Başkan Demirören: "Borcumu Beşiktaş’a hibe edeceğim"
|
|
|
|
Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, "Herkes borcumu konuşuyor. Ben borcumu Beşiktaş’a hibe edeceğim. Ama tek şartım var, bundan sonraki başkan ve yöneticiler de Beşiktaş’ın kasasına koyacakları her parayı onlar da hibe edecekler" dedi. Siyah-beyazlı kulübün, başkan Yıldırım Demirören’e 103 milyon lira borcu bulunuyor.
|
|
|
|
26 Şubat 2012 Pazar - 15:45 |
|
|
|
|
|
|
|
Yıldırım Demirören, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Merkezi’ndeki yıllık olağan idari ve mali genel kurul toplantısında yaptığı konuşmada, kulübün kendisine olan borcuyla ilgili olarak, "Herkes borcumu konuşuyor, ben Beşiktaş’a borcumu hibe edeceğim ama tek şartım var, bundan sonraki başkan ve yöneticiler, Beşiktaş’ın kasasına koydukları her parayı onlar da hibe edecekler" diye konuştu.
Başkan Demirören’in bu konuşması üzerine salonda bulunan kongre üyeleri ayağa kalkarak dakikalarca kendisini alkışladı.
Oldukça duygulanan Demirören de "Son olarak sizlerden helallik istiyorum, ben hakkımı helal ediyorum" dedi.
Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, "Bir babanın çocuğuna vedası gibi hislerle doluyum" dedi.
Yıldırım Demirören, siyah-beyazlı kulübün Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Merkezi’ndeki yıllık olağan idari ve mali genel kurul toplantısının başlamasından yaklaşık 1.5 saat sonra salona gelerek, konuşma yaptı.
"Bugün hayatımın en zor konuşmalarından birini yapmak üzere buradayım" diyen Demirören, "Bir babanın çocuğuna vedası gibi hislerle doluyum. 4 sene yönetimde, 8 sene de yüce Beşiktaşımızın başkanlık koltuğunda sizlerle birlikte iyi ve kötü günler geçirdik. Tabii ki hatalarımız oldu ama, ne yapmak istediysek yüce Beşiktaşımızı ve sizleri mutlu etmek için yaptık. Bu süreçte sizleri kırdıysam şimdiden affola" diye konuştu.
"Borçlanma, rakiplerimizle rekabet için"
2002’de kulübün borcunun 11 milyon dolar civarında olduğunu anlatan Demirören, şöyle devam etti: "Ezeli rakiplerimizin de aynı civardaydı. Bugün de aynı düzeyde, hatta onlarınki biraz daha fazla. Bu da rakiplerimizle rekabet için, sahada başarı için, alınacak kupalar içindi. 2004’ten bu yana ben ve yönetimim 6 şanlı kupa kazandırdık. Basketbolda ilk kez Türkiye Kupası’nı kazandık. Bayan basketbolda Cumhurbaşkanlığı ve şampiyonluk kupaları kazandık, bayan voleybolda Balkan Kupası’nı alıp, bedensel engelli basketbolda iki kez şampiyon olduk. Atletizmde dünya şampiyonu sporcu çıkardık, satrançta, briçte şampiyonluklar kazandık. Bütün kupaları toparlayan namağlup hentbol takımı kurduk. Iverson, Simao, Williams, Guti, Quaresmalarla Beşiktaşımızın adını dünyaya duyurduk. Avrupa’da örneği olmayan Fulya’yı Beşiktaş’a kazandırdık." -Stat müjdesi- Yıldırım Demirören, İnönü Stadı’nın yıkılarak yeniden yapılmasını kapsayan stat projesinin en önem verdiği proje olduğunu da belirterek, "Stat projemizin, uzun uğraşlar sonucunda, Sayın Başbakanımızın verdiği sözle izinleri tamamlanma aşamasına geldi, Beşiktaşımıza hayırlı olsun. Kişiler seçilmek için stat projesinden bahseder, ben veda ederken bunun müjdesini veriyorum" dedi.
Taraftarlara seslendi
Siyah-beyazlı taraftarlara da seslenen Demirören, şunları kaydetti: "Bir mesajımız da dünyanın en büyük taraftarı olan Beşiktaş taraftarına.
