Çağlayan, Hindistan'daki programı çerçevesinde gazetecilerle sohbet toplantısı yaptı. Çağlayan, Türk iş damlarının Hindistan-Türkiye İş Forumu çerçevesinde 75 Hintli firma temsilcisiyle 250'ye yakın iş görüşmesi gerçekleştirdiğini bildirdi.
Görüşmeler neticesinde Türk işadamlarının 1 milyar dolarlık iş bağlantısı yaptığını, bunun önemli bir rakam olduğunu belirten Çağlayan, ''Ama gelirsen, gidemediğin yer senin değildir. Söğütsen seramik, müteahhitlik sektöründen iki firma STFA ve Alsim Alarko, ağaç mamullerinden de bir firma toplam 1 milyar dolarlık bir bağlantı yaptıklarını ifade etmişler'' dedi.
''Buraya 'bir Hindistan'a gidelim' diye gelmedik'' diyen Çağlayan, özellikle Körfez ülkelerinde, Kuzey Afrika'da yaşanan sıkıntılardan sonra en öncelikli ülke haline geldiğini söyledi.
Türk ihracatçısında büyük ülke fobisi olduğunu ifade eden Çağlayan, ''Dünyanın her yerine 114 milyar dolarlık ihracat yapıyoruz ama dünyanın en büyük ithalatçısı olan ülkelerle ticarette çekingen, korkak davranıyoruz veya çeşitli psikolojik garip davranışlar içinde hareket ediyoruz'' dedi.
İhracata yönelik daha önce ülke masalarını kurduklarını anımsatan Çağlayan, ''Tamamlayıcılık, yoğunlaşma ve hedef madde endeksleri'' diye yeni bir çalışma başlattıklarını ve çalışmanın yoğun bir şekilde devam ettiğini bildirdi.
HİNDİSTAN PAZARI
Bakan Çağlayan, Hindistan pazarına ilgilerinin en başındaki sebebin bu ülkenin nüfusun büyüklüğü olduğunu belirterek, Hindistan'da ekonomide yüzde 1'lik büyümenin gelişmişlik seviyesini artırdığı için bu pazara büyük önem verdiklerini kaydetti.
Müteahhitlk açısından da Hindistan'ın son derece önemli olduğuna dikkati çeken Çağlayan, ''İnşaat konusunda 500 milyar dolarlık yatırım yapacaklarını açıklamışlar. Yüzlerce, binlerce kilometre demiryolu ve karayolu yapılacak. Burada iş yapan Türk firmalarını sayısının artmasını istiyoruz. Ama ben müteahhitlerimizi anlamakta zorlanıyorum. 500 milyar dolarlık işin olduğu bir pazara gelmiyor.'' dedi.
TAMAMLAYICILIK, HEDEF ÇALIŞMA ENDEKSLERİ
Birtakım sektör analizleri yaparak sektörel ikili yoğunlaşma endeksi altında önemli çalışmalarla sektörleri tanıdıklarını belirten Çağlayan, Türkiye'nin Hindistan'a ihracatında ''madencilik ve rafinaj, kimya, kağıt, karton ve odun hamuru, demir dışı metaller, makine ve cihaz'' sektörlerinin yoğunlaşma olan sektörler olarak tespit edildiğini söyledi.
''Tamamlayıcılık endeksi''nde ithalat ve ihracatın benzerliğine baktıklarını ifade eden Çağlayan, şu an Türkiye'nin ihracatı, Hindistan'ın ithalatı tamamlayıcılık endeksinin 44'e geldiğini, bunun son derece önemli olduğunu, mal desenleri konusunda ciddi manada, neredeyse yarıya yakın bir benzerliğin söz konusu olduğunu kaydetti.
Çağlayan, ''Hedef çalışma endeksi'' çalışmalarının da yapıldığını bildirdi.
HİNDİSTAN'IN ULAŞTIRMA YATIRIMLARI
Hindistan Ulaştırma Bakanının 2011-2013 arasında 11 milyar dolarlık karayolu yatırımı yapacaklarını ve bunun en az 10 yıl devam edeceğini söylediğini belirten Çağlayan, Hindistan'da ulaştırma alanında toplam 320 milyar dolarlık yatırım yapılacağına dikkati çekti. Çağlayan, ''Bu son derece önemli. Modernizasyon, otoyol için 45 milyar dolar, sivil havacılık için 8 milyar dolar, limanlar için 10 milyar dolar, demiryolları için de 62 milyar dolar yatırım yapacaklar. 2018 yılına kadar yatırımlar yoğunlaşarak devam edecek'' dedi.
HİZMET SEKTÖRÜNÜ ÇOK DİKKATE ALMAYA BAŞLADIK
Bakan Çağlayan, serbest bölgelere yeni bir anlayış getirmek istediklerine işaret ederek, ''Yeni nesil serbest bölgeler adı altında yeni bir çalışma içindeyiz'' diye konuştu.
