|
Erdoğan, Ordu Dernekler Platformunca Bağcılar Spor Salonu'nda düzenlenen ''3. Ordulular Sevgi Şöleni''ne katıldı. Burada konuşan Erdoğan, Tunus'ta, Mısır'da olaylar olduğunda, halk sokağa döküldüğünde, demokratik haklarını talep ettiğinde, bütün dünya susarken, sessiz, tepkisiz kalırken, kendilerinin çıkıp gerekli değerlendirmeleri, önerileri ve tavsiyelerini samimiyetle dile getirdiklerini ifade etti.
Halkın taleplerine, halkın haykırışlarına kulak verilmesi, gecikmiş reformların gerçekleştirilmesi, demokrasi için, özgürlük için adımlar atılması gerektiğini ifade ettiklerini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
''Belirsiz açıklamaların, günü kurtaran geçiştirmelerin, soğuk değerlendirmelerin arkasına sığınmadık; dobra dobra içimizden geçeni, gerçeği, hissiyatımızı dile getirdik. Demokrasiyi kendileri için hak, başkaları için lüks görenlerin tersine, biz herkes için barış, özgürlük ve demokrasi istediğimizi cesaretle seslendirdik. Çifte standarda, bekle gör politikasına, bu samimiyetsizliğe, bu ayrımcılığa prim vermedik. Mısır'ın kaygısını, Mısır'ın hüznünü, Mısır'da akan kanın kederini paylaştığımız kadar, bugün de, Mısır'ın coşkusunu, heyecanını, Mısırlı kardeşlerimizle paylaşıyoruz.
Dün kardeşlik hukukuyla Mısır'ın derdini dert edinirken, bugün de aynı şekilde kardeşlik hukukuyla Mısır'ın coşkusunu coşkumuz olarak görüyoruz.
Mısır’da kaybeden statüko, kazanan değişimdir. Mısır'da kaybeden baskı, kazanan demokrasidir. Mısır'da kaybeden korku, kazanan cesarettir. Mısır'da karamsarlık kaybetmiş, umut kazanmıştır. İnanıyorum ki, Mısırlı kardeşim, Mısır halkı, geçiş sürecini de başarıyla atlatacak, özgürlükçü, anayasal demokrasiye sahip, çoğulcu ve katılımcı bir idareyi en kısa sürede tesis edecektir. Kalbimiz Mısır'la, hayır dualarımız Mısır'la, desteğimiz Mısır'la olmaya devam edecektir'' dedi. Yaşananların, Mısır karşısında sessiz, tepkisiz kalanlara, statükoyu savunanlara, demokrasiyi kendileri için hak, başkaları için lütuf görenlere ders olmasını diliyorum. Biz, Türkiye olarak, var gücümüzle barış demeye, var gücümüzle kardeşlik demeye, dayanışma demeye devam edeceğiz. Bölgede istikrarın, huzurun, refahın kazanması için çalışmaya, ter dökmeye devam edeceğiz. Büyük bir ülkeye, büyük bir millete yaraşan neyse, biz onu yaptık, onu yapmaya devam edeceğiz.''
ERDOĞAN'DAN MİLLİYETÇİLİK YORUMU
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Slogandan beslenen değil, işte böyle çınarların gölgesinde tekamül etmiş, kendi öz kültürümüz ve medeniyetimizden beslenen bir milliyetçilik anlayışını benimsiyoruz" dedi.
Erdoğan, Ahmet Kabaklı'nın ölümünün 10. yıl dönümü anma programları çerçevesinde restorasyonu tamamlanan Türk Edebiyatı Vakfı ve Edebiyat Kıraathanesi'nin açılış törenine katıldı.
Burada konuşan Erdoğan, bugün hep birlikte açılışını yaptıkları Türk Edebiyatı Vakfı hizmet binasının ve Edebiyat Kıraathanesi'nin hayırlı olmasını dileyerek, vakfın bu tarihi hizmet binasında yeni edebiyatçılar, yeni sanatçılar yetiştirmeye çok daha azimli şekilde devam edeceğine inandığını söyledi.
