Galatasaray Adası'nda yapılan toplantıya Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar başkanlık yaparken, toplantıda Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal'ın yanı sıra Yönetim Kurulu Üyeleri Refik Arkan, Adnan Öztürk, Aka Gündüz Özdemir, Adnan Nas, Semih Haznedaroğlu, Sedat Doğan, Ahmet Ocaklı, Abdurrahim Albayrak, Mehmet Cibara ve Necati Demirkol hazır bulundu.
Riva arazisi için kurulan komitenin sonuç raporunu Divan Kuruluna ulaştırdığını ifade eden Aktar, 8 Temmuz 2011'de raporun Yönetim Kuruluna iletildiği belirtti. Sporda şiddet yasası ile ilgili bir gündem oluştuğunu bildiren Aktar, bu konu hakkında bir bilgilendirme yapacaklarını üyelere duyurdu. Divan Başkanı İrfan Aktar son olarak Galatasaray Adası'nın durumu ile ilgili olarak üyelere bilgi verdi.
Divan Başkanı Aktar'ın yaptığı açıklamaların ardından gündeme geçildi. Divan Başkanlığı'na gelen evrakların okunmasının ardından, Divan Başkanlığı'na bir dahaki Divan Toplantısının Ağustos ayı yerine Eylül ayında yapılması hususunda yapılan öneri oy çokluğu ile kabul edildi. Buna göre İrfan Aktar, bir dahaki Divan Toplantısının 14 Eylül 2011 tarihinde yapılacağını açıkladı.
Toplantının sonraki bölümünde ise Türkiye Şampiyonu olan A2 Futbol takımı ve Türkiye Şampiyonu olan Sutopu takımına Divan Başarı Beratı verildi. A2 Futbol takımı idari-teknik kadrosu ile sporcuları beratlarını Divan Başkanı İrfan Aktar, Divan Üyeleri Turgan Ece ve Bülent Eken'den aldı. Sutopu takımı idarecileri ve sporcularına başarı beratlarını ise Divan Başkanı İrfan Aktar ve Yönetim Kurulu üyesi Semih Haznedaroğlu verdi.
ADNAN ÖZTÜRK: TFF HERKESE EŞİT MESAFEDE, ADALETLİ VE ŞEFFAF OLMALI
Başarı beratlarının verilmesinin ardından Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, Yönetim Kurulunun ilk 2 aylık çalışmaları hakkında üyelere bilgi sundu. Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk konuşmasının ilk bölümünde son günlerde gündemi meşgul eden konular hakkında açıklamalarda bulunurken, "Üzülerek te olsa, bugünkü Divan Kurulumuz toplantısının gündemine, Türk futbolunda yaşanan ve ardı arkası kesilmek bilmeyen şike skandalı ile ilgili olarak kulübümüz yönetiminin tavrını net bir şekilde açıklayarak başlamak istiyorum.
Türkiye Futbol Federasyon başkan ve yönetim kurulu seçimlerinden önce ilişkili herkese tek bir mesaj verdik. Herkese eşit mesafede, adaletli, şeffaf ve Türkiye gibi futbolun yükselen değeri olduğu ülkemizde, ileriye dönük yatırım projelerine vakıf ve bunları gerçekleştirme potansiyeli olan bir oluşumu destekleriz. Aday olan Sayın Mehmet Ali Aydınlar ve ekibine de, hiç bir politik pazarlık yapmadan destek verdik. Federasyonun yeni yönetiminin önüne, 14 Nisan da yürürlüğe giren yeni spor yasası çerçevesinde, Türk spor tarihinin en önemli dosyası gelmek durumunda kaldı" dedi.
