Mehmet Şimşek Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde Açıkladı
|
|
|
|
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde hem reformlar, hem terör hem de Avrupa Birliği alanında önemli açıklamalarda bulundu
|
|
|
|
25 Mart 2016 Cuma - 10:25 |
|
|
|
|
|
|
|
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu.
İşte Başbakan Yardımcısı Şimşek'in konuşmasından notlar;
* Türkiye gelişmekte olan ülkelere göre daha iyi bir performans koydu. Son dönemde AB ile kişi başı gelirde 20 puanda kapattı. Avrupa'yı daha hızlı yakalayacağız. 6.7 milyon kişiye iş bulmuşuz.
* Mutlak yoksulluk. Türkiye ve dünyada önemli bir sorun alanı. Bu sorunlara kayıtsız kalırsanız sürdürülebilir büyümeyi sağlayamazsınız.
* Bundan 13-14 yıl önce nüfusun 3/1'i bir harcama düzeyiyle geçinmek zorunda kalıyordu. Nüfusun 1,5'una azalan bir durum söz konusu.
"MUTLAK YOKSULLUĞU YOK EDECEĞİZ"
* Birkaç yıl içinde mutlak yoksulluğu yok etmiş olacağız. Göreceli yoksulluk her yerde var. Eğitimde erişimde, kalitede önemli gelişmeler kaydettik. Sosyal güvenlik ağını yoksullukla mücadelede en alttaki kesimlerine yönelik ikiden daha fazla arttırdık.
* Bütçemizin dengelerini sağladık. Osmanlı'nın son 100 yılını dikkate alırsak sürdürülemez borç dönemiydi. Türkiye döneminde de bu böyleydi. 70'li yılların sonunda iflas ettik. 2000'lerde ise IMF destek oldu. Biz geldik vesaire.
* Biz burada geçen sene genel devletteki bütçe dengesini sağladık. Avrupa'nın tanımıyla Türkiye 0 bütçe açığı vermiştir.
"ÜÇ SENARYO ORTAYA KOYMUŞTUM"
* 15 yıl önce Türkiye ilişkin tereddütleri hatırlıyorum. 2003'te bir rapor yazdım. Başlığı 'Türkiye: Kaçınılmaz Değildir' demiştim başlık olarak. 2010'a kadar senaryo analizi ile bugünü tanımlamıştım.
* Ben 3 senaryo ortaya koymuştum; kötü, baz ve iyi diye. İyi senaryoya göre Türkiye iyi bir noktaya geldi. Gelişmekte olan ülkelerde yüzde 44'ün üzerine çıktı.
* Türkiye enflasyonu tek haneye düşürdü, tutuyoruz. Bu başarı ama yetmez. Finans sistemi; bankalar tarafından domine ediliyor.
* Sermaye piyasalarının gelişmesiyle ilgili de ilerleme var. 2008-2009 döneminde binlerce banka batarken Türkiye'de biz bir kuruş harcamadığımız gibi yüzde 20 özkaynak getirisiyle muazzam bir performans ortaya koydu.
"EKSİĞİMİZ; TASARRUF"
* Bizim eksiğimiz ne? Tasarruflarımız. Bizim Çin ve Hindistan gibi büyümemiz zor. Faiz tartışmasının da temelinde o var. Tasarruflar yeteli olsaydı, Türkiye'nin risk primi ve faiz oranları çok çok daha düşük olabilirdi.
* Sorunumuz ne, çok az tasarrufumuz var. Kredilerin mevduata oranı yüzde 120'ye ulaşmış. Dolayısıyla sistem derinliğe sahip değil.
* Sadece Türkiye'nin sorunu değil. Gelişmekte olan ülkelerde 540 milyar dolar civarında eksi faizin olduğu ülkelere sermaye kaçışı oldu.
* Endişe büyüme ve jeopolitik durumlarla ilgili. Sistem daraldı, faizler yükseldi. Sistemi derinleştirmemiz, tasarrufları artırmamız, israf yapmamamız lazım.