Sosyal sloganlarıyla, destekleriyle her zaman zirvede olmuştur. Eğer taraftarlar başkan vBeşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, "Bir babanın çocuğuna vedası gibi hislerle doluyum" dedi.
Yıldırım Demirören, siyah-beyazlı kulübün Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Merkezi’ndeki yıllık olağan idari ve mali genel kurul toplantısının başlamasından yaklaşık 1.5 saat sonra salona gelerek, konuşma yaptı.
"Bugün hayatımın en zor konuşmalarından birini yapmak üzere buradayım" diyen Demirören, "Bir babanın çocuğuna vedası gibi hislerle doluyum. 4 sene yönetimde, 8 sene de yüce Beşiktaşımızın başkanlık koltuğunda sizlerle birlikte iyi ve kötü günler geçirdik. Tabii ki hatalarımız oldu ama, ne yapmak istediysek yüce Beşiktaşımızı ve sizleri mutlu etmek için yaptık. Bu süreçte sizleri kırdıysam şimdiden affola" diye konuştu.
"Borçlanma, rakiplerimizle rekabet için"
2002’de kulübün borcunun 11 milyon dolar civarında olduğunu anlatan Demirören, şöyle devam etti: "Ezeli rakiplerimizin de aynı civardaydı. Bugün de aynı düzeyde, hatta onlarınki biraz daha fazla. Bu da rakiplerimizle rekabet için, sahada başarı için, alınacak kupalar içindi. 2004’ten bu yana ben ve yönetimim 6 şanlı kupa kazandırdık. Basketbolda ilk kez Türkiye Kupası’nı kazandık. Bayan basketbolda Cumhurbaşkanlığı ve şampiyonluk kupaları kazandık, bayan voleybolda Balkan Kupası’nı alıp, bedensel engelli basketbolda iki kez şampiyon olduk. Atletizmde dünya şampiyonu sporcu çıkardık, satrançta, briçte şampiyonluklar kazandık. Bütün kupaları toparlayan namağlup hentbol takımı kurduk. Iverson, Simao, Williams, Guti, Quaresmalarla Beşiktaşımızın adını dünyaya duyurduk. Avrupa’da örneği olmayan Fulya’yı Beşiktaş’a kazandırdık."
Stat müjdesi
Yıldırım Demirören, İnönü Stadı’nın yıkılarak yeniden yapılmasını kapsayan stat projesinin en önem verdiği proje olduğunu da belirterek, "Stat projemizin, uzun uğraşlar sonucunda, Sayın Başbakanımızın verdiği sözle izinleri tamamlanma aşamasına geldi, Beşiktaşımıza hayırlı olsun. Kişiler seçilmek için stat projesinden bahseder, ben veda ederken bunun müjdesini veriyorum" dedi.
HASAN ARAT: "BEŞİKTAŞIMIZ SİZİN OYUNCAĞINIZ BİR KURUM DEĞİL"
Beşiktaş Kulübü’nün eski başkan adaylarından Hasan Arat, kulüp başkanı Yıldırım Demirören’in hibe kararının Divan tarafından kayıtlara alınması gerektiğini söyledi.
Lütfi Kardır Uluslararası Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen Beşiktaş Kulübü’nün Yıllık Olağan İdari ve Mali Genel Kurul toplantısında konuşan Arat, yönetim kurulunun istifa ettiğini, ancak Yıldırım Demirören’in istifa etmediğine dikkati çekerek, "Beşiktaşımız sizin oyuncağınız olacak bir kurum değil. ’Başkan adayı olayım, seçilemesem geri döneyim’ diyeceğiniz makam da değil. Beşiktaş başkanlığı kutsaldır, özen ister. Tarif edip bir türlü beceremediğimiz Beşiktaşlılık duruşu ister. TFF başkanı olduğunda, Fenerbahçemizin, Galatasarayımızın, Bursasporumuzun haklarını korurken, umarım Beşiktaşımızın da haklarını korursunuz" diye konuştu.
Başkan Demirören’in şartlı bağış yaptığını vurgulayan Hasan Arat, "Beşiktaş bugün çok karlı çıkmıştır. Mutlaka Divan’ın bunu kayıtlara alıp açıklama yapması lazım" dedi.
-Serdal Adalı’yı alkışlattı- Hasan Arat, futbolda şike davası kapsamında yargılanan Serdal Adalı, Tayfur Havutçu ve Ahmet Ateş’e de destek verdi.