"TFF BAŞTA OLMAK ÜZERE, HİÇ BİR KULÜP VE ŞAHISLA PROBLEMİMİZ YOKTUR"
Sporda Şiddet ve düzensizliği Önleme yasasında kendilerinin de büyük payları olduğunu hatırlatan Öztürk, "Hazırlanışında camia olarak katkılarımız olan bu yasa, Türk sporunun hak ettiği yere gelmesi için en önemli mihenk taşıdır. Gayet net ve detaylı bir şekilde hazırlanan yasanın hayata geçirilmesi için tarihin en önemli dosyasının gündeme gelmesi, kararlılık ve dirayetin sınanması için en iyi fırsattır. Yönetim olarak, Galatasaray'ımıza yakışan bir şekilde duruş sergilediğimiz bu kaotik ortamda, pazartesi akşamı Federasyonun sergilediği tavır ile ilgili olarak bizzat Sayın Başkan Ünal Aysal'ın ağzından dün bir açıklama yapmak durumunda kaldık. Bu açıklamayı müteakip TFF yönetimi, kulübümüz ve başkanımızı fırsatçılıkla suçlayan bir açıklama yapmıştır. TFF'nin kulüpler birliği ile konunun müzakere edildiği toplantıda, kulübümüz 2. Başkanı Sayın Ali Dürüst çok net bir tavır ortaya koymuştur.
"Federasyonun atacağı adımların arkasındayız." Ancak toplantıyı müteakip TFF, bizzat başkanı tarafından yaptığı açıklamayla, adım atmayacağını ve hukuki süreci bekleyeceklerini belirtmiştir. Açıkça anlaşılması açısından bir kez daha tekrar ve teyit ediyorum. Ligler başlamadan, TFF gereğini yapacak, adımları süratle atacak, tüm takımların pırıl pırıl ve şaibesiz bir yarış içerisine gireceği ortamı yaratmak için, istediği ve ihtiyacı olan belgeleri elde etmekte dahil, tüm yetkilere sahip özerk bir kuruluştur. Galatasaray olarak, TFF başta olmak üzere, hiç bir kulüp ve şahısla problemimiz yoktur. Dileğimiz kimsenin zarar görmemesidir. Ancak adım atmamak ve gereğini yapmamak Başkanımızın yaptığı açıklamadan da anlaşılacağı üzere kamuoyu vicdanı tarafından kabul edilemez" ifadelerini kullandı.
Türk spor hukuku enstitüsünün dün akşam yaptığı basın açıklamasından bir bölüm okuyan Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Adli mercilerin TFF' ye iletmeleri gereken deliller olup iddianame değildir.
TFF' nun delillere ulaşma talebi, bir lütuf değil, Anayasa nın 59. maddesi ile sahip olduğu yargılama yetkisinin engellenmemesi, geciktirilmemesidir. Bu bakımdan TFF'yı hakkını elde etmek için gerekli resmi girişimlerde bulunmaya davet ediyoruz. Değerli Galatasaray'lılar, biz 530 yıldır varız. Bizim için adalet ve hakkaniyet olgusu, yıpratılamayacak, esnetilemeyecek ve en önemlisi göz ardı edilemeyecek olguların başında gelir. Adalet forma giymez, gözü bağlıdır, forma rengi seçemez. Dürüstçe dökülen terlerin sahipleri, fair -play ile oynayan ve fair -play ile izleyen ve sevenlerin duyguları suistimal edilemez. Galatasaray camiası olarak, bu söylediğimiz çerçevede gereğinin yapılmasını beklemek ve talep etmek en doğal hakkımızdır. Bunun aksi düşünülemez. Galatasaray olarak bizim aradığımız, istediğimiz güven şaibesiz, fair-play ruhu içinde yarışma güvenidir. Tüm spor kamu oyununda araması gereken budur."