"REFORMLAR DURDU DEDİĞİNİZDE BİLE REFORM YAPTIK"
* Kamuda bunu başardık. Bizim beklentimiz vatandaşlarımızdan da kaynak ayırmaları, geleceğe tasarruf yapmaları. 100 TL tasarruf edin, 25 TL verelim veriyoruz.
* Borç almışsınız gibi vergi öncesi karınızdan bunu gider olarak düşürün diyoruz şirketlere, geçen sene yaptık. Hiç konuştunuz mu hayır.
* Reformlar durdu dediğinizde bile yaptık. Geçen hafta bu ülkede ne oldu desek terör olayları konuşulacak. Terör küresel bir tehdit. Bu çok açık ve nettir. Hangi kaynaktan, hangi etnik gruptan gelirse gelsin terör lanetlidir.
* PKK'nın DAEŞ'ten farkı yoktur. Evet biz konuşuruz, reformları yaparız ancak başarı sizden.
* Düne kadar biliyorsunuz yerleşik bilinen firmalar rekabet ediyordu. Bugün başarı varsa başarı özel sektöründür, bu salondakilerindir.
"İŞ YAPMA KOLAYLIĞINDA İLK 10'U HEDEFLİYORUZ"
* İş yapma kolaylığında ilk 10'u hedefliyoruz. 55'de olmamız olmaz. Ama ilerleme var. Yeni Zellanda'da şirket kurulumu yarım günde tamamlanıyor. Eskiye göre iyi olsa da 7-8 günde bizde tamamlanıyor.
* TOBB Başkanı, Maliye Bakanı ve Gümrük Ticaret Bakanımıza dedim Yeni Zellanda'dan ilham alın diyerek. Şimdi radikal bir temel atmayı hedefliyoruz.
* Kötümserliğe gerek yok. Geçen 12-13 yılda şirket sayısı 10 kat artmış. Bunlar önemli göstergeler. Türkiye'de küresel şirket sayısı neden 200 bin olmasın, neden küresel doğrudan küresel sermaye çekmesin. İlerleme var ancak yeterli değil.
* Kurumların kalitesi refah artışında belirleyicidir. 10 yıl içinde Türkiye dönüşüm yapacak. Neden reform yapalım ki her şey güzel. Orta gelir düzeyinden kaçmamız, verimliliği artırmak ve rekabet gücünü artırmak için reforma ihtiyaç var.
"REFORM YAPMAMAK GELECEK NESİLLERE ZULÜM DEMEKTİR"
* Reform yapmamak gelecek nesillere zulüm demektir. Bu kadar ağır bir suçtur. Terörün de hedefi reform irademizi zayıflatmaktır.
* Biz 90'lı yılların tuzağına düşmeyeceğiz. Hukuk devleti içinde biz reform yapmaya Türkiye'nin kurumsal kalitesini iyileştirmeye devam edeceğiz.
* Verimlilik düzeyimiz düşük. Türkiye katma değer zincirinde arzuladığı yerde değil. Bu gerçeği görelim bunu dönüştürelim.
* Türkiye'nin rekabet gücünde ilerleme var ama yeterli değil, neden ilk 20-10'da değiliz? Neyi başaracağız Türkiye yüksek gelir grubuna girecek.
* Yüksek orta gelir grubuna geçiş yaptık. İkinci üçüncü nesil çalışmalarla yüksek gelir grubuna çıkacağız.
* Devlet açısından borcumuz düşük, açığımız düşük yatırım için bunun anahtarı daha çok tasarruf daha düşük enflasyondur.
* Cari açık daralıyor ancak hala yüksek. Rekabet gücünde tasarrufta arzuladığımız yerde olmadığımızdır. Cari açık bu sorunların özetidir. İyileşme olsa da çalışmalar olmalı.
* 7 milyon kişiye iş bulduk ancak yine de yüzde 10'nun üzerinde işsizlik var. Nüfusumuz yaşlı olsaydı işsizlik oranı düşük olurdu.
