Ortaya çıkan mülkiyet sorununun toplu olarak çözülmesi gerektiğine dikkat çeken Bora, “Dünyanın başka bir yerinde, başka halklar arasında buna benzer bir sorun çıksa bireysel çözüm ve mülkiyetin iadesi kimsenin aklına dahi gelmeyecekti çünkü mülkiyet en temel insan hakkı değildir. En temel insan hakkı insan yaşamıdır” dedi.
Yılmaz Bora, yazılı açıklamasında, Kıbrıs görüşmelerinin “her zaman olduğu gibi Rumlar tarafından sabote edildiğini” belirterek, Rum’un saptadığı uzun vadeli “Enosis” hedefinden vazgeçmesinin mümkün olmadığını işaret etti.
Yıllardır masada sürdürülen görüşmelerde devamlı surette Türk tarafının baskılara hedef olduğunu ve tavizlere zorlandığını ifade eden Bora, 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekâtı’nın Kıbrıs’ta barış, huzur ve güven ortamını sağladığı gibi Kıbrıs’ın gerçekleri ile örtüşen çözümü de getirdiğini kaydetti.
Bora, “1974’de Türkiye’nin ve Türk halkının haklı olduğu bir savaş yaşanmış ve Kıbrıs Türklerine karşı uygulanan etnik temizlik durdurulduğunu, BM gözetiminde nüfus mübadelesi olduğunu, toplumlar arasında 1975 Nüfus Mübadele Antlaşması yapıldığını, iki bölgeliliği öngören 1977 ve 1979 Doruk Antlaşmaları imzalandığını” dedi.