Adnan Öztürk, Galatasaray'ın tüm takımlarının yeni sezon hazırlıklarını sürdürdüğü belirterek, "Tüm takımlarımız, başta futbol olmak üzere yeni sezon hazırlıklarını sürdürmektedirler. Biz de yönetim olarak belirlenen stratejiler çerçevesinde gerekli transferlerimizi yapmaya gayret gösteriyoruz. Uzun yıllar sorunsuz bir şekilde kulübümüze hizmet edecek oyunculara öncelik verme gayretimiz, işlerin yavaş yürüdüğü izlenimini verse de, endişe edilmemesi gerektiğini düşünüyor ve talep ediyoruz. Sevgili Fatih Terim hocamız ile de mutabık kalarak, bu sezondan itibaren altyapımıza çok ciddi bir kaynak ayırarak, 10 yıllık bir strateji planı çerçevesinde çalışmalarımıza başladık. Florya'da bulunan altyapı binamızı yenileyerek büyütme inşaatına başladık. Tüm Türkiye çapında yerleştirilecek sistemle kendi yıldızlarımızı kendimiz yaratma yolunda önemli bir adım atacağız" şeklinde konuştu.
Üyelere tesislerin son durumu hakkında da bilgi veren Adnan Öztürk şunları söyledi: "Florya tesislerimizin İstanbul'un merkezi ilçelerinden bir tanesine taşınması için gerekli arazi tahsis çalışmalarımız süratle ilerlemektedir. Bugün burada fazla detay vermek durumunda olmasak ta bu sene içerisinde bu çalışmalarımızın tamamlanacağını rahatlıkla söyleyebilirim"
ÖZTÜRK'TEN TÜRK TELEKOM ARENA AÇIKLAMASI
Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, konuşmasının sonraki bölümünde Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena hakkında geniş açıklamalarda bulundu: "Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena Galatasaray'ın dönüşüm ve gelişim sürecinin en önemli kilometre taşıdır. Oldukça uzun ve karışık zamanlar sonrası stadımızı Gençlik Spor Genel Müdürlüğünden teslim alma veya diğer bir deyişle nihai kabul aşamasına geldik. Hatta bu toplantıdan sonra şu anda stadımıza gelmiş yetkililer ile iki gün sürecek toplantımıza başlayacağız. Uzun süreceğini tahmin ettiğim bu görüşmelerdeki stratejimizi müsaadenizle kurul üyelerimiz ve camiamızla paylaşmak istiyorum. Bildiğiniz üzere Ali Sami Yen stat arazimizi ve Seyrantepe arazisinin üst kullanım hakkını vermek kaydı ile TOKI tarafından GSGM vasıtası ile bu stadın yapımı konusunda anlaşmıştık. 28.08.2006 tarihli protokolde başta rahmetli Özhan Canaydın Başkan'ımız, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sn Mehmet Ali Şahin, Maliye Bakanı Sn Kemal Unakıtan, TOKI
Başkanı Sn Erdoğan Bayraktar ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sn Kadir Topbaş'ın imzaları ile iki konu çok net bir şekilde yer almıştır. Kulüp lehine 49 yıl süre ile irtifak hakkı ve bedelsiz tahsis. Protokolün bu şekilde yapılabilirlik olurunu TOKI , 21.08.2006 da Sn Başbakan'dan almıştır ve bu protokolü öyle imzalamıştır. Yine 20 Nisan 2007 tarihinde GSGM ile Kulübümüz arasında imzalanan ve Başbakan Yardımcısı Sn Mehmet Ali Şahin'in de imzaladığı ek bir protokol mevcuttur ve diğer protokole
