Türkiye'nin AB Daimi Temsilciliği'nde Belçikalı Türklere hitap eden Şahin, Türkiye'de son 10 yılın ortalamasına bakıldığında yılda 500-600 bin evlilik ve 100-120 bin boşanma görüldüğünü, ayrılan çiftlerin yüzde 80'inin yeniden evlenirken yüzde 17'sinin boşandığı eşiyle ikinci kez evlenmeyi tercih ettiğini belirtti.

Bu istatistiğe bakıldığında çiftlere evlilik öncesi eğitim verilmesi gereğinin öne çıktığını kaydeden Şahin, Türkiye Belediyeler Birliği'yle imzaladıkları protokol sayesinde evlilik başvurusunda bulunanlara aile içi iletişim, aile ve hukuk ve üreme sağlığı gibi konulardan oluşan bir eğitim çalışmasının altyapısını hazırladıklarını ve 20 kişilik sınıflarda sosyal hizmet uzmanlarının müstakbel eşlere temel eğitim vermeye başladığını anlattı.

Yapılan anketlerde bu çalışmadan memnuniyet oranının oldukça yüksek çıktığını belirten Şahin, "Evliliklerde ilk 5 yıl çok önemli. Boşanmaların yüzde 39'u bu dönemde gerçekleşiyor. Bu eğitimle eşlerin sorun çözme kapasitesini artırmak istiyoruz. Çiftler bir sorunla karşılaştıklarında bunun kendilerine ait olmadığını, herkesin böyle sorunlar yaşayabileceğini ve bunu çözebilecek güçleri olduğunu görmeleri gerekiyor" diye konuştu.

Fatma Şahin, bu eğitimle aynı zamanda çiftlere birbirlerini anlayabilme yeteneği kazandırmak istediklerini belirterek şöyle konuştu: "Çünkü genetik yapımız, fıtratımız birbirinden çok farklı. Birbirimizi anlayabilmemiz için bilimsel açıdan farklılığımızı görebilmemiz lazım. Beyin yapısından kaynaklanan bir farklılık çiftler tarafından birbirlerine haksızlık yapılmış gibi yanlış anlaşılabiliyor. Aslında bunların doğuştan gelen farklılıktan dolayı olduğunu bildiği zaman bu durumu yönetmesi kolaylaşıyor. Mesela bilimsel araştırmalara göre bir kadının günlük kullandığı kelime hazinesi erkeğin 4 katı. Bu gerçeği bildiğiniz zaman evde yaşadığınız birçok soruna gülmeye başlıyorsunuz."

Bakan Şahin, "Özellikle ev hanımları için (böyle bir sorun var.) Eşleri işten gelirken bütün (günlük kelime) stoklarını bitirerek geliyor, kadın da konuşmak için bütün gün eşini bekliyor, 25 bin kelime hazır bekliyor. Eşi de kumandayı eline alıp televizyona bakıp rahatlamak istiyor" diyerek salondakileri güldürdü. Fatma Şahin, "Hem evdeki hanımın eşini beklemeden günlük kelime hazinesini tüketmesini sağlamamız lazım. Onu sosyal hayatın içine girdirmemiz lazım. Hem de erkeğin kelime stokunun hepsini bitirmeden eve gelmesini sağlamamız lazım. Sonuçta bu birliktelik ve paylaşım devam edecek. Bunun gibi temel eğitimleri verince eşler sorunlarını daha kolay çözme olgunluğa erişiyor" görüşünü dile getirdi.