|
Recep Tayyip Erdoğan, Kars'ın Sarıkamış ilçesindeki Toprak Otel'in önünde bulunan kardan şehit heykellerinin açılışını, eşi Emine Erdoğan ile birlikte gerçekleştirdi. Başbakan Erdoğan ve eşi, burada üzerinde Türk bayrağı bulunan heykellerin üstüne kırmızı beyaz karanfiller attılar.
Şehitler için dua eden Erdoğan, heykelleri yapan öğrencilerle bir süre sohbet etti.
Başbakan Erdoğan'a daha sonra Mehmetçiği sembolize eden biblo hediye edildi.
SARIKAMIŞ'I ÇOK İYİ ANLAMAK ZORUNDAYIZ
Erdoğan, Kars'ın Sarıkamış ilçesinde bulunan kayak merkezindeki Toprak Otel'de düzenlenen "Sarıkamış Şehitlerini Anma Töreni'nde yaptığı konuşmada, Sarıkamış Harekatı'nın 96'ncı yıldönümünde burada bulunmaktan, Sarıkamış şehitlerini burada birlikte yad ediyor olmaktan büyük heyecan duyduğunu ifade etti.
"Sarıkamış şehitlerimizin huzurunda, bütün şehitlerimize, bütün gazilerimize şahsım, ülkem ve milletim adına şükran ve minnet duygularımı sunuyorum" diyen Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Kabirlerinden nur eksilmesin, mekanları cennet olsun, Allah'ın rahmeti onları kuşatsın diliyorum. Bugün, başta Sarıkamış ve Kafkas Cephesi şehitlerimiz olmak üzere, tüm şehitlerimize, Mehmet Akif'in şu dizeleriyle seslenmek istiyorum: 'Gök kubbenin altında yatar, al kan içinde, ey yolcu, şu topraklar için can veren erler. Hakk'ın bu veli kulları taş türbeye girmez; Gufrana bürünmüş, yalnız fatiha bekler. Evet, Millet için, vatan için, bayrak, inanç, namus ve şeref için canlarını ortaya koyan Mehmetler, bugün bizlerden dua bekliyor, bugün bizlerden bir fatiha bekliyor. Millet olarak, şehitlerimizi unutmayacağımızı, dualarımızı fatihalarımızla, minnet ve şükran ifadelerimizle onların aziz ruhlarına ve muhterem hatıralarına her zaman göndereceğimizi burada bir kez daha vurgulamak istiyorum."
BÜYÜK DEDEM, RİZE GÜNEYSULU KEMAL MUTLU...
Osmanlı devletinin ilk tohumunun Bilecik'te, Söğüt'te toprağa atıldığını, hatta daha geriye gidildiğinde Domaniç'te atıldığını anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"O tohum, kısa sürede boy verdi, filizlendi ve dalları Dicle-Fırat'tan Tuna'ya, Nil'e; Hazar'dan Akdeniz'e, Hint Okyanusu'ndan Karadeniz'e kadar bütün bir coğrafyayı gölgelendiren ulu bir çınara dönüştü. Bütün bu coğrafyada, gittiğim her ülkede, Osmanlı'ya ait köprüler, kervansaraylar, medreseler, camiler, bedestenler, şadırvanlar gördüğüm kadar, adeta toprağa saçılmış, adeta toprağa bir tohum gibi ekilmiş şehitlikler de gördüm, oradaki şehitlerimizi de bakan, milletvekili, bürokrat teknokrat arkadaşlarımla ziyaret ettim.
Kırım'dan Yemen'e; Avustralya'dan Viyana'ya; Endonezya'dan Galiçya'ya kadar 4 kıtada Mehmetçiğin izine, Mehmetçiğin aziz hatırasına rastladım. Ancak, şurası son derece enteresandır. Nasıl ki bir ağacın meyveleri, tohumları, dibine dökülürse, işte o ulu çınarın, o cihan devletinin de tohumları, dalları, yaprakları, kurumaya yüz tuttuğunda dibine döküldü. Sarıkamış şehitlerinin de içinde bulunduğu, Kafkas Cephesi şehitlerinin isim ve memleket listesine hepinizin dikkatlerini çekmek istiyorum. Burada, Kars'ın, Erzurum'un, Tokat'ın, Sivas'ın, Ankara'nın, İstanbul'un, İzmir'in, Muğla'nın evlatları yatıyor. Burada, Van'ın, Hakkari'nin, Şanlıurfa'nın, Mardin'in, Diyarbakır'ın evlatları yatıyor. Burada, aynı zamanda, Sofya'dan, Volçetrin'den, Üsküp'ten, Yafa'dan, Bakü'den, Cenin'den, Kudüs'ten, Şam'dan, Halep'ten, İdlib'ten, Süleymaniye'den, Manastır'dan, Nablus'tan şehitler, buradaki kardeşleriyle yan yana, omuz omuza yatıyor. Kosova'nın Piriştine şehrinden Nezir, Koptepesi'nin şimal şarkındaki tepelerde şehit düştü. Kudüs'ten Abdülcelil, Meydan Harbi'nde şahadet şerbetini içti. Üsküp'ten Aziz, Sarıkamış'ta Hakk'a yürüdü. Kerküklü Hammad Ağa, Kayserili İbiş'le aynı siperde şehit düştü. Ve büyük dedem, Rize Güneysulu Kemal Mutlu, burada, Sarıkamış'ta şehit düşerek Hakkın rahmetiyle kucaklaştı. Büyüklerim anlatırdı, derlerdi ki: Tüfeğine sarılı olarak, donarak şehit olduğunu gördük ve adeta gözlerindeki soğuğun verdiği gözyaşları buz damlacıkları gibi, damlamış halde şehit olmuştu."
