Koop-Sen Başkanı Mehmet Ali Güröz burada yaptığı açıklamada, ülkede özelleştirme politikalarının acımasızca uygulanmaya devam ettiğini ve yönetenlerin “önce batır, sonra sat kurtul” sistemini benimsediklerini kaydetti.
Göröz, KTHY, DAÜ-DAK, Elektrik, Telefon ve ETİ’nin ardından şimdi sıranın Kooperatif’e geldiğini, Kooperatifin birçok işletmesinin geçmiş yıllarda tek tek kapatıldığını belirtti.
Kooperatif’te “batır ve sat” politikalarının inşaat malzemeleri bölümüyle başlayarak, ardından AYKO ayakkabı fabrikası ve torba fabrikasıyla devam ettiğini, son dönemde ise Gıda Bölümü’nün kapatıldığını söyleyen Güröz, “Artık yeter..! Köylünün, hayvancının, çiftçinin malı olan Kooperatif’in yok edilmesine sahiplerinin ve çalışanların müsaadesi yoktur” dedi.
Güröz, yönetmeyi beceremeyenlerin istifa etmeleri gerektiğini kaydederek, şöyle devam etti:
“Kavgamız geçim kavgası yanında Kıbrıs Türk kooperatifçiliğinin gelecek kavgasıdır. Kıbrıs Türk halkının öz kuruluşu olan Koop-Süt’ün satışını engellemek ve işletmeye derin bir nefes aldırmak için geçen yıl yapılan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde maaşların yüzde 23 oranında geri çekilmesine evet dedik. Ayrıca diğer iştiraklerin ve bankanın da rekabet edebilirliğini sağlamak amacıyla bankadaki maaşlardan yüzde 15, Koop-Yem ve Harup Fabrikasındaki maaşlardan yüzde 18, Koop Levazım maaşlarından ise yüzde 23 oranında indirime gidilmesine rıza gösterdik. Ancak yine zarar ettirildi. Demek ki maaşları geri çekme ile bu işyerleri kâra geçirilemez. İyi bir yönetim ve organizasyon ile bu sorunların üstesinden gelinebilir.
İlgilileri uyarıyoruz. Bu gün gerçekleştirilen bu uyarı grevinden gereken mesaj alınmaması halinde tepkimiz artarak devam edecektir.”
Güröz, Kooperatif Merkez Bankası ile iştiraklerinin ayrı ayrı kurumlar olduğunu, diğer tüm şubelerinin maaşlarının ödenmesine rağmen hukuk yoluna başvuran KOOP-SÜT’te buna misilleme olarak maaşların ödenmediğini de söyledi.
BIÇAKLI
Sendikal Platform adına konuşan TÜRK-SEN Başkanı Arslan Bıçaklı da, BRTK Müdürü Özer Kanlı’yı eleştirerek konuşmaya başladı ve BRT’nin tüm kesimlere eşit mesafede olması gerektiğini söyledi.
TC ile KKTC arasında uygulanan protokol uyarınca, “bütün birimlerin tek tek batırılarak sonra birer birer yandaşlara peşkeş çekileceğini” iddia eden Bıçaklı, KTHY, DAİ, Saray Otel’in ardından Telefon, Elektrik Kurumu, Kooperatif ve Ercan Havaalanı’nın bilerek ve isteyerek batırılacağını savundu.
Belediyede ve Kooperatif’e bağlı KOOP-SÜT’te maaşlarını alamayan çalışanlar bulunduğunu hatırlatan Bıçaklı, toplu sözleşmelerin ihlal edilmesinin suç olduğunu söyledi.
Bıçaklı, “Ya ekonomi havada uçar, ya da ekonomik sıkıntı var...Burada birileri yalan söylüyor...Bu ülke bizimdir, halkın ve çalışanındır… Hukuken bu ülkeyi yönetemediğiniz belli oldu ama yaptığınız transferlerle bu ülkeyi satmaya devam edemezsiniz...Beceremezseniz gidersiniz yeriniz yönetebilenler gelir” şeklinde konuştu.
Uyarı eyleminin dikkate alınması halinde süresiz eylemlere gidileceğini söyleyen Bıçaklı’nın sözleri birçok kez “birlik, mücadele, dayanışma” ve “hükümet istifa” sloganlarıyla kesildi.