Düzenlenen toplantıda konuşan Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, geçen yıl KKTC vatandaşlığı için başvuran İtalyan Senatör Paolo Amato’nun Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararla KKTC vatandaşı olduğunu açıkladı.
Bir süre önce KKTC’ye Roma’da temsilcilik açmasından sonra KKTC vatandaşlığına geçen İtalyan Senatör Paolo Amato’nun dünya kamuoyuna mesaj verdiğini ifade eden Özgürgün, gerek İtalya gerekse Senatör Amato’nun Kıbrıs Türk halkının haklarını savunacağına inancının tam olduğunu kaydetti.
Adadaki gerçekleri gözardı ederek Güney Kıbrıs’ı tek başına AB’a üye aldıktan sonra, ona mensup bir ülke senatörünün bu konuda bir çağrı niteliği taşıyan bu hareketinin önemini vurgulayan Özgürgün, Senatör Amato’ya KKTC pasaport ile kimliğini takdim etmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
AMATO “BU ŞEREFE LAYIK OLMAYA ÇALIŞACAĞIM”
İtalyan Senatör Paolo Amato da, KKTC vatandaşlığına kabul edilmekten onur duyduğunu belirterek, “Bana bahşedilen bu şerefe daima layık olmaya çalışacağım” dedi.
Geçmişte büyük acılar çeken bir topluma duyduğu yakınlığa tanıklık edecek en iyi yolun ona dahil olmak ve ideal bir bağ temelinde onun aktif bir üyesi olmaktan geçtiğini ifade eden Amato, Kuzey Kıbrıs’ı 2’inci vatan olarak seçmesinin kendi etik ve kültürel inancından kaynaklandığını söyledi.
Amato, özetle “İtalyan ve Kıbrıs Türkü olarak KKTC’nin hak ve değerlerini azami kararlılıkla savunmak için çaba göstereceğim ve Kıbrıs sorununa İtalyan ve AB’nin dikkatini çekmeye çalışacağım. Bunu AB’den bir ülke ve Brüksel’deki bir takım bürokratlar tarafından Kıbrıs Türk toprakları etrafına serpilen o sessizlik perdesini kaldırmak yoluyla yapacağım. Bu sessizlik komplosu, bu medyatik izolasyon aslında ekonomik izolasyondan daha tehlikelidir, çünkü gerçekte var olan üstelik bugün AB bünyesinde açık bir yara olan Lizbon anlaşmasının prensip ve insan haklarına yönelik bir cürüm teşkil eden Kıbrıs sorununu savmaya, örtbas etmeye yöneliktir.” Dedi.
Amato, Kıbrıs sorununu İtalya ile Türkiye arasında ilişkileri belirleyen gündemin kilidi olarak gördüğünü ifade etti.“Kıbrıs sorununun bir uluslararası politika sorunu olduğunu, sadece Avrupa’nın bir bölgesini değil daha özgür, adil ve sorumluluk sahibi olmayı isteyen tüm devletleri ilgilendiren bir sorun olarak addedilmesi ve bu yönde bir muamele görmesi gerektiğini düşünüyorum” diyen Senatör Amato, her kriz veya açık sorunun kendi içinde beklenmedik bir tarihi fırsat gizleyebileceğini, KKTC hükümetinin de bu fırsatları ihtiyatlı bir bilgelikle değerlendirmek suretiyle Kuzey Kıbrıs halkı için güven ve selamet garantisi olacağını vurguladı.
“Tıpkı İtalyan olmakla övündüğüm gibi Kıbrıs Türkü olmakla da övünüyorum” diyen İtalyan Senatör Paolo Amato, Kıbrıs Türk vatandaşlığını KKTC ilanının yıldönümünde almasının kendini çok duygulandırması yanında bir o kadar daha kıymetli kıldığını belirtti.