Erdoğan, bu anlamlı açılış töreniyle birlikte, bir büyük üstadı, mütefekkiri, bir gönül insanını, merhum Ahmet Kabaklı'yı da vefatının 10. yıl dönümünde rahmetle yad ettiğini belirterek, ''Allah, rahmetini, merhametini esirgemesin, mekanı inşallah cennet olsun diyorum. Geride bıraktığı onca eserin, yetiştirdiği onca şair ve yazarın yanında, bize miras bıraktığı Türk Edebiyatı Vakfı ve Türk Edebiyatı Dergisi, Ahmet Kabaklı merhumun hatırasının yaşatılmasında eminim ki en güzel vasıtalar olacaktır'' diye konuştu.
ANSİKLOPEDİSİ YASTIK ALTI KİTABIMDI
Başbakan Erdoğan, imam hatip yıllarında ''Türk Edebiyatı Ansiklopedisi'nin edebiyatta yastık altı kitabı olduğunu, her an müracaat ettiği kaynağın bu kitap olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
''Eminim ki ismi edebiyatta Türkçe ile, mücadele ile fikirle her daim yan yana anılacaktır. Merhum hocamız bu toprakların kültürüne ve fikir hayatımıza çok önemli katkıları olan pek çok eser vermiş bir aydındır. O, aynı zamanda, Yunus Emre, Mevlana, Mehmet Akif, Necip Fazıl, Yahya Kemal, Fuzuli, Erzurumlu İbrahim Hakkı gibi gönül dünyamızın önemli isimlerini yeni nesillere tanıtmak için yoğun çaba sarf etmiş bir öğretmendir.
Tek başına yazdığı 5 ciltlik Türk Edebiyatı ansiklopedisi bile, milli kültürümüze yaptığı en büyük hizmetlerden biridir. Tarihte ve kültürde devamlılık fikri üzerine kurduğu milliyetçilik anlayışı adeta bir neslin meşalesi olmuştur. Kuru milliyetçiliğe, haşa, kafatası milliyetçiliğine, slogan milliyetçiliğine asla prim vermemiş, muhteşem bir tarihi, muhteşem bir geleceğe tahvil etmenin mücadelesi içinde olmuştur.''
VAKIF ESERLERİNİ AYAĞA KALDIRDIK
Türkiye içinde vakıf eserlerini ayağa kaldırdıklarını, soydaşlarımız ve akraba topluluklarla daha yoğun iletişim kurduklarını ifade eden Erdoğan, ''Türkiye'nin yardım elini, Türkiye'nin barış çağrılarını, Türkçe'nin güzelliğini 5 kıtaya ulaştırmak için gece gündüz mesai sarf ediyoruz. Türkiye artık alan el olmaktan çıktı, veren el durumuna geldi'' dedi.
Başbakan Erdoğan, ''Zira biz, milliyetçiliği, millete, ülkeye hizmet olarak görüyor, böyle değerlendiriyoruz. Slogandan beslenen değil, işte böyle çınarların gölgesinde tekamül etmiş, kendi öz kültürümüz ve medeniyetimizden beslenen bir milliyetçilik anlayışını benimsiyoruz. Birliğe, beraberliğe, kardeşliğe, paylaşmaya karşı çıkan, hem kendi ülkesi içinde, hem bölgesel ve küresel ölçekte, dayanışmayı dışlayan bir anlayışın karşısında en önce Ahmet Kabaklı hocamızın aziz ruhunun muazzeb olacağını (eziyet çekeceğini) biliyor ve hissediyoruz'' dedi.
ÇINARLARA VEFA BORCU
''Bizlere düşen, bu büyük insanlara, bu çınarlara vefa borcunu yerine getirmektir. Bizlere düşen, gönül coğrafyamızı şekillendiren tüm gönül insanlarına mahcup olmayacak şekilde yaşamak, o şekilde hizmet etmektir'' diyen Erdoğan, ''inşallah, nefes alıp verdiğimiz sürece de bu minval üzere ilerlemeye devam edeceklerini'' ifade etti.
PİSLİKLERİNİZİ TEMİZLİYORUZ
Başbakan Erdoğan, göreve gelmeden önce Ziraat Bankasının çiftçiye yüzde 59 faizle kredi verdiğini, kendilerinin bunu yüzde 5'e indirdiklerini hatırlatarak, esnaf ve sanatkara ise yüzde 46 faizle verilen kredi oranını yüzde 5'e indirdiklerini, yüzde 5'ini de kendilerinin karşıladığını kaydetti.