KARDEŞLİĞİMİZİN SARSILMAZ BİR ABİDESİ
"Sarıkamış Şehitliği, Kafkas Cephesi Şehitliği, bizim tarihimizin, bizim medeniyetimizin, en önemlisi de bizim kardeşliğimizin sarsılmaz bir abidesidir" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sarıkamış şehitliği, Van ile Erzurum'un, Kars ile Diyarbakır'ın, Mardin'le İstanbul'un, Ankara ile Üsküp'ün, İzmir ile Beyrut'un, Tokat ile Bağdat'ın nasıl birbirine kardeş olduğunun anıtıdır. Sarıkamış'ı, Sarıkamış Harekatını çok iyi anlamak, buradaki ruhu, buradaki kardeşliği, buradaki dayanışmayı bütün veçheleriyle işte bugüne taşımak zorundayız. Şu Sarıkamış türküsü, esasen herşeyi bütün netliğiyle, bütün berraklığıyla ortaya koyuyor: 'Sarıkamış üstünde kar, kar altında Memedim yatar. Gülüm donmuş, kara dönmüş, gören sanmış yarin sarar, kimi Yemen, kimi Harput üzerinde ince çaput. Avut yiğit, gönlün avut, yar sarmazsa, Mevla'm sarar.' Biz bugün, Anadolu'dan, Trakya'dan, Sarıkamış şehitlerimizi anmak için, onları rahmetle yad etmek için buraya toplandık. Burada geçireceğimiz anlar, bir gün, bir gece bile, Sarıkamış kışının, Allahu Ekber Dağı ayazının ne demek olduğunu anlatmaya yeter."
Yemen'den, üzerlerinde sahra elbiseleriyle, sahra kıyafetleriyle buraya gelmiş Mehmetlerin, Allahu Ekber Dağları'nda çektiği acıyı buradakilerin muhayyilesine bıraktığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
" Hani diyorlar ya, 'gah kar yağardı, gah karanlık.' Bu dağlar, Allahu Ekber Dağları, 1914 ve 1915 kışında, beyaz ölümü, sessiz ölümü Mehmetçiğin adeta üzerine yağdırdı. 1915 baharında, yağmur yağıp gün ışıyınca, Mehmetlerin şehit bedenleri bu topraklar üzerinde ışıldamaya başladı. Sarıkamış'ta kırılan gonca gülün tazeleri bir bir gün yüzüne çıkmaya başladı. İstanbul'dan erler, Mehmetler, Sarıkamış'a şu marşla uğurlanmıştı: 'Şehitsen, secdeler yüce ruhuna der, yer Allahu ekber, gök Allahu ekber.' Evet İstanbul'dan, Van'dan, Antalya'dan, Üsküp'ten, Kudüs'ten gelen nice erler, nice Mehmetler, Allahu Ekber Dağı'nda, dayanılmaz uykuya, soğuğa, ayaza, açlığa, susuzluğa son raddeye kadar kahramanca direnip, ruhlarını sükunetle sahibine teslim ettiler. Bütün şehitlerimize, tüm Sarıkamış şehitlerimize, Kafkas Cephesi şehitlerimize minnet duygularımızı ifade etmekte gerçekten yetersiz kalıyoruz."
SARIKAMIŞ'A KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ
Erdoğan, aziz şehitlerin manevi huzurunda, Türkiye ve Türk Milleti adına şehitlerin aziz hatırasına seslendiğini belirterek, şunları söyledi:
''Aziz şehitler, bizler, bugün, torunlarınız olarak burada, huzurunuzdayız. Sizler, Allahu Ekber Dağları'nda bir destan yazdınız. Sizler, burada, fedakarlığın, tahammülün, inancın ve sevdanın olduğu kadar, kahramanlığın ve kardeşliğin de destanını yazdınız. Sizin yazdığınız bu destana sahip çıkacak, sizin kutsal emanetinizi asla ve asla yere düşürmeyeceğiz. Canınızla, kanınızla yazdığınız kahramanlık anıtı olan vatanımıza, sizin kadar sahip çıkacak, koruyacak ve onu büyütmeye devam edeceğiz. Sizin hatıranıza halel getirmeyecek, aziz ruhlarınızı, şehit bedenlerinizi incitmeyeceğiz. Sizin bize en büyük vasiyetiniz olan kardeşliği yıpratmayacak ve tıpkı sizler gibi, kardeşliğimize uzanan harici ellere karşı göğsümüzü siper etmeye devam edeceğiz.''
