Lefkoşa Kaza Mahkemesi Kıdemli Yargıcı Bertan Özerdağ huzurunda görülen davada, davacı taraf adına Mustafa Asena, davalı taraf adına ise Fevzi Hansel mahkemeye hitaplarını yaptılar. Lefkoşa Kaza Mahkemesi Kıdemli Yargıcı Bertan Özerdağ hitapların tamamlanmasının ardından davanın karar için süresiz ertelendiğini açıkladı.
Tahsin Ertuğruloğlu’nun da hazır olduğu oturumda iddialarını ortaya koyan Avukat Mustafa Asena, UBP tüzüğünün 5. maddesinin üyeliğe başvuru ve üyeliğe kabulü, 7. maddenin 1. fıkrasının ise UBP üyeliğine kabul edilen kişinin üyeliğine nasıl son verileceğini düzenlediğini söyledi.
Davacının müracaatla üyeliğe kabul edilmiş biri değil, kamu görevinde olduğu sırada aday olup milletvekilli seçilmesinin ardından otomatik parti üyeliğine geçmiş bir kişi olduğunu belirten Asena, davalının hiç bir zaman üyeliğe başvurup kabul edilmesinin söz konusu olmadığını, o nedenle 7.1 maddesi altında üyeliğinin düşürülemeyeceğini savundu.
En önemli Anayasal hak olan söz hakkının dahi müvekkiline verilmediğini, bunun da ötesinde itham edildiği suçlarla ilgili yazılı tebligat da yapılmadığını kaydeden Asena, bu nedenle verilen kararda yetki gaspı, tüzüklere uymama ve hiçe sayma ile keyfi uygulamanın söz konusu olduğu görüşünü ortaya koydu.
Disiplin suçlarını öngören 79. maddeye göre verilecek cezaların uyarma, kınama, geçici ve sürekli üyelikten çıkarmayı öngördüğünü; geçici üyelikten çıkarma cezasını gerektiren suçun ise “Parti kararı olmadan bağımsız aday olma ve diğer parti lehine aleni çalışma” olarak tarif edildiğin anlatan Asena, “Bu maddeye göre bağımsız aday olanlar partiden atılamazlar, geçici olarak çıkartılabilirler. Biz başka partiden aday olmadı, bunun böyle yorumlanması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
78. maddenin 1. fıkrasının ise milletvekillerinin üyelikten atılmasını öngördüğünü kaydeden Asena, bunu yapacak yetkili kurulun da Parti Meclisi değil, Meclis Grup Yönetim Kurulu olması gerektiğini söyledi.
Asena, tebligatın hukukun esasını teşkil ettiğini, bu görevini yerine getirmeyen UBP yetkililerinin “Meclis’e bildirdik, gazeteye verdik” gerekçelerinin arkasına saklandıklarını, bunun hukuki açıdan bir ciddiyetsizlik olduğunu savundu.
“Hukukta tabligat esastır. Bir karar alırsan o karar bana tebliğ edilene kadar beni bağlamaz, seni bağlar” diyen Asena, UBP Parti Meclisi’nin aldığı bir kararın Meclis’te okunmasının hatalı olduğunu, bunun herhangi yetkiye dayanmadığını kaydederek “Bunu dahi tebliğ sayıyorlar. Bu falsodur. Bize göre hala daha tebliğ edilmediği için geçerli de değildir. Yapılan uygulama davacıyı bağlamaz” dedi.
Asena, “Bu hareket davacıyı mağdur etmek, seçimlerde başarısız kılmak, rencide etmek, toplum önünde küçük düşürtmek için yapılan bir hareketti. Müvekkilim bundan mağdur olmuş, zarar görmüştür. Bu kararla sıfırlanmaya çalışılan kişi bu ülkede uzun süre Dışişleri Bakanlığı görevini yapmış, UBP’nin parti başkanlığına kadar yükselmiş, dünya çapında tanınan sevgi ve saygı gören bir kişidir. Bunun da dikkate alınmasını istirham ederim” diyerek sözlerini tamamladı.
FEVZİ HANSEL
UBP Avukatı Fevzi Hansel ise hitabının başında UBP tüzüğünün üye sorumluluklarını düzenleyen 10. maddesine dikkat çekerek, ister kaydedilerek, isterse otomatik üye olsun her üyenin 10. maddeye göre hareket etmek durumunda olduğunu söyledi.
Davacının üye sorumlulukları çerçevesinde hareket etmeyerek bağımsız aday olduğunu kaydeden Hansel, bir üyenin parti içerisinde her türlü fikrini ortaya koyabileceğini ancak çıkan karara saygılı olması gerektiğini anlatarak, eğer çıkan kararı beğenmiyorsa o zaman istifa edip gitmesi gerektiğini söyledi.
“Davacının tutum ve davranışları bu davaya çare üretme hakkını kendiliğinden alıyor” diyen Hansel, bir partinin üyesinin azalması durumunda bunu Meclis’e bildirmek sorumluluğu bulunduğuna da dikkati çekerek UBP’nin bunu yaptığını kaydetti.
Burada yapılanın partiden ihraç değil, bağımsız aday olması nedeniyle adaylığının düşürülmesi olduğuna işaret eden Hansel, davacının parti içinde mücadele etmek yerine ne yaptığını adım adım kamuoyu ve basınla paylaştığını belirtti.
“Bağımsız aday iseniz bir partiyle ilgili olamazsınız. Bağımsız aday olduktan sonra ‘ben bu partiliyim’ diyemezsiniz. Davacının muhalefeti iradeye yansımadı ve UBP’den tek aday çıktı. Bağımsız aday olmakla fiilen kendisi UBP ile bağlarını koparmıştır. Davacının bütün hareketleri istifa ve üyeliğinin sonlandırılmasıyla eşdeğerdi” diyen Hansel, tebligatın yapılmamasının neticeyi değiştiren bir durum olmadığı görüşünü ortaya koydu.
Davacı aday olmasaydı UBP adayı Derviş Eroğlu’nun çok daha büyük bir farkla seçimi kazanabileceğini belirten Hansel, “Bu davada davacı mıdır mutazarrur olan, davalı mıdır? Bize göre davalının da zararı vardır ve daha fazladır” diyerek sözlerini tamamladı.
Lefkoşa Kaza Mahkemesi Kıdemli Yargıcı Bertan Özerdağ, hitapların tamamlanmasının ardından davanın karar için süresiz ertelendiğini açıklayarak, duruşmaya son verdi.