"RUM TARAFININ ZİHNİYETİ FEDERAL TEMELDE ANLAŞMA İLE HAKİMİYETİNİ KUZEYE YAYMAKTIR"
“Egemen eşitliğe dayalı, yan yana yaşayan iki devlet ve bu iki devletin iş birliği diyoruz” ifadelerini kullanan Tatar, yıllardır Kıbrıs sorununa ilişkin temaslar olduğunu, netice itibariyle Rum tarafının zihniyetinin değişmediğini belirterek, “Rum’un zihniyeti, federal bir temelde anlaşma ile hakimiyetini zaman içinde kuzeye yaymaktır” dedi.
"GUTERRES, KIBRISLI TÜRKLERE HAKSIZLIK YAPILDIĞINI İTİRAF ETTİ"
Bunun kimse tarafından iknar edilemeyeceğini kaydeden Tatar, “Rumların söylemlerine bakıldığında hep aynıdır. ‘AB içinde sınır da yok. Her türlü özgürlüğün olduğu AB içinde elbette zaman içinde kuzeye yayılacağız’ anlayışı vardır. Oynanan oyun bu. İyi niyetliydik, fedakarlık yaptık, özveri gösterdik. Annan Planı’nda ‘evet’ dedik. Onlar ‘hayır’ demelerine rağmen tek başına AB’ye girdi” diyerek, BM Genel Sekreteri Guterres ile yaptıkları görüşmede, o süreçte Kıbrıslı Türklere haksızlık yapıldığını itiraf ettiğini söyledi ve şöyle ekledi:
"BİZE KARŞI MAHÇUPLAR, BORÇLULAR"
“Kıbrıs’ta yönetim değişikliği olmuştur, yeni bir cumhurbaşkanı olmuştur, cumhurbaşkanı fikirlerini söyleyerek bu seçimi kazanmıştır. Demokrasiye inanıyorlarsa bu fikre saygı gösterilmesi gerekir. 50 yıldır federasyondan bir netice alınamadı. Federasyonu daha fazla zorlamanın anlamı var mı? Rum ne zenginliği ne yönetimi paylaşmak istemiyor. Bütün niyeti adanın kuzeyine yayılmak. 5+1’de görüşlerimizi söyleyeceğiz. Kıbrıslı Türklere yapılan haksızlıklar nedeniyle bize çok mahçuplar. Jane Holl Lute kaç defa adaya geldi gitti, Guterres ile görüştük. Bir anlaşmanın olabilmesi için iki tarafın anlaşması lazım. Artık dünya görüşülecek model ‘budur’ diyemez. Bize borçlular.”
"KKTC'NİN DEĞERİ ARTTI"
Bir anlaşma olmazsa KKTC’nin tanınma yoluna gideceğini kaydeden Tatar, “KKTC nereden nereye geldi. Ülkenin geldiği noktaya bakınca çok şeyler başardığımız görülüyor. Doğu Akdeniz eski Doğu Akdeniz değil, Kıbrıs eski Kıbrıs değil. KKTC’nin değeri artmıştır. Çok stratejik bir bölgedeyiz. Türkiye’de buraya farklı bakmaktadır. Arkamızda güçlü bir Türkiye var” diye konuştu.
"OYUNA GELMEYECEĞİZ"
“Oynanan oyun Kıbrıs Cumhuriyeti’ne yama olmamızdır, asla oyuna gelmeyeceğiz” ifadelerini kullanan Tatar, 5+1 gayri resmi konferansına “egemen eşitliğe dayalı, iki devletin yan yana yaşamasını, iş birliğini savunan bir pozisyonda” gideceklerinin altını çizdi.
"STATÜKO DEVAM EDERSE RUMLARIN DA KAYBI OLUR"
Bir anlaşma durumunda, enerji kaynaklarının paylaşımın çok daha rahat olacağını söyleyen Tatar, “Türkiye bu işin peşini bırakmaz. Rum bandıralı gemiler Türkiye limanına giremiyor. Rusya’dan, uzak doğudan gelen uçaklar adaya Yunanistan üzerinden dolanıp geliyor. Statüko böyle devam ederse Rumların da kaybı olur” ifadelerini kullandı.
"KKTC GÜÇLÜ BİR POZİSYONDA, KARTLARI İYİ OYNAMAK ZORUNDAYIZ"
KKTC’nin güçlü bir pozisyonda olduğunu vurgulayan Tatar, “Kartları iyi oynamak zorundayız” diyerek, “BM parametreleri var deseler de, yine bizi toplantıya davet ediyorlar, yarın İngiltere Dışişleri Bakanı gelecek. Benim ne söyleyeceğimi biliyor. Kendisine ‘Benim devletim var, egemenliği var, halkım özgür ve bağımsızdır’ diyeceğim” dedi.
Tatar, egemen eşitliğe dayalı, iki devletli modeli dünya gündemine taşımayı başardıklarını vurguladı.
"MARAŞ ŞİMDİDEN DESTİNASYON HALİNE GELDİ"
Maraş’ın şimdiden bir destinasyon haline geldiğini de söyleyen Tatar, “Pandemiye rağmen 100 binden fazla kişi Maraş’ı ziyaret etti. Türkiye’den veya diğer ülkelerden gelen turistler Maraş’ı ziyaret edecek. BM ve diğer yetkililere Maraş’ı insan haklarına uygun şekilde, BM kararlarına ters düşmeden açmak istediğimizi söyledik. Maraş şimdiden destinasyon haline gelmiştir. Turist gelecekse, mutlaka Maraş’a da uğrayacak. Şimdiden bir artı değerdir. Yeter ki turizm başlasın...” dedi.