Kültür ve Turizm Bakanlığının, Sarıkamış şehitlerini anmak için bir proje çalışması yaptığını bildiren Erdoğan, şöyle konuştu:
''İnşallah bu facianın 100. yılında 2015'te, tabi daha önce, anıt düzenlemesi mutlaka tamamlanacak. Yanında bir adım daha atalım diyoruz. Bu adım da şu olacak, yine Sarıkamış'ta tarihi köşkler ve Gürler Kışlası kullanılmayan yapılardı. İnşallah bunları kültür turizmine kazandırmaya çalışacağız.
Belediye Başkanımla konuştum, Sarıkamışlı kardeşlerimden bir şey rica ettim. Kaçak yapılar var, gecekondular var, imara aykırı yapılar var. Diyoruz ki, bize yardımcı olun, biz de size yardımcı olalım. Eğer orada oturmak istiyorsanız orada, farklı bir yerde oturmak istiyorsanız farklı bir yerde, Sarıkamış'ta bir kentsel değişim, dönüşüm projesini hayata geçirelim. Çünkü onlar Sarıkamış'a yakışmıyor. Bunları yıkalım, Sarıkamış'ta yerel mimari ile konutlar yapalım. Orada yaşayanlar tekrar orada yaşamak istiyorlarsa yine orada otursunlar, kendileri çok uygun şartlarda 10, 15, 20 yıl vade ile adeta... Zaten şu andaki mevcut yapısına da bir bedel biçeceğiz, o bedeli de değerlendirmek suretiyle onlara gayet güzel, gerçekten yerel mimariye uygun konutlar inşa edeceğiz.''
Başbakan Erdoğan, salonda bulunan bir afişteki ''Türkiye Sarıkamış şehitlerine yürüyor'' yazısına işaret ederek, şunları kaydetti:
''Sayın Valime de söyledim, 'Türkiye Sarıkamış şehitlerine yürüyor' diye bir ifade var. Doğrusu bu ifade şüphesiz ki samimi niyetle yazılmış. Biliyorsunuz bizim değerlerimizde, inancımızda şehitler ölü değildir, onlar diridirler. Bunu diyorum ki şuna dönüştürseniz, (Türkiye Sarıkamış şehitleriyle yüüyor).''
Erdoğan, konuşmasını, ''Tüm şehit ve gazileri, Cumhuriyetin banisi Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere rahmetle, minnetle yad ediyorum'' sözleriyle bitirdi.
Erdoğan, daha sonra, Kars'a geçerek Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen toplu açılış törenindeki konuşmasında, birlik ve beraberlik vurgusu yaptı.
ERDOĞAN'A KUMANYA ÇANTASI HEDİYE EDİLDİ
Kars'ın Sarıkamış ilçesinde Sarıkamış Şehitlerini Anma Töreni'ne katılan Erdoğan'a, Sarıkamış Cemar Toprak Otel'deki etkinliklerin ardından, Sanatçı Recep Ergül tarafından 1914 yılında Allahuekber Dağları'da, Sarıkamış Harekatı'na katılan 3. Ordu askerlerinin kullandığı azık torbasın temsilen hazırlanan ve içerisinde kavrulmuş buğday ve ekmek bulunan kumanya çantası takdim edildi.
Sanatçı Ergül'ün kendi bağlamasını da hediye ettiği Erdoğan da kumanya çantasından çıkardığı ekmeği eşi Emine Erdoğan'a verdi.
Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan bazı ifadeler şunlar:
•Bu kardeşliği görmek, bu kardeşliği anlamak zorundayız. Buradaki dayanışma ruhunu en iyi şekilde hissetmek zorundayız. Eğer Sarıkamış'ı anlayabilirsek, eğer Kafkas cephesini anlayabilirsek, eğer Çanakkale'yi, Kurtuluş Savaşı'nı en anlamlı şekilde idrak edebilirsek inanın bugünkü birçok sorunun ne kadar yapay olduğunu da görürüz.
•Bizim kardeşliğimiz gelip geçici bir kardeşlik değil. Kars ile Van'ın, Erzurum ile Diyarbakır'ın, Edirne ile Iğdır'ın, Aydın ile Ardahan'ın kardeşliği yapay bir kardeşlik değil, zoraki bir kardeşlik değil. Kardeşlerim, bizi tarih birbirimize kardeş yaptı.
|
|
|
|
|
|
|
FACEBOOK YORUM |
Yorumlarınızı
Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın... |
|
|
|
|
|
|
|
YORUMLAR |
Onay bekleyen yorum yok. |
|
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din,
ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük
harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
|