Hizmet sektörünü çok dikkate almaya başladıklarını, bu çerçevede, Hindistan Film Prodüksiyon merkezi Bollywood yetkilileriyle görüştüklerini, bu sektör için Türkiye'de de Bollywood ve Hollywood'daki yapıyı kurmak ve hatta Los Angeles'tekine benzer platoları yapmak istediklerini söyledi.
Türkiye'de şu anda filmcilik piyasasının son derece gelişmiş olduğunu, ancak bu konuda ciddi bir platoya ihtiyaç bulunduğunu belirten Çağlayan, bunun hangi bölgeye yapılacağı konusunda çalışmaların devam ettiğini kaydetti. Çağlayan, şunları söyledi:
''Bollywood ve Hollywood'daki gibi bir sinema platosunu Türkiye'de kurmak istiyoruz. Bununla ilgili serbest bölgeyi biz yapacağız ama tabi ki özel sektör olacak. Büyük platolar yapılsın. Biz burada serbest bölgelere birtakım destekler vereceğiz. Vergisel, sosyal güvenlik konusunda destekler vereceğiz. Onun için serbest bölge diyoruz. Geçen sene Bollywood'da binden fazla televizyon programı, belgesel dizi ve film çekilmiş, 400'den fazla televizyon kanalı var. Biz de bunun aynısını yapıp, Türkiye'ye gelecek olan film piyasası, Amerikan, İngiliz... Hangi ülke olursa olsun Türkiye'ye gelip serbest bölgede platoda çekimlerini yapacaklar. Oraya Arizona'yı getirecekler, Hindistan'ı getirecekler.
Hizmet sektöründe Hindistan iyi bir oyuncu. 79 milyar dolar hizmet ihracatı var, bizim 34 milyar dolar. Bu platolarda çalışacak insan sayısı, makine ekipmanları, gelen giden sayısı, turizme ve ihracata katkısı değerlendirilecek. Böyle bir çalışma yapıyoruz.''
SERBEST BÖLGELERİ BİRAZ DAHA SEKTÖREL BAZDA YAPMAK İSTİYORUZ
Serbest bölgeleri biraz daha sektörel bazda yapmak istediklerine işaret eden Çağlayan, Türkiye'de 19 tane serbest bölge olduğunu kaydetti.
Dünyanın her tarafından serbest bölgelerin ihracatın lokomotifi, motoru olduğunu, Türkiye'de ise maalesef bazı kendini, haddini bilmezler tarafından bu bölgelerde ihracatçıya verilen avantajların kötüye kullanıldığını söyledi. Çağlayan, ''Biz orada eskiden sosyal güvenlik, vergi konusunda çok ciddi destekler veriyorduk. Ancak 'üç beş ahlaksız insan' diyelim. Çünkü maalesef serbest bölgelerde bu iyi niyeti suiistimal edecek davranışlar yaptılar'' diye konuştu.
Çağlayan, bu konuyla ilgili 12 Mayıs tarihinde muhtemelen İstanbul'da bir basın toplantı yapacaklarını, serbest bölgeleri çok değişik amaçlara matuf hale getireceklerini söyledi.
Bakan Çağlayan, şu anda 36 ülkede 39 Türk dizisinin yayımlandığına işaret etti. Dizi ve film sektörü temsilcileriyle toplantı yaptığını, dizi ve filmlerde Türk ürünlerinin tanıtımı konusunun gündeme geldiğini belirten Çağlayan, toplantıda, RTÜK ile ilgili problemlerin anlatıldığını belirtti.
TÜRKİYE'NİN TANITIMI
Daha sonra RTÜK Yasasındaki değişiklik sonrası dizi ve bazı programlarda başlayan ürün yerleştirme uygulamasının da ihracata katkıda bulunacağını kaydeden Çağlayan, tanıtımda marka üzerinde durmadıklarını söyledi. Çağlayan, ''Marka beni ilgilendirmiyor. Ben üründeyim. Türk kahvesi, Türk yemeği, Türk ürünü'' dedi.
Ev tekstili ihracatçı birliğinin verdiği notta, hiç kreasyonda olmamasına rağmen ''Muhteşem Yüzyıl'' dizisiyle birlikte Osmanlı kreasyonunun şu anda satışların yüzde 50'sini oluşturduğunu kaydeden Çağlayan, ''Ben ürünümü satmanın derdindeyim. Benim ürünümü satmam demek, yatırım, üretim, istihdam demek. Bir kere Türkiye'yi tanıtıyorsunuz. Ben bunu yaparken, Türk kahvesini, Türkiye'ye özgü bir sanayi ürününü, ev tekstilini... Derdim bunları tanıtmak, satmak. Benim firmam bu reklamı yapsın ki, ben de ürünümü satayım'' diye konuştu.
Bu çerçevede yaptıkları çalışmalara da değinen Çağlayan, seçimden sonra ''Kurtlar Vadisi Pusu'' adlı dizide ''Polat Alemdar'' adıyla bilinen Necati Şaşmaz ile birlikte Türkmenistan'da mobilya sektörü tanıtımı yapacaklarını bildirdi.