Macaristan, ülke tarihinin en büyük çevre felaketiyle karşı karşıya. Bir alüminyum fabrikasının atık havuzundan sızan kızıl çamur Tuna nehrine ulaşmak üzere. Tuna'ya akan Raba ırmağını kaplayan zehirli çamur, bu ırmaktaki pH seviyesini 9'a ulaştırdı. Normal şartlar altında bu rakamın 6 ila 8 arasında olması gerekiyor.

Zehirli kızıl çamur 7 yerleşim biriminde büyük hasara yol açtı. Dört kişi hayatını kaybetti, 120 kişi hastaneye kaldırıldı. Alüminyum tesisinin sahibi olan firma güvenlik testlerinin böylesi bir felaketi önceden haber vermediğini savunurken, Macar polisi olayla ilgili soruşturma başlatmış durumda. AP ajansına konuşan bir polis yetkilisi dikkatsizliği felaketin olası sebebi olarak gösterdi.

Felaket, alüminyumun işlenmesi sırasında ortaya çıkan çamuru tutan havuzun duvarlarının üç gün önce çökmesi sonucu meydana geldi. Kızıl çamur, alüminyumun işlenmesi sırasında kullanılan boksitten kaynaklanan bir atık. Bu çamur özel havuzlarda toplanıyor ve içindeki suyun zamanla buharlaşması sonucu geriye sadece kurumuş kızıl toprak kalıyor. 

Olayla ilgili bir soruşturma başlatılması için İçişleri Bakanı'na talimat verdiğini söyleyen Macaristan Başbakanı Viktor Orban, "Bu felaketin doğal sebeplerden kaynaklandığına dair hiçbir işaret yok. Ve eğer bir felaket doğal bir felaket değilse, o halde insanlardan kaynaklıdır. Bu ülkedeki herkes bu trajediden ve oluşan zarardan kimin sorumlu olduğunu bilmek istiyor" diye konuştu.  

Felaket öte yandan uluslararası bir boyut almış durumda. Kızıl çamur Tuna'ya kıyısı olan 6 ülkeyi (Hırvatistan, Sırbistan, Romanya, Bulgaristan, Ukrayna ve Moldova) tehdit ediyor. AB de çamurun yayılmasına engel olması konusunda Macaristan'ı uyardı. Macaristan'da şu ana kadar çamurun ilerlemesine mani olmak amacıyla 1000 ton alçı kullanıldı.  

Greenpeace ise olayı Avrupa'da son 20-30 yılın en büyük üç çevre felaketinden biri olarak tanımlıyor. Greenpeace'in Macaristan örgütünden bir yetkili ise asıl sorunun nehir olmadığını, nehir sularının bir süre sonra temizleneceğini, ancak zehirli maddelerin toprağın derinlerine kadar nüfuz etmesinin çok daha büyük bir risk teşkil ettiğini ifade etti.

Kızıl çamurun temizlenmesinin en az bir yılı alacağı tahmin ediliyor. Yerler kuruyunca tozun havaya kalkacağı ve bu tozun ciğere gitmesi halinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği kaydediliyor. Zira atığın içinde ağır metaller mevcut.

Kızıl çamurdaki kimyasallar cilde değdiğinde yanıklara neden oluyor. Gözlere temas etmesi halindeyse insanların kör bile olabileceği belirtiliyor.