Kamu Çalışanlarının Aylık (Maaş-Ücret) ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasası altında 1 Ocak 2011’den sonra öğretmenlik mesleğine başlayan 100’üzerinde öğretmen, söz konusu yasanın, mesleğe başlama maaşını aşağıya çektiği, eşit işe eşit ücret ilkesini bozduğu gerekçesiyle Lefkoşa’da bisikletli protesto düzenledi.
 
Çağlayan’daki KTOEÖS lokali önünde toplanan eylemciler, Dereboyu, eski Kıbrıs Türk Hava Yolları merkezi olarak kullanılan bina, Maliye Bakanlığı ve Meclis’i içeren güzergah üzerinde beyaz tişörtlü, bisikletli eylem yaptı. Eylemde, “Öğretmen tektir, yasalarla bölünmez”, “Ayrımcılığa son” gibi sloganlar atıldı
 
Eyleme, Kıbrıs Türk İşçi Sendikaları Federasyonu (Türk-Sen), Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası (El-Sen), Kıbrıs Türk Hür İşçi Sendikaları Federasyonu (Hür-İş), Telekomünikasyon Dairesi Çalışanları Sendikası (Tel-Sen), Bank-Sen ve Devrimci Komünist Birlik temsilcileri de katıldı. Toplumcu Demokrasi Partisi milletvekilleri de Meclis’ten çıkarak eyleme destek belirtti.
 
GÖKÇEBEL: “GEREKÇE İNANDIRICI DEĞİL”
 
KTOEÖS Başkanı Tahir Gökçebel, Maliye Bakanlığı ardından ise Cumhuriyet Meclisi önünde yaptığı konuşmada, söz konusu yasanın yarattığı sıkıntının giderilmesi için Maliye Bakanlığı’nın “kaynak yoktur” gerekçesinin inandırıcı olmadığını belirtti.
 
Gökçebel, “üçlü kararnameyle atamaları, milletvekillerinin maaşlarına zam yapılmasını, yurt dışı ziyaretlerine kaynak ayrılmaya devam edilmesini” eleştirdi ve bir şirketin 7 milyon TL’lik vergi borcunun da silindiğini iddia etti. Gökçebel, “Adaletsizliğin, ikiyüzlülüğün daniskasının yapıldığı bakanlığın önündeyiz” dedi.
 
Yasanın “Ayrılıkçı, adaletsiz, bir kısım öğretmeni ayıran, bir kısım çalışanı bölen” bir yasa olduğunu savunan Gökçebel, eşit işe eşit ücret prensibi sağlanana kadar mücadelelerini sürdüreceklerini ve eylemlerini daha büyük kitlelerle yayacaklarını söyledi.
 
“İHTİYAÇ 102, ÖNERİLEN 30”
 
Eğitim Bakanlığı temsilcileriyle yapılan çalışma neticesinde 15 Temmuz 2014 tarihli bir yazıda okullardaki öğretmen eksiğinin 102 olarak belirlendiğini kaydeden Gökçebel, tespitlere rağmen Başbakan tarafından 30 öğretmen alınmasının önerildiğini savundu.
 
2011’den sonra kamuda öğretmenlik görevine başlayan ve iki okulda görev yapan bazı öğretmenlerin iki okula gidip gelmek için benzin parasını bulamayacak durumda olduğunu iddia eden Gökçebel, “Öğretmeni dizleri üzerine çekecek bir irade başımızda olursa toplum biter. Okullarımıza, öğretmenlerimize, haklarımıza sahip çıkacağız” dedi
 
Gökçebel, hükümeti öğretmenin üzerinden tasarruf yapmaya çalışmakla da suçladı. Söz konusu yasanın değiştirilmesi için Meclis’e yasa götürüldüğünü, “Siz müsterih olun, onaylayacağız” vaatlerine karşın yasaya onay verenin olmadığını savundu. Gökçebel, “Bir ikiyüzlülükle karşı karşıyayız” dedi.
 
ÇAKICI: “TÜM VEKİLLER AYNI TUTULMAMALI”
 
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Milletvekili Mehmet Çakıcı, söz konusu yasa tasarı olarak Meclis’in gündemine getirildiğinde, Meclis’te eylem olarak 6 saatlik bir konuşma yaptığını, dolayısıyla vekillerin tümünün eylemciler tarafından  aynı tutulmasının yanlış olduğunu kaydetti.
 
Eşit işe eşit ücretin, TDP’nin temel ilkeleri arasında olduğunu belirten Çakıcı, “yalan söyleyen politikacıların KKTC’de yıldız yapıldığını” iddia etti.
 
Çakıcı, “Düşüncelerimizden hiç feragat etmediğimiz için seçim de kaybettik... Yine yanınızdayız. Yasayı size dayatan UBP hükümetiydi. O günler eylemde gibi görünen CTP ve DP bugün iktidardır, onlardan soracaksınız hesabı ve buradaki sorun tüm milletvekilleri değildir, bir kısmımız sizin yanınızdayız, kimlerin olmadığını halk öğrenmelidir” dedi.
 
BIÇAKLI: “DÜN BAŞKA, BUGÜN BAŞKA”
 
Kıbrıs Türk İşçi Sendikaları Federasyonu Genel Başkanı Arslan Bıçaklı ise konuşmasında, “Bu mücadele emekçiden yana olanlar ile sermayeden yana