şartsız aynı şekilde refere etmiştir. Ancak 3 Mayıs 2011 tarihine geldiğimiz zaman kulübümüz ve GSGM arasında imzalanan ve Devlet Bakanı Sn Faruk Nafiz Özak'ın da oluru olan protokolde daha önceki protokollerle tenakusa düşen maddelere rastladık. Örnek batı tribününden 3 adet loca, 300 protokol koltuğu ile 2 ek VIP loca, 100 araçlık park, iç dış reklamlardan elde edilen gelirin %10 u, ve tabii bütün bunlara ek olarak ta yıllık 1.500.000 TL kira.En önemlisi de ilk protokolde var olan irtifa hakkının bu
protokolde intifa hakkına çevrilmiş olması. Bu stadın yapımında emeği geçen herkese içten bir kez daha teşekkür ederim. Başkanımız Özhan Canaydın'ı rahmetle bir kez daha anarım. İnşaatta hayatını kaybeden işçi kardeşlerimin ailelerine bir kez daha başsağlığı dilerim. Bu tesisin yapılması için Galatasaray'ın verdiklerinin gayet farkındayız. Stadın içinin eksikleri, çevresindeki yolların durumu, Galatasaray yetkililerince tespit edilmiş, acil olanları kendi kasamızdan yapılmaya başlanmıştır. Bugün ve yarın beraber mesai harcayacağımız GSGM yetkilisi arkadaşlarımızla imzalanacak dokümanlar da bu eksiklikler ile ilgili her nokta hukukçularımız ile beraber rezerv olarak yansıtılacaktır. Nihai talebimiz ve hedefimiz ilk imzalanan protokole , tarafların sahip çıkıp saygı duymasını sağlamaktır. Aksi durum Galatasaray tarafından kabul edilemez. Amacımız kimse ile kavga etmek değildir, çözüm üretmektir ancak öncelikle görevimiz kulübümüzün haklarını savunmaktır. Bu arada bildiğiniz üzere, stadımız da bir konser deneyimi yaşadık. Profesyonellerimiz ve stat komitemizin ortak kararı , alınan tüm önlemlere rağmen, sahada oluşan hasarı, ki gidermek en az bir ay sürüyor, gördükten sonra bir daha bu çeşit aktivitelere mümkün olduğunca müsaade edilmemesidir. Bilgi için söylemekte fayda var, geçen akşamki konserin kulübümüze getirisi brüt 175.000 USD dır. Stadımızda bu sezondan itibaren, devlete ait MOBESE AS ile anlaşma yaparak, güvenlik kameraları, elektronik sistemlerimizi ihale ederek, yüz tanıma sistemi dahil Avrupa'nın en modern elektronik güvenlik sistemini kurmaktayız. Bunun yanı sıra ek olarak 56 yeni loca inşaatına başlamış bulunuyoruz. Bu localardan senelik 4 milyon USD ek gelirimiz olacaktır. Tribünlerde, sadece ailelerin çocukları ile maç izleyebileceği özel bir bölüm oluşturduk. Statta, yeni spor yasası çerçevesinde, mecburi olan elektronik bilete geçilmeden, şimdiden, tüm bilet satış sistemimizi ücretsiz bilet olmaması üzerine kurduk. Diğer yandan stadın dış mahallinde GS Store a hizmet vermek üzere 1700 m2 kapalı alana sahip mağazanın, sponsorlar desteği ile, inşaatına bu ay içerisinde başlanacaktır. Aynı zamanda divan kurulu dahil toplantılarımızı da yapabileceğimiz 1200 m2 alan çok amaçlı toplantı salonu olarak inşasına yine bu ay sonu başlanacaktır. Avrupa'nın en önemli statlarında olduğu şekilde, stadımızda 2000 m2 üzerine kurulu müze kurulumu da müze sorumlumuz sevgili Candan Erçetin'in katkılarıyla başlamıştır. Mecidiyeköy'deki merkez binamızı da bu ay sonu ile tamamı ile stadımTOKıza ta21.şımış olacağız.
