Tarihe geçecek ihmal... Çatalca İnceğiz Mağaraları ve İnceğiz Maltepe Nekropolü define avcılarının saldırısına uğradı. 1994'te İstanbul 2 Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Kurulu tarafından birinci derecede arkeolojik sit alanı olarak ilan edilen bölge yıllardır oyuluyor.
1995'ten sonra kaderine terk edilen mezarlıklar Türkiye'nin dört bir yanından kazma kürekle gelen define avcılarının hedefi oldu. Akşam gazetesinin haberine göre, sit alanı bölge adeta köstebek yuvasına döndü. Çatalca Kültür ve Turizm Derneği oluşan tahribat ile definecilerin fotoğraflarını Çatalca Kaymakamlığı'na sundu.
Dernek Başkanı Ahmet Rasim Yücel, şu bilgileri verdi: '1995'ten sonra nekropol alanında Arkeoloji Müzesi tarafından kazı çalışmaları sonlandırılınca mezar soyguncuları bölgeye akın etti. Kaçak kazılar, taş kapaklar kırılıp açılarak kayaya oyulmuş mezarların içersinde yapılıyor. Bir tarih yok ediliyor. Kurtarma kazıları yapılmazsa tahribatın telafisi olmaz. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'dan mirasa sahip çıkmasını bekliyoruz. Nekropol alanının koruma altına alınmış sınırları da genişletilmeli.'
JANDARMA YETİŞEMİYOR
Çatalca Kaymakamı Nevzat Taşdan 'İnceğiz Mağaraları'nın bulunduğu yerde çevre düzenlemeleri yaptık. Görevlilerimiz mevcut. Burayla ilgili gerek sözlü gerekse de fotoğraflı ihbarlar yapıldı. Jandarma sürekli devriye geziyor. Ama alan çok geniş olduğu için yetişemiyor. Biz de tarihimize sahip çıkmak istiyoruz. İmkânlarımız çok kısıtlı' diye dert yandı.
ARKEOLOJİ MÜZESİ 40 MEZAR AÇTI
İnceğiz Maltepe Nekropolü'nde 1992'de başlatılan ve üç yıl süren kazılarda 40 mezar açıldı. 500'e yakın toprak çömlek, Aphrodite heykelcikleri, kandiller, kaplar, tabaklar, güller, boğa başları, sikkeler ve cam eserler bulundu. Bu eserler İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergileniyor.
KEŞİŞLER YAŞIYORDU
Yöredeki İnceğiz Mağaralarında yapılan araştırmalar Antik Çağlarda burada bir yerleşim olduğunu gösteriyor. Metra ismi ile bilinen Çatalca, Bizans döneminde önemli bir yerleşim yeri konumuna geldi. Özellikle İnceğiz Mağaraları'nda Hıristiyan keşişler yaşadı. Tarih boyunca çeşitli dönemlerde saldırılara uğradı. MS.447'de Hunlar Çatalca üzerinden Büyükçekmece'ye kadar geldiler. Ardından 616'da Avarlar, 813'te Bulgarlar, 1090'da Peçenekler Çatalca'dan geçerek Büyükçekmece'ye indiler. Bu nedenle Bizans İmparatoru Anastasius (507-511) Karadeniz kıyılarında Evcik İskelesi'nden Silivri'nin batısındaki Karınca Burnun'a kadar uzanan surları yaptırdı.
UZMANLAR İSYANDA
Prof. Dr. Gülgün Köroğlu (MSÜ. Sanat Tarihi Öğretim Üyesi): İnceğiz kalıntısının olduğu bölge, Bizans döneminden kalan manastır ve mezarlıklara ait bir alan. Uhrevi hayatın sürdüğü ve keşişlerin yaşadığı bir alan olarak biliniyor. Buradaki yaşam Roma dönemine kadar uzanıyor. Yani Roma ve Bizans'a ev sahipliği yapmış bir bölge. Adeta definecilerin uygulama alanı gibi. Daha sık önlemler almak lazım. Çok yazık.
Prof. Dr. Semavi Eyice (Bizantolog Sanat Tarihçisi): Definecilik, memlekette köylüden kentliye, bürokratından tutun da sıradan insana kadar herkesin yakalandığı bir hastalık. Nelerle karşılaştık. Hatırlarsanız adamın biri Sirkeci Garı'nın önünde 'define var' deyip orayı kazmaya kalkışmıştı.