarlık ihracatı gördük. Yıl geneline bakıldığında yüzde 14 artış gerçekleşti. Kasım ayında ise yüzde 20'nin üzerinde bir artış var ve gelmiş geçmiş en yüksek ay ihracatımız" dedi.
"SANAYİCİ ZİHİNSEL DÖNÜŞÜM YAŞIYOR"
Türkiye ekonomisinin geliştiğini anlatan Çağlayan, şunları kaydetti:
"Türk sanayisi ve Türk sanayisinin bakış açısı, zihinsel devrimi başladı. Şimdi bu zihinsel değişimi ve bakışı yaşıyoruz. Bugün bu ihracatının yapılmasının nedeni siyasi istikrardır, ekonomik istikrardır, tüm dünyayla barışık ve tüm dünyayı kucaklayan, dünyanın her tarafına cumhurbaşkanı, başbakanı, bakanları giden ve özel sektörü birlikte götüren bir çabanın çalışmanın sonucunu yaşıyoruz. Yolları, otobanları biz yapıyoruz, bu otobanda bu rekoru kıran Türk özel sektörüdür. Bugün 151.5 milyar dolarlık ihracatı gördük. Bunun için de kasıla kasıla oturuyorum. Ben kasıla kasıla otururken birilerinin de içlerinin çatladığını biliyorum. Kıskananlar çatlasın, söyleyecek bir şey yok."
Çağlayan, Türkiye'nin 2012'nin ilk altı ayında ihracat odaklı bir büyüme sistemine geçtiğini belirterek, "Olmamız gereken sistem buydu. Türkiye'nin 2012'nin ilk altı ayında ihracatın büyümeye 5 puan katkısı olmasaydı, biz ilk ayda yüzde 3.1 büyüme yerine yüzde 3.2 küçülmeyi sizinle konuşuyor olacaktık" dedi.
İRAN'A YAPILAN KIYMETLİ TAŞLAR İHRACATI
Bakan Çağlayan, İran'a yapılan kıymetli taşlar ihracatının artmasıyla ilgili olarak, "Türkiye'nin ihracatı büyüyor, Türkiye'nin ekonomisi büyüyor ve birilerine eleştirecek bir şeyler kalmıyor. Bu sefer dönüp, 'İhracat İran'a yapılıyor' diyorlar. Türkiye 236 gümrük bölgesine ihracat yapıyor. İnşallah İran ile ihracatımızı 3 katına, 5 katına çıkartırız. Çünkü Türkiye, İran ile dış ticaret açığı vermiş bir ülke. 10-12 milyar mal almış bunun karşılığında maksimum 4-4.5 milyar dolar ihracat yapmış bir ülke. 'Altın niye ihracat yapılıyor?' diyorlar. Otomobili, domatesi, salatalığı sattığımda ihracat oluyor da altını sattığım zaman neden ihracat olmuyor... Çünkü birilerini rahatsız ediyor. Birileri Türkiye'nin ekonomik başarısının altında başka şeyler arama ve bu başarıyı gölgeleme arayışları var. Ama hepsinin hevesleri kursağında kalıyor ve hepsi avuçlarını yalıyor.
Altını İran istemiş, İran'a satmışız, Birleşik Arap Emirlikleri istemiş oraya satmışız. İlk 9 ay için toplam 10.7 milyar dolarlık altın ihracatı yaptık, 6.7 milyar dolar altın ithalatı yaptık. Biz ihracatımızın tamamını İran'a yapmıyoruz. Bu 9 ayda yaptığımız altın ve kıymetli madenlerin 6.5 milyar doları İran'a yapılırken, 3.5 doları Birleşik Arap Emirlikleri'ne ve ilk 11 ülkeye altın ihracatının yüzde 99'unu yapıyoruz. Biz İsviçre'ye altın ihracatı yapan bir ülkeyiz. Ortada konuşulması gereken konu şudur: Altın ihracatını Türkiye Cumhuriyeti devleti yapmıyor. Devletten devlete ihracat yok, özel sektör yapıyor. Bu tamamıyla İran özel sektörü ile Türk ihracatçısı arasındaki bir alışveriştir. Bu işten rahatsız olanlar Amerika senatosundaki Ermeni ve Yahudi lobisidir. Biz bunlara taşeronluk yapmamalıyız. Amerika getirir İran'ın bize vermiş olduğu petrolü, doğalgazı bize verir kalkar o zaman konuşuruz belki bu konuyu. Dolayısıyla biz bu konuda meşru ticaretimizi her yerde yaparız, yapmaya devam ederiz, bizden ne isterlerse daha fazlasını satmaya devam ederiz" diye konuştu.