* Reform programının üç ayağı var. Birincisi mikro reform, ikincisi makro reform ve üçüncüsü Avrupa Birliği.
* Avrupa demek yapısal dönüşüm demek. Ekonomik sosyal ve siyasal anlamda reformların değişimin dönüşümün motorudur.
* AB üyelik sürecini bu nedenle önemsiyoruz. Bir kulübe üyelik değildir. Bizim derdimiz o değil AB üyeliği için bütün koşulları sağlamak sonra da vatandaşlarımız karar versin. AB sonra bize üyelik için yalvaracaktır.
"AB'NİN BİZE İHTİYACI VAR"
* Bizim reform için bir çıtaya ihtiyacımız var. AB'nin bize ihtiyacı var.
* Mikro yapısal reformlar; Türkiye'de verimliliği artırmak, dışa bağımlılığı azaltmak, sektör düzeyinde çözüm üretmektir. Makro yapısal reformlar... AR-GE Reformu'nu yaptık. İddia ediyorum. Çok önemli adımlar attık. Dünyanın en cömert teşviklerini veriyoruz. Eksiklerimiz var. Nedir, ekosistem.
* Taşınırların teminat olarak kullanılması. Harıl harıl çalışıyoruz. Toplantı yapmaktan kafamı kaşıyacak vaktim yok. Reform çalışmalarının çoğu mutfakta pişmesi lazım.
* Taraflı bir hakemim, reformlardan yana. Dün gece geç saatlerde kişisel verilerin korunması reformunu çıkardık. Hatta terörle mücadele için. Bazı ülkeler korumuyorsanız, ben sizinle paylaşmam diyor. Önemli bir reformdur. Dün gece itibariyle yapılmıştır.
* Bakın AB vize muafiyeti için önemli reformlardan biri siyasi etik yasasıdır. İnşallah mayıs başından önce çıkaracağız. Bu reformlar hepimizin. Bir sonraki seçimi değil, bir sonraki nesli düşünmeliyiz.
ÇALIŞMA SAATLERİ DÜŞÜYOR MU?
* İşgücü piyasası reformu, meclistedir. Eğitim reformu, yatırım ikliminin iyileştirilmesi, yolsuzlukla mücadele ve şeffaflık. Yargı reformu, bilirkişi reformu taslağını tamamladık.
* Bütün bu reformlar bu yıl içinde Meclis'ten geçecek. Zaten esneklik en önemli konudur, kıdem tazminatı en önemli konudur. Bir sonraki aşamadır. Açık konuşayım bizim reform yapmamız lazım. 47 saat 38 saat çalışılsa, işsizlik oranı çok daha düşük olurdu.
* Kısmi zamanlı çalışma, Meclis'te ve önünü açacağız. Kadınların işgücüne katılım oranını çıkaracağız. Son 10 yılda gelişmekte olan ülkeler arasında en hızlı artıran ülke Türkiye'dir. Eğitim reformu, kalite... Kaliteyi artırmamız lazım.
* Sonuçta mesleki eğitim, öğretmenlerin eğitimi, özel sektörün katılımı, rekabet... 4. Sanayi Devrimi eşiğindeyiz. Bu sebeple eğitim daha önemli.
* Türkiye 10-15 yıl önce ilkokul mezunu bir nüfusa sahipti, bugün 18-20 milyon öğrencinin 25 yaşına geldiğinde 14,5 yıl olacak 10-15 yıl öncesinin 3 katı. 30-20 yıl sonra Türkiye muazzam bir büyüme, refah performansı ortaya koyacak.
* Patent reformunu tamamladık. Siyasi etik yasasından tutun, siyasetin finansmanına kadar birçok duruma el atacağız. İmar rantlarının kamuya geçmesi çok önemlidir. Reformları çalışıyoruz, adımları atacağız.
* 102 ülke arasında 65. sıradan 148 ülke arasında 66. sırada. Yolsuzlukla mücadelede başarılı olmuştur. Yeterli mi hayır. Yargı reformuna ihtiyaç var. Bilirkişi sistemini yaptık. Geçen sene İstanbul Tahkim Merkezi ile önemli bir adım attık.
