Gökçebel, “Akademik takvimde ek sınav hakkı yoktur... Tüm uyarılarımıza karşın geçen yıl yapılanın aynısı yapılmıştır. Sendika yönetimimiz konuyu değerlendirmiştir. Öğretmenlerimiz, geçen yıl olduğu gibi bu sınavları yapmayacak, görev kabul etmeyecek, gelenek haline getirilen bu suça ortak olmayacaktır” dedi.
Tahir Gökçebel, bugün yayınladığı yazılı açıklamada, öğrencilerin başarılarına göre eğitim sisteminde yer almasına karşı olmadıklarını ancak Bakanlar Kurulu’nun bu kararının, birçok aksaklığın üstünü örtme gayreti taşıdığını savundu.
Başarısızlığa prim vermenin, çalışma motivasyonunu bitirdiğini ve öğretmenlerin titizlikle yaptığı değerlendirmelere saygısızlık anlamına geldiğini söyleyen Gökçebel, “Meslek lisesi yönlendirme sınavı yapılmış, yerleştirmeler bitmiş, okullara kayıtlar tamamlanmıştır. Bir yıldır çaba harcayan ve başarılarına göre yerleşen, kayıt yaptıran öğrencilere haksızlıktır” dedi.
Gökçebel, şöyle devam etti:
“Okul ve sınıf yerleştirmeleri tamamlanmış, buna göre öğretmen, muavin ihtiyacı belirlenmiş ve ihtiyaçlar giderilerek nakiller yapılmıştır. Sınav sonrası okullarımızı yeni bir kaos beklemektedir. Yapılan plansızlık, iş bilmezliktir”
Eğitimi yap-boz tahtasına dönüştüren bir anlayışın hakim olduğunu ileri süren Gökçebel, siyasetin eğitim üzerinde sürekli oynamasının, öğretmenin motivasyonunu bozan, öğrenciyi kendine güvenmeyen, ilgisiz, pasif yapan, veliyi usandıran, ekonomik olarak çökerten ana unsur olduğunu iddia etti.
Tahir Gökçebel, eğitimde atılan ve atılmayan adımların devlet okullarını, kamusal eğitimi ortadan kaldıracak bir duruma dönüştürdüğünü ileri sürerek, şöyle devam etti:
“Ülkemizi beceriksizce yöneten bakanlar kurulu, işi gücü yok gibi yıllarca düzgün çalışan Öğretmen yer değiştirme sistemini ansızın tatil döneminde değiştirmiştir. Okulların açılmasına birkaç gün kala sınıf geçme sınav tüzüğünü de aynı mantıkla değiştirmiştir. Öğretmen münhalleri yapılmamış, nakiller henüz açıklanmamıştır. Devlet okullarını sorunsuz açamayacaktır. Alınan son karar eğitimi daha da yozlaştırarak siyasi bir rüşvet olarak algılanmasını sağlayacak ve kaosu derinleştirecektir”