DP Genel Başkanı Serdar Denktaş başkanlığı’nda ilçe başkanları ve belediye başkanlarının da katılımıyla gerçekleşen toplantıda, ülke gündemi konusunda görüş alışverişinde bulunuldu.
DP Parti Meclisi’nin oybirliğiyle onayladığı Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf R. Denktaş ile ilgili bildiri hakkında da görüşülen MYK toplantısında, Kıbrıs Türk Halkı ve onu temsil eden siyasi parti, kurum-kuruluşa Kurucu Cumhurbaşkanı DENKTAŞ’ın mirasına sahip çıkmaya, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaşatılması ve yüceltilmesi için birlik ve beraberlik içinde olma daveti yinelendi.
DP Parti Meclisi’nin oybirliğiyle onayladığı Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş ile ilgili bildiri şu şekildedir:
“Demokrat Parti VIII. Olağan Kurultayından sonra oluşturulan Parti Meclisi yaptığı ilk toplantıda vefatı bütün Dünyada, Türkiye’de ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde büyük üzüntü yaratan Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif DENKTAŞ’la ilgili olarak aşağıdaki bildiriyi kabul eder.
Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması çığlıklarına cevap veren tarihi Selimiye Meydanı Mitinginde Enosise karşı gür bir ses olarak ilk kez toplum önüne çıkan Rauf Raif DENKTAŞ, Kıbrıslı Türklerin EOKA ya karşı direnişini sağlayan Toplum önderleri arasında yer almıştır. TMT kuruluşunu gerçekleştirerek Kıbrıslı Türklerin terörle sindirilemeyeceğini kanıtlamış, TMT bünyesinde sürdürülen mücadele sonucunda, Türklerin ve Rumların ortaklığına dayanan bağımsız Kıbrıs Cumhuriyetinin kuruluşunu gerçekleştirenlerden birisi olmuştur. Kıbrıslı Türklerin 1960 Antlaşmalarındaki en büyük kazanımı olan Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin temin edilmesi onun müzakere sürecindeki çabalarının bir sonucudur.
Kıbrıs Cumhuriyetinin yıkıldığı 1963 de başlayan topyekün direnişte, Erenköy’de mücahit, Türk Toplumunu temsil eden bir müzakereci, sürgün edildiği Ankara’da mücadeleyi sürdürenlerin umududur. Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkan Muavinliğini ve Toplum Önderliğini Dr. Fazıl KÜÇÜK’ten devraldıktan sonra gözü ve gönlü, sürdürülen direnişi zaferle sonlandıracak Anavatan Türkiye’dedir.
Faşist Yunan Darbesinin yapılmasından sonra kanlı bir katliamla Kıbrıs Türk Toplumunun yok edileceğinin bilinci içinde, Anavatan Türkiye’nin Kıbrıs’a müdahalesini Kıbrıslı Türkler adına davet edendir. Mutlu Barış Harekatı ile Kıbrslı Türklerin, özgür Kuzey Kıbrıs topraklarında toplanmasını ve çoğulcu demokrasi ilkelerini esas alan bir devlet çatısı altında örgütlenmesini gerçekleştirenlerin yöneticisidir.
Sonu gelmeyen Kıbrıs müzakerelerinde Rum tarafının bir devlet, Kıbrıslı Türklerin ise toplum olarak kabul edilmesinin oluşturduğu olumsuz ortamı ortadan kaldırmak ve Kıbrıs Türk Halkının onurlu Varoluş Mücadelesini taçlandırmak için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini kurdu. Kurduğu Cumhuriyetin ilk Cumhurbaşkanlığına seçildikten sonra da Cumhuriyetin, onu kuran halka hak ettiği mutlu hayatı ve geleceği sağlaması için halkın hizmetinde oldu.
Kıbrıs sorununa bir çözüm bulunması için 37 yıl Rum tarafının temsilcileri ile müzakere etti. Bu müzakerelerde, Kıbrıs Türk Halkının varlığını sürdürmesi için vazgeçilmez koşul olarak gördüğü egemenliğini, eşitliğini ve Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini sağlamayı ve sürdürmeyi hedefledi. Görevli olduğu süre içinde, bu temel hedeflerden vazgeçmeden istikrarlı bir gelecek için çözüm arayışı içinde oldu.
Anavatan Türkiye’ye hep gönülden bağlı ve sadık kaldı. Bu sadakatinin gereği olarak yeniden Cumhurbaşkanlığına aday olmadı. Ancak ömrünün sonuna kadar haklı bildiği davayı savunmaya, doğru bildiklerini anlatmaya ve yazmaya devam etti.
Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif DENKTAŞ’ın ebedi yaşama yolcu edildiği cenaze törenine Kıbrıs Türk Halkının büyük bir kısmının bizzat veya bulundukları yerlerden duaları ile katılarak oluşturduğu birlik ve beraberlik, Kıbrıslı Türklerin geçmişteki zor günlerde olduğu gibi bugün de kaderde ve kıvançta bir bütün olduğunu bir defa daha kanıtlamış ve geleceğe daha umutlu bakmamıza neden olmuştur.
Cenaze törenine Türkiye Cumhuriyetinden Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakan ve üst düzey devlet yetkilileri ile muhalefet parti başkan ve temsilcilerinin de aralarında bulunduğu çok kalabalık heyetlerin katılması, Kurucu Cumhurbaşkanı DENKTAŞ’ın Türkiye’ye duyduğu gönül bağının ve sadakatinin kabul gördüğünün bir kanıtı olduğu gibi, Kıbrıs Türk Halkı ile ayrılmaz bir parçası olduğu Büyük Türk Ulusunun kardeşliğinin ve sonsuz birlikteliğinin yeni bir göstergesi olmuştur.
Orta Asya ve Kafkasya’daki Bağımsız Türk Devletleri ile Orta Doğu, Balkanlar ve Doğu Avrupa ülkelerindeki Türk Toplumlarını temsilen, bakan, milletvekili, siyasi parti ve çeşitli kuruluşların üst seviyedeki temsilcilerinin cenazeye ve taziyelerde bulunmak için KKTC’ne gelmesi, Kurucu Cumhurbaşkanı DENKTAŞ’ın Türk Dünyası tarafından da dava adamı, Türklüğün Ulusal Kahramanı ve önderi olarak kabul edildiğini göstermiştir.
Kuruluşundan itibaren Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif DENKTAŞ’ın hayatını, mücadelesini, davayı, yaşadığı ve benimsediği değerleri, siyasi mücadelesinde bir ilham kaynağı olarak gören Demokrat Parti, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da onu manevi önderi olarak kabul etmeye devam edecektir.
Kurucu Cumhurbaşkanı DENKTAŞ’ın hastalığının ileri bir safhasında söylediği, oğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar DENKTAŞ tarfından kamu oyuna açıklanan “Devlete sahip çıkın” ve “Türkiye ile barışık olun” sözlerini siyasi bir vasiyet olarak benimseyen Demokrat Parti politikalarını bu temel ilkelere göre belirlemeye devam edecektir.
Demokrat Parti Parti Meclisi, Kıbrıs Türk Halkını, onu temsil eden bütün siyasi parti, kurum ve kuruluşları, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif DENKTAŞ’ın bıraktığı mirasa sahip çıkmaya, Kıbrıs Türk Halkının özgür iradesi ve evrensel kendi geleceğini belirleme hakkını kullanarak kurduğu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin yaşatılması ve yüceltilmesi için birlik ve beraberlik içinde olmaya davet eder.”