* Bütçe dengede, borçlar düşük daha ne reform diyeceksiniz ancak vergi adaleti için, mali alan için, vergi kalitesi artırmak için gelir vergisi reformu, vergi usul kanunu yakında çıkaracağız.
* Harcamaları rasyonelleştirmemiz lazım. Kamu yönetiminde reform gerekiyor. Kamu bizim varlık sebebimiz. Bizim anlayışımız budur. Hem ücret yüksek hem iş garantisi yüksek, hem performans ölçülmezse buradan verim alabilir misiniz?
* Bizim iş aleminin önünü açmamız lazım. Vatandaşın desteğine ihtiyacımız var. Bu dönemde 657'yi kökten değiştirmemiz lazım.
* AB bizim gündemimiz ne Gümrük Birliği'ni genişletmek. Bu konuda AB destekliyor. Türkiye hızla analizini yapacak. Yeni nesil ticaret anlaşmaları dışında kalamayız. Bu reformları yapacağız.
* Onun için AB süreci demek, toptan reform demek derken bunu kasdettim. Serbest dolaşım iyi de bizim sürücülerimize vize iyi olmaz. İlk defa Haziran ayında böyle bir fırsat var. Türkiye bunu başaracak.
* Tarımda, sanayi de bunu başaracağız, başarıyoruz. Neden bizim AB'ye ihtiyacımız var. Son 2 yılda AB'yi yerden yere vuranlar var.
* Demokrasi standartı iyileştireceksek nereden ilham alacağız, doğudan mı, kuzeyden mi nereden yanlış anlamasın kimse bizim için halen ilham kaynağı batı avrupadır.
* İşgücü piyasasında değil, bu konularda hukuk devleti ilkesinde, kurumların kalitesinde bizim referansımız Avrupa'dır.
* Peki AB'nin bize neden ihtiyacı var. Biz Londra'da çalışırken ben çok seyahat eder, çok okurdum. Bir gün dergi aldım, orada diyor ki önümüzdeki 1000 yılın sonunda AB'de sadece 500 kişi yaşayacak, Türkiye'de ise inanılmaz. Bunu tehdit olarak görüyorlar, aslında yanlış bir düşünce fırsattır.
* Türkiye'yi sadece teşvik ederek, kendisine iyi bir komşu yapabilir. Avrupa'nın o nedenle Türkiye'ye ihtiyacı var. Orta Doğu, Orta Asya, Balkanlar'da önemlidir. İslam ve Batı arasında dialog istiyorsanız deneyimi olan halkı Müslüman ama bütün inançları eşit olan bir ülkeyi teşvik edeceksiniz o zaman ancakyapmazsanız size miyop derler. Türkiye meselesini, iç siyasi konusu yapanlarda sorun var. Uzun vadede hepimiz öleceğiz. Kurumların kalitesi demografik yapı ve verimlilik yüksek büyümenin belirleyicileridir.
"TERÖRÜN İLACI..."
* Kurumların kalitesini artıralım, verimliliği artıralım, daha çok rekabet demografik bize Allah'ın vergisi diyelim. Reform gerekiyor. Dolayısıyla özetle Avrupa Birliği'nde işgücüne katılım oranı sıfıra yaklaşıyor. Verimlilik artışında da son 12-13 yıldır Türkiye en iyileri arasında.
* Terörün ilacı daha çok reform, daha çok özgürlük, daha çok demokrasidir. Halkımız yanımızdadır. Halk bizimledir. Başarının da anahtarı budur. Ama şiddete de asla geçit vermemiz lazım.
|
|
|
|
|
|
|
FACEBOOK YORUM |
Yorumlarınızı
Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın... |
|
|
|
|
|
|
|
YORUMLAR |
Onay bekleyen yorum yok. |
|
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din,
ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük
harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
|
|
|
DİĞER HABERLER |
|
|
|
|
|
|
|