Tesisler hakkında da bilgi veren Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, "Kalamış tesislerimizde yapılmakta olan inşaatın kaba kısmını süratle tamamlayarak yaz aylarında inşaatı durdurmaya karar verdik. Üyelerimizin rahatlığı açısından , aldığımız bu karar çerçevesinde , 1 Ekim'de inşaatı yeniden başlatarak 2012 sezonuna yetiştirmek durumundayız. Ancak bu dönem içerisinde üyelerimiz ücretsiz olarak yeni anlaşmasını yapıp voleybolcularımıza tahsis ettiğimiz Pamukspor tesislerinden faydalanabileceklerdir. 9 temmuz Cumartesi günü yaptığımız genel kurula tatil dönemi olmasına rağmen katılan üyelerimize teşekkür ederiz. Toplantıya katılan üyelerimizin , eleştiri ve görüşlerini dikkatle dinledik ve not aldık. Kulüp tarihinin mali anlamda belki de en geniş yetkisinin bize verilmesi bizleri gururlandırmıştır. Teşekkür ederiz. Bu yetkilerin verilmesi bizlerin sorumluluğunu çok hassas bir şekilde yerine getirmemizi gerektirmektedir. Sürekli bahsettiğimiz kurumsallığın ilk gereği de budur. 23 Haziran tarihli yönetim kurulu toplantımızda alınan bir kararı ile şirketlerimizin genel müdürleri, kulübümüzün genel sekreteri dahil 4 yönetim kurulu üyesinden oluşan bir bütçe ve optimizasyon komitesi kurulmuştur. Bu komitenin görevi kulüp ve şirketler bütçe ve hedeflerini incelemek, özellikle harcama kalemlerimizde ciddi tasarruflar yapmak ve en önemlisi de 6 yıllık projeksiyonlar hazırlayarak yol haritamızı belirlemektir. Genel kurulda yapılan eleştirilerin merkezinde olan bu çalışmalar başlatılmıştır. Dünyanın beş büyük bağımsız denetim firmasından birisi olan Ernst and Young, kulüp ve şirketlerimiz hesaplarını uluslararası normlara uygun olarak inceleyip raporunu hazırlamıştır. Bu firmayı seçerken dikkat ettiğimiz kriter ise, dünyanın ilk beşinden birisinin olması yanı sıra yönetim kurulumuz üyelerinden hiç birisinin şirketlerine hizmet vermiyor olmasıdır. Bu raporlardaki rakamlardan ve resimden hareketle, Sayın Başkan'ında angajmanı olarak, hazırlanan bütçeler ve kulübümüzün her kuruşunun nereye harcanacağı, aldığımız yetkileri ne şekilde nerelere kullanacağımızı ve 3 sene sonunda varmak istediğimiz hedefleri net anlaşılır şekilde açıklayan çalışmayı her üyemize en geç 2 ay içerisinde Başkan ve yönetim kurulunun imzası ile ulaştıracağız. Bu döküman, bizim yol haritamız ve sözümüz olacak. Aynı şekilde Divan Başkanlığımız tarafından kurulan Riva komisyonunun fikirleri görüşleri titizlikle dikkate alınarak gerekli çalışmalar yapılacaktır. Genel kurul günü o günde kaldı. sorular soruldu, cevaplar verildi, notlar alındı. Ancak bir konu var ki , özellikle o günden bugüne ne yazık ki sarkmak durumunda kaldı. Bir üyemizin yaptığı konuşmaya cevap olarak olmasa da, hatırlatılmasında fayda olduğu için bugüne taşıdım. Başkan adayı olduğum seçimde, genel kurul günü, kürsüden üyelerimize yaptığım konuşmada, seçime üç prensip ile hazırlandığımızı söylemiştim. Etos (ahlak) patos (yürek) logos (zeka). Bugünde, sonuna kadar buna inanıyor ve böyle yaşıyoruz. Galatasaray Spor Kulübü 106 yıldır böyle yaşıyor. Galatasaraylılar da, Galatasaray başkanını, yürekli , zeki ve ahlaklı olduğu için seçer. Sayın başkan Ünal Aysal da serveti için değil, bunun için, 60 yıldır böyle Galatasaraylı olduğu için seçilmiştir" diye konuştu.
_1600x1067R9654.jpg)
Arkadaşına Gönder
Yazdır
Önceki sayfa
Sayfa başına git
.jpg)
_1600x1067R9654k1.jpg){kind=small}
k1.jpg)
k1.jpg){kind=small}
