Mısır’da meydana gelen gösterilerin etkisinin azalması amacıyla, ABD Başkanı Barack Obama Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’e çağrıda bulunarak hayati reformlar yapmasını istedi. ABD’nin Ortadoğudaki müttefiklerinden biri olan Mısır’ı kaybetmek istemeyen Obama, 30 yıldır iktidarda bulunan Mübarek’i de kaybetmek anlamına gelecek yaptırımlar konusunda ise dikkatli mesajlar verdi. Mübarek’i bir an önce iktidardan götürebilecek konulara mesafeli ve dikkatli yaklaşan Obama, göstericilere olan sempatisini de göstermekten geri kalmadı.

  Güçlü Mısır ordusunun İran’la her hangi bir işbirliğine izin vermeyeceği de kaydedildi. Göstericilere karşı fazla şiddet kullanılmamasını isteyen Obama ve yardımcıları, Mısır’dan Tunus’a, Lübnan’dan Yemen’e kadar Orta Doğu’daki taşları yerinden oynatan konularda denge politikası yürütüyor. Obama, Mısır’daki olayların ardından göstericilere karşı insan haklarına aykırı müdahelelerde bulunulmaması çağrısını yaparken,  sosyal paylaşım sitesi YouTube’da yayınlanan kaydında “O’na sürekli ülkeyi ileriye götürecek politik ve ekonomik reformlar yapmasını söyledim. Bunlar Mısır’a uzun sürede iyilik getirecek hayati şeyler” dedi.

 Obama yönetimi Mübarek’e karşı kullandığı dilde ses tonunu yükseltirken, bölgenin dengesini de göz ardı etmiyor. Demokratik değişikliği destekleyen Obama yönetimi, Kahire’de işbaşına gelecek ABD karşıtı olası bir hükümetin İran’la müttefik olabileceğini de dikkate alıyor. Beyaz Saray sözcüsü Robert Gibbs de konuyla ilgili olarak, “Bu, Mısır halkı ile hükümet arasındaki bir tercih meselesi veya bir  tarafı tutma konusu değildir” açıklamasını yaptı.

   ABD Dışişleri Bakanlığı da Mısır ‘da protestocuların ana iletişim aracı olan ve protestocuların organize olmasını sağlayan sosyal paylaşım siteleri Facebook ve Twitter ‘a erişimine sansür getirilmesine karşı endişelerini dile getirdi. Bakanlık sözcüsü P.J. Crowley Twitter’daki mesajında “İnternet ve iletişim servislerine getirilen yasaktan endişe duyuyoruz” açıklamasında bulundu.

   Öte yandan iki yıldır görevde olan Obama ve yönetimi, modernlik yanlısı politikalar konusunda dengede kalma mücadelesi veriyor. ABD, politik serbestlik istediği dikta Arap ülkelerinde gerekli ıslahatların yapılmasını isterken, bu yöndeki çabalarında da dikkatli davranıyor. Bunun son örneği ise Mısır. İsrail-Filistin barış görüşmelerinde Mısır ‘ı kilit oyuncu olarak gören ABD, bölgede  de İran’a siper olarak bu ülkeyi kullanmak istiyor. Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek, daha önce ABD’nin baskısını hissetmesine karşın, George W.Bush’un 2003′te Irak’ı işgalinin ardından Araplar arasında ABD’ye karşı artan düşmanlığın düşürülmesi için Mısır kullanılmak isteniyor. Obama’nın müslüman dünyasına yönelik Mısır’da yaptığı konuşma da ABD’nin bu çabasının bir ürünü olarak görünüyor.

   Bu arada bir çok ABD’li analist Hüsnü Mübarek’in fırtınalı havayı sevdiğine inanıyor. Mübarek ve hükümetinin gerektiği takdirde askeri gücünü kullanmaya hazır olduğu, buna karşın 30 yıllık iktidarını yitirdiğinde de ABD’nin en büyük korkusunun yeni hükümetin İran’la güçlü bağlar kurmak olduğu yorumları yapılıyor. Mısır’ın İran’la yapacağı işbirliği ABD ve müttefiki İsrail’in bölgedeki güvenliğini tehdit edebileceği de yapılan yorumlar arasında yer alıyor.

   Barack Obama, Mısır polisinin göstericilere karşı yaklaşımını yumuşatması çağrısında bulunurken, Nobel Barış Ödülü sahibi Muhammed El Baradey’de Mısır’a ulaştı. El Baradey göstericilere destek verirken, Tunus ‘ta başkanın devrilmesinden ilham alınan Mısır’daki gösterilerde ölü sayısı 5 ‘e çıktı.

  İsrail’i tanıyan iki Arap ülkesinin ilki olan Mısır, ABD’nin bölgedeki müttefiklerinden biri haline gelirken, Washington yönetimi  Mısır ordusuna milyarlarca dolarlık yardım yaptı.