Bütün bunlar bu şekilde ortadayken muhalefetin ikide bir ortaya çıkıp ''Faiz zulmü bu dönemde var'' demesinin manidar olduğunu ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''İnsaf edin. Yüzde 59 faizle Ziraat Bankası kredi veriyordu, şimdi yüzde 5. Devletin borçlanma faizi bizden önce yüzde 64 idi, şimdi devlet yüzde 7 ile borçlanıyor. Fark bu. Ah benim Ordulu kardeşim, biz geldik Merkez Bankasının döviz rezervi 27 milyar dolardı. Hani milliyetçiler diyor ya 'biz şöyle milliyetçiyiz, böyle milliyetçiyiz'. Şu anda Merkez Bankasının döviz rezervi altınlar hariç 82 milyar dolar. 27 milyar dolar nere, 82 milyar dolar nere, nereden nereye gelmiş. Aynı şekilde IMF. Hani diyorlar ya artık gidiyoruz şöyle böyle. Gittiniz bizden önce 30 milyar dolar borç aldınız. Bize 23.3 milyar dolar borçla devrettiler IMF'yi. Şimdi IMF'ye borç 5.7 milyar dolar. Nereden nereye. Onlar borçlandı biz ödüyoruz. Soruyorum sizlere, şimdi çıkmış birileri ana muhalefeti, yavru muhalefeti şunu söylüyor, 'gelince şöyle soracağız, böyle soruşturacağız' yani sizin pisliklerinizi temizliyoruz be pisliklerinizi, onları temizliyoruz. 230 milyar dolar milli geliri olan bir Türkiye şu anda 730 milyar dolar milli geliri olan bir Türkiye. Bu yolsuzluklar olsaydı sizin pislikleriniz temizlenebilir miydi? O borçlar verilebilir miydi? Merkez Bankası bu noktaya gelebilir miydi? 6 bin 100 kilometre duble yol varken kalkıp da 13 bin 600 kilometre duble yol yapılabilir miydi? 79 senede 6 bin 100 kilometre duble yol, 7 senede 13 bin 600 kilometre duble yol. Sevgili kardeşlerim, durum ortada. Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Biz yatırımlarla konuşuyoruz, olay budur. Fazla lafa gerek yok.''
Başbakan Erdoğan, ''Unutmayın, 12 Haziran yeni bir milat olacaktır. İnşallah Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümü için 2023'ün miladı 12 Haziran'dır'' dedi.
TÜRKÜLÜ KIRAATHANE SOHBETİ
Erdoğan'a konuşmasının ardından Ahmet Kabaklı'nın kardeşi Ömer Kabaklı tarafından şükran şilti sunuldu. Başbakan Erdoğan, daha sonra protokolde yer alan diğer katılımcılarla birlikte hayırlı olsun diyerek vakfın restore edilen hizmet binasını açtı.
Erdoğan, daha sonra Edebiyat Kıraathanesi bölümüne geçti. Burada türkücü Esat Kabaklı ''Kırmızı Gül Goncası'' ve ''Er Meydanı'' türkülerini seslendirdi. Erdoğan Kabaklı'dan ''Sarı Gelin'' türküsünü isteyince, Kabaklı bu türküyü de seslendirdi.
Kıraathanedeki sohbete, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, eski bakanlardan Ali Coşkun, Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir'in de aralarında bulunduğu davetliler katıldı. Katılımcıların Esat Kabaklı'nın seslendirdiği türkülere tempo tutarak eşlik ettikleri görüldü.
ERDOĞAN NİKAH ŞAHİTLİĞİ YAPTI
Öte yandan Erdoğan, Merve Işıldar ve Murat Yüksekdağ'ın düğün törenine katılarak nikah şahitliği yaptı.
Başbakan Erdoğan, WOW İstanbul Otel'deki düğün törenine eşi Emine Erdoğan ile geldi. Düğün töreninde, iş adamı Sedat Işıldar'ın kızı Merve Işıldar ile iş adamı Kuddusi Yüksekdağ'ın oğlu Murat Yüksekdağ'ın nikahını İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş kıydı.
Başbakan Erdoğan ile AK Parti İstanbul Milletvekili Abdülkadir Aksu, eski Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan ve kapatılan Refah Partisi milletvekili İbrahim Halil Çelik de gelin ile damadın şahitliğini yaptı.
|
|
|
|
|
|
|
FACEBOOK YORUM |
Yorumlarınızı
Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın... |
|
|
|
|
|
|
|
YORUMLAR |
Onay bekleyen yorum yok. |
|
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din,
ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük
harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
|