Kılıçdaroğlu, Ankara'dan İstanbul'a gelişinde, Atatürk Havalimanı'nda basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ''Başbakan Erdoğan, nükleer santral konusunda ısrarını sürdürüyor. Bu konuda kamuoyunda tepki oluşuyor. Ne söylemek istersiniz?'' sorusu üzerine, Kılıçdaroğlu, ''Sayın Başbakan, savcılıktan sonra nükleer uzmanlığına da soyundu'' ifadesini kullandı.
Kemal Kılıçdaroğlu, nükleer enerji konusunda Türkiye'deki uzmanların ve yetkin çevrelerin dinlenmesi ve dünyadaki gelişmelerin yakından izlenmesi gerektiğini ifade ederek, ''Bakın Çin, nükleer santralle ilgili bütün çalışmalarını durdurdu. Dolayısıyla bizim de bu konuya sağduyulu bakmamız lazım. Daha dikkatli olmamız lazım. Felaketleri görüyorsunuz. O felaketlerden ders çıkarmamız lazım'' diye konuştu.
''Nükleer santrale karşı mısınız?'' sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
''Nükleer santrale karşı değiliz. Nükleer teknolojiyi bilmeliyiz, nükleer teknolojiden yararlanmalıyız ama bunun koşulu, AKP'nin dayattığı koşullar gibi olmamalı. Nükleer santral yapıyoruz, ama ihalesiz. Hangi gerekçeyle ihalesiz? Bunları bilmeden bunları sorgulamadan gerçekleri bulamayız. Kim daha ucuza? Kim daha güvenli? Kaçıncı kuşak bu nükleer santraller? Bütün bunların bilinmesi ve tartışılması gerekirdi. Türkiye'de tartışılmadı, gidildi Rusya'da bir anlaşma imzalandı. O anlaşma parlamentodan geçirildi, yasa maddesi haline dönüştürüldü. Ve ondan sonra bize dayatılıyor, 'Biz bu nükleer santrali yapacağız' diye.
Nedir bunun güvenliği? Daha örneği yok bu yapılacak nükleer santralin. Dolayısıyla bu konuda yetkin çevrelerin, akademisyenlerin, uzmanların oturup tartışması lazım. Dünya bu konuda nereye gidiyor? Hangi gelişmeler var? Bütün bunlar tartışılmalı, kamuoyu tatmin edilmeli, gerekirse yapılmalı. Bizim bu konuda çok sayıda endişelerimiz var.''