Zararsız, SGK Kavaklıdere Lokali'nde düzenlediği basın toplantısında kurumunun 2010 yılındaki çalışmalarıyla ilgili değerlendirmede bulundu.
Değerlendirmelerinin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Zararsız, ''Karekod uygulamasına ilişkin suiistimaller nedir? Bu konuda atacağınız adımlar ne olacak?'' şeklindeki soru üzerine, karekoda ilişkin çalışmalar kapsamında bütün kayıtları incelediklerini belirtti. Zararsız, ''Biz o kutuları karekodlu hale getirebilmek için etiket basma yetkisi verdik ve maalesef bunu çok üzülerek ifade ediyorum, Haziran ayında piyasada bulunan kutu adedidin kat kat üzerinde geçici karekod numarası ilaç kayıt sistemine kaydedildi'' dedi.
Zararsız, yaklaşık 20 milyon civarında eczane rafları ve depolarında karekodsuz ilaç bulunduğunu, ancak ilaç takip sisteminde 166 milyon 314 bin 847 numaranın kayıtlı olduğunu, belirterek, ''Bu aradaki farkın takdirini kamuoyuna bırakıyorum. 1 Ocaktan itibaren geçici karekodlu ilaçları almak istemediğimizin nedenini de yine sizlerin takdirine bırakıyorum'' dedi.
GEÇİCİ KAREKOD UYGULAMASINDA SUİSTİMAL VAR
Türk Eczacılar Birliği'nin 'vatandaşı ilaca erişmekten alı koyuyorlar, vatandaşın sağlığıyla oynuyorlar' şeklindeki iddialarının gerçekle bağdaşmadığını vurgulayan Zararsız, ''Vatandaşımızın G2D'li etiketli diye herhangi bir ilaca erişememesi diye bir şey söz konusu değil. Tek bir vatandaşımız dahi en ucuz ilacından en pahalı ilacına kadar G2D'li olduğundan dolayı 'ben bunu elde edemedim' diye iddiada bulunamaz. Koparılan gürültü bir bardak suda fırtına çıkarmaktır ve çok az sayıdaki bir kesimin elindeki ilacın satış garantisini elde etme amaçlıdır'' dedi.
Zararsız, ''Sağlık Bakanlığı da bu anlamda tedbirler geliştirdi. Gerek yeşil kartlılar bakımından, gerekse hastanelere yapılan toplu alımlar bakımından G2D'li ürünler alacaklarını ifade ettiler. Dolayısıyla bu anlamda yapılan tartışmalar gerçeği yansıtmayan ve gerçek olmayan bilgiler üzerinden kamuoyunu yanıltarak, haksız birtakım kazançlar elde etmeye yönelik gürültülerdir'' diye konuştu. Zararsız, her bir kutunun maliyetinin ortalama 10 TL olduğunu belirtti.
Bir gazetecinin, ''Kutu başı maliyetinin 10 TL olduğunu söylediniz. Dolayısıyla geçici karekodlu ilaç alımını durdurarak 1,5 milyar TL'lik potansiyel bir yolsuzluğu önlemiş oluyorsunuz doğru mu?'' sorusuna Zararsız, ''Söylediğiniz doğru'' karşılığını verdi.
GEREKLİ BİLGİLENDİRME YAPILDI
Emin Zararsız, düzenlenen toplantılarla konunun taraflarının bilgilendirildiğini, Türk Eczacılar Birliği'nin 'bir sabah kalktık ve bu kararlarla karşılaştık' şeklindeki iddialarının gerçekle bağdaşmadığını ifade ederek, ''Değerlendirmeler gerçek veriye dayanarak yapılsa sıkıntı yok, ancak gerçekleri saptayarak bir takım değerlendirmeler yapmanın takdirini sizlere bırakıyorum'' dedi.
Bir gazetecinin ''İlacı ikinci defa almak için yeniden hekime gidilmesi gerekiyor. Bu, vatandaşın ilacı ulaşmasında sorun yaratıyor'' sözleri üzerine, Zararsız, ilaçların ne kadar süreyle kullanılabileceğine dair kuralları bilim tarafından belirlendiğini söyledi.
SİGARAYA SAĞLIK VERGİSİ Mİ GELİYOR?
''İlaçtan hizmet bedeli alınması çalışması başlatıldı mı? Maliye Bakanlığı kısa bir süre önce sigaradan sağlık vergisi alınması konusunda çok net bir şekilde 2011 planlamamızı yaparken ne bir vergi artıracağız, ne bir vergi indireceğiz, ne de yeni bir vergi getireceğiz dedi. Bundan kısa süre sonra sizin 'biz çalışmamızı yaptık hükümete sunduk, buna siyasi irade karar verecek' şeklindeki açıklamanız basına yansıdı. Bu konuda talepkar mısınız?'' sorusuna Zararsız, şu yanıtı verdi:
''Çalışmamızı siyasi iradeye sunduk demedim. Çalışmamız devam ediyor, tamamlandığında siyasi iradeye sunacağız dedim. Dünya Sağlık Örgütü, Türkiye Temsilciliği aracılığıyla, Sağlık Bakanlığı Tütün Üst Kurulu ve diğer bazı üniversitelerden kişilerin zaman zaman katılımıyla çalışmalar sürüyor. Sigara konusu, doğrudan doğruya sağlık üzerinde olumsuz etkileri olan bir etken madde. Bu konuda dünya nasıl bir uygulama yapıyor, bu uygulama çerçevesinde sigaraya bağlı hastalıklar dolayısıyla sigara satışı üzerinden herhangi bir şey ilave olarak alınıyor mu yönündeki çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışmalar tamamlandığında, yine aynı şekilde söylüyorum siyasi iradeye sunacağız. Siyasi irade konuyu değerlendirecek. Şayet kabul ederse ona ilişkin yasal düzenlemeler gerçekleşecek, kabul etmezse biz çalışmamızı yapmış olup siyasi iradenin bilgisine sunmuş oluruz.''
PRİM YAPILANDIRMASI
Zararsız, ''Prim yapılandırmasından kaç kişinin yararlanacağına'' yönelik soruya, konunun parlamentonun takvimine göre gündeme geleceğini ve kanunlaşmasının ardından gerekli düzenlemelerin yapılacağını söyledi.
''2011 yılı emekli maaşları zam farklarının hesaplara yansımadığı söyleniyor. Torba yasa mı bekleniyor?'' sorusu üzerine Zararsız, artışı düzenleyen madde torba tasarıda olduğundan yürürlüğe girmesini beklemek durumunda olduklarını söyledi. Zararsız, Ocak ayında 2010 yılının ikinci altı ayında gerçekleşen TÜFE rakamlarına göre maaşları artırdıklarını belirterek, Şubat ayında, kanunun yetişmesi durumunda hem 60 TL'lik zamma ilişkin düzenlemeleri hem de Ocak ayında buna dair oluşan farkın emeklilere verileceğini bildirdi.
''Af beklentisiyle, vergilerin ödenmemesi gibi bir durum söz konusu mu?'' sorusuna ise Zararsız, ''Gelir idaresi bu konuda bazı açıklamalarda bulunmuştu. Vergi toplama performansında bir düşüş olduğuna dair. Bir miktar düşüş olduğunu biz de gözlemlemiştik. Ama bizim bir şansımız vardı, istihdamda yaşanan genişlemeden dolayı ilave kazanımlarımız, 'nasılda af olacak' diye ödeme alışkanlığından vazgeçen kişi sayısından daha fazla olduğundan, toplamda biz biraz avantajlı olduk'' yanıtını verdi.