Amerika'nın yeni bir yaptırım kararı çıkaracağı, İran'a kıymetli madenleri sınırlandıracağı ve Türkiye'nin 2013 yılında İran'a ihracat yapamayacağı iddialarıyla ilgili Bakan Çağlayan, "Bir senatörün bununla ilgili getirmiş olduğu taslak tabii ki Amerika senatosuna gidecek, Temsilciler Meclisi'ne gidecek sonra Başkan Obama tarafından onaylanırsa bunlar kendileriyle ilgili bir yaptırım kararı açıklayacak. Amerika'nın yaptırımı Amerika'nın kendisini bağlar. Biz BM üyesi olan bir ülkeyiz. Böyle bir ortamda ihracatçımın satmış olduğu altını ve benim bir ara satmış olduğum diğer ürünler ve İran'dan almış olduğum, almak zorunda olduğum ürünler var. Türkiye İran'dan doğalgaz alımından mı vazgeçsin? Amerika doğalgaz boru hattı döşeyip gazı kendisi mi verecek? Bu konuda Amerika'nın son derece sağduyulu olacağı kanaatindeyim. Çünkü bugün bu işten rol kapmaya çalışan, bu işten kendine rol çıkartmaya çalışan, Türkiye'ye düşmanlık yapan belli lobilerin ekipleridir. Bu açıdan gelecekle ilgili yaptırımlar olur mu olmaz mı tartışmasını yapmak bizim açımızdan faydalı olacağı kanaatinde değilim. Ben uluslararası anlaşmalarımda neye imza atmışsam sonuna kadar uyan ve bunun gereklerini yapan bir ülkeyim ve ben malımı her yere satarım" değerlendirmesini yaptı.
5084, YILSONUNDA SONA ERİYOR
Bakan Çağlayan, Teşvik Kanunu'nun 31 Aralık 2012 tarihinde sona ermesiyle ilgili, kanunun 2004 yılında uygulamaya başladığını hatırlatarak, "Şimdi geldiğimiz nokta itibariyle bu teşvikin dolum süresi 31 Aralık 2012 olmuştur. Aslında bu teşvik, yatırım teşviki olmaktan öte bir işletme teşviki olarak belirlenmiştir. Biz öyle bir teşvik sistemi getirdik ki Cumhuriyet tarihinin en iddialı teşvik sistemi. Bugün sabah stratejik yatırımların öncüsü olarak SOCAR ve Petkim'in 6.6 milyar dolarlık ilk stratejek yatırım belgesini verdim. Şu anda bakanlığımda 9 müracatçı daha var ve rafineri, tribün gibi çeşitli sektörlerde yani cari açığın belini kıracak stratejik yatırımlar bunlar. Stratejik yatırımlarda elimizde şu anda 15 milyar liralık bir portföy var ve inceleniyor.
Bölgesel teşvik sisteminde illerin yerleri değişti. 5084 kapsamına giren illerin bir kısmı 3. bölgeye çıktı, bir kısmı 5. bölgeye gitti. Böyle bir durumda haksız rekabet oluşacak. Bu konuda raporumuzu aktardık. Milletvekillerimizden ve il başkanlarımızdan da bu konuda ciddi talepler gelmişti. 5084 uzatılmayacak. Sayın Başbakanımızın da bugünkü talimatı bu şekilde olmuştur. Yeni Teşvik Sistemimiz devam edecek, 5084 uygulanmayacak. 5084 zaten başka problemler de getirdi. Birçok firma, firmasını kapatıp 5084 olan illere sadece taşıma olarak gitti. Dolayısıyla yeni bir yatırım ortaya çıkmadı" dedi.
Bakan Çağlayan, 20 Haziran'da uygulamaya geçen yeni teşvik sistemi ile 23.7 milyar TL yatırım teşvik belgesi verdiklerini belirterek, 78 bin 800 kişinin de istihdam yapılacağını öngördüklerini ifade etti. Cari açıkla ilgili de bilgi veren Çağlayan, "Türkiye, 2012 yılının ilk 9 ayında geçen yılın ilk 9 ayına göre 21.3 milyar dolar cari açığını azaltan bir ülke oldu. Türkiye eskiden ithalatını azaltarak cari açığını düşürürdü. Ama şimdi ilk 9 ayda cari açıktaki azalmanın 15.7 milyar dolarını ihracat fazlasıyla yaptık. İthalatın katkısı ise sadece 4.9 milyar dolar oldu" dedi.
BAĞDAT İLE KRİZ
Enerji Bakanı Taner Yıldız'ın önceki gün Erbil'e gitmek üzere havalanan uçağına uçuş izni verilmemesini değerlendiren Bakan Çağlayan, "Sayın Bakanımıza yapılan hareket siyasi edebin çok çok dışında olan bir harekettir. Bu olayı, Kuzey Irak ile merkezi hükümet arasındaki problemin ortaya çıkarmış olduğu bir sorun olarak görmek istediğimi ifade etmek istiyorum. Türkiye, Irak'ın her zaman birliğinden, beraberliğinden, tekliğinden yana olmuştur ve biz ilk Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantılarını geliştirmiş olduğumuz ülkedir. Bu konuda hükümetimizin, ülkemizin Irak ile ilgili tutumu düşüncelerinde hiçbir değişiklik olmamıştır, olmayacaktır. Ama Irak'ın kendisinde maalesef bugün siyasi istikrarsızlık vardır, siyasi problem vardır. Bugün maalesef Irak'ta mevcut hükümet siyasi sistemi ayrıştıran bir yapıya dönüşmüştür. Ümidimiz, isteğimiz Irak'ın bir an önce siyasi istikrara kavuşmasıdır” diye konuştu.