Demirören’in federasyon başkanı olduğu takdirde kader arkadaşlarına destek vermesini isteyen Hasan Arat, "Korkarak iade ettiği kupamızı da umarım müzemize gönderir. Serdal Adalı, Tayfur Havutçu ve Ahmet Ateş, sizlere teşekkür ediyoruz. Sabır gösterdiniz, dik durdunuz" derken salonda bulunan Serdal Adalı’yı üyeler ayakta alkışladı.
Hasan Arat, Divan Kurulu’nun kuvvetler ayrılığıyla yönetilmesi gerektiğini ve hak ettiği saygınlığın verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Bu arada, Hasan Arat’ın, başkan Demirören’in sözlerinin kayıt altına alınması gerektiği sözleri üzerine, Kongre Divan Başkanı Ali Rıza Dizdar, "Konuşmaların hepsi kayda alınıyor. Arkadaşlarımız da tek tek not tutuyor. Biz de imzalayacağız. Senet olarak kabul edilen sözlerin unutulduğunu görmeyeceksiniz" ifadelerini kullandı.
ORMAN: "3 YILLIK ACI REÇETE LAZIM"
Eski başkan adaylarından Fikret Orman ise 3 yıllık bir acı reçetenin gerektiğini söyledi.
Başkan Demirören’in 8 yıllık dönemiyle ilgili mali bilgiler veren Orman, şöyle konuştu: "8 yıllık süreçte Beşiktaş’ın kaynağı harcandı. Yüzde 22.5 anonim şirketinin hisseleri satılmış vaziyette. Bunun sonucunda Beşiktaş yeni bir stat mı yaptı? Fulya’yı kendi kaynaklarıyla mı yaptı? UEFA Kupası’nı mı aldı? 3-5 şampiyonluk mu geldi. Tarihi kadrolar mı kuruldu. Önümüzdeki seneler ipotek altına alınmıştır. Deniz bitmiştir. Popülist politikaları bırakıp Beşiktaş’ın kendi özüne dönmesi gerekiyor. Giderleri yüzde 50 düşürmek gerekiyor. Beşiktaş’ın küçülmesi lazımdır. 3 yıllık acı reçete lazım. 3.5 milyon avroya A2 takımına futbolcu almamalıdır. Dünya kulübü laflarıyla değil, gerçek stratejiler oluşturulmalıdır. Beşiktaş’ın menfaatlerine sahip çıkılmasıyla aydınlık günler gelecektir." Beşiktaş Kulübü’nün Yıllık Olağan İdari ve Mali Genel Kurul toplantısında eski başkan adaylarından Murat Aksu, kulüp başkanı Yıldırım Demirören’i borçlardan dolayı ağır bir şekilde eleştirdi.
MURAT AKSU: "ELİM ALKIŞA GİTMİYOR"
Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen toplantıda söz alan eski başkan adaylarından Murat Aksu, mevcut tablo karşısında Yıldırım Demirören’i, aday olduğu Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) başkanlığı için bile desteklemeyeceğini söyledi.
Aksu, Beşiktaş Kulübü’nün içinde bulunduğu durumla ilgili kara tablo çizerek, şu ifadeleri kullandı: "Beşiktaş’ın borcu 600 milyon lirayı aşmışken, büyük umut bağlanan Fulya’nın gelirleri kırdırılarak 4 yıllık geleceği tüketilirken, hisseleri elden çıkarılırken, öz sermayesi çoktan tüketilmiş ve iflasın eşiğindeki kara tablo ortadayken, tefeciden yüzde 22 gibi yüksek faizle 20 milyon lira alınmışken, Sayın Demirören’i TFF’ye gönderirken, yüreğim desteğe, elim alkışa gitmiyor.
Yüzden fazla sporcu alacaklarını alamadığı için mahkeme kapılarını aşındırırken, futbolcu alacaklarına istinaden dolaşan senetler varken, ’Beşiktaş’ın markete, kasaba borcu var’ manşetleri süslerken, asgari ücret düzeyinde çalışan ve 6 yıldır zam alamayan personel dururken, ’Güle güle, yolun açık olsun Sayın Demirören’ diyemem. Ne Beşiktaşlılığım, ne karakterim buna müsaade etmez."
"TFF BAŞKANLIĞI KAÇIŞ PLANIDIR"
İsrafa ve savurganlığa "Yeter" diyen Murat Aksu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Beşiktaş’ta bel altı siyaset yapanlar bir gün gelir onun altında kalırlar. İki yıl önce Beşiktaş’ın parasının bittiğini ve ekonomik olarak uçurumun eşiğine gelindiğini ve dönülmesi gerektiğini söylemiştik. Adeta kaçar gibi TFF’ye gidiyor. Nereye gidiyorsun Sayın Başkan? Giden gider. Biz sorunlarımızla, borçlarımızla baş başa kalırız. Beşiktaş’ın aleyhine açılmış davalara, ödemek zorunda kalacağımız tazminatlara hazırlıklı olun. TFF başkan adaylığı kaçış planıdır. ’Beşiktaş Avrupa’ya birkaç yıl gitmese de olur’ ne anlama geliyor. Beşiktaş’ı hangi pazarlığa ortak ediyorsunuz." Yıldırım Demirören’in giderken araya aracılar koyarak enkaz edebiyatı yapılmamasını istediğini savunan Aksu, "Yeni dönemde bu şekilde destekleyeceğini söylüyor. Yoksa aba altından sopa gösteriyor. Sayın Demirören, Beşiktaş’ın 100 yıllık değerlerinin pazarlık yapılamayacağını öğrenemediniz mi? Beşiktaş’ı yönetenler bazılarımızı kandırmış olabilir. Çarpıtılmış rakamlar, süslü hayallerle sizlerin kafasını bulandırmış olabilirler. Sayın Demirören’i ibra etmek vicdanımıza ihanet anlamı taşır. Beşiktaş’ın aydınlık yarınlara çıkması için ibra etmiyorum" diye konuştu.
Beşiktaş’ın birlik ve beraberlikle rayına oturabileceğini vurgulayan Murat Aksu, "Demirören, parayı nasıl verdiğini belgeyle burada açıklasın.
Beşiktaş kimsenin sadakasına muhtaç değildir. Hesabı vermeden, şartlı bağışla sizleri yanıltmaya hakkı yok. Nasıl vereceğini net olarak açıklamadan çekip gitmesini sizlerin vicdanına bırakıyorum" diyerek sözlerini tamamladı.
ALTINSAY: "BEŞİKTAŞ'TAN ALDIĞINIZI NASIL VERECEKSİNİZ?"
Beşiktaş Kulübü’nün eski yöneticisi İbrahim Altınsay, kulüp başkanı Yıldırım Demirören’i eleştirdi.
Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Merkezi’nde düzenlenen yıllık olağan idari ve mali genel kurul toplantısında söz alan Altınsay, Demirören’in, yaptığı konuşmanını ardından genel kurulu dinlemeden salondan ayrılışına tepki gösterdi.
Altınsay, Demirören’in kulübe olan borcunu hibe etmesiyle ilgili olarak, "Hibe ediyorsunuz ama Beşiktaş’tan aldığınızın hesabını nasıl vereceksiniz? Alışveriş merkezinizin açılışı için Beşiktaş’ı kullanıp bir futbolcu getirdiniz, bunun hesabını nasıl vereceksiniz? Burada 2 dakika şov yapıp, genel kurulu dinlenemeden giden başkanları artık istemeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
"Gemiyi önce kaptan terk ediyor" diyen Altınsay, "Gemi maalesef batıyor. Alacaklar listesi, UEFA lisansının iptal durumu, ve şirkete gereken sermaye artırımı var. Bunların altından kalkmak mümkün değil. Bu durumda yönetimi ibra etmek, batırmaya ortak olmak değil midir?" diye konuştu.
Kongre üyesi Mesut Parlak da, durumun ekonomik olarak pek iç açıcı olmadığını dile getirerek, "Kulübümüzün kurumsallaşmasını sağlamamız gerekli.
’Parayı ben veriyorum, raconu ben keserim’ diye bir anlayışla artık bu kulübü yönetemezsiniz" dedi.
|
|
|
|
|
|
|
FACEBOOK YORUM |
Yorumlarınızı
Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın... |
|
|
|
|
|
|
|
YORUMLAR |
Onay bekleyen yorum yok. |
|
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din,
ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük
harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
|
|
|
DİĞER HABERLER |
|
|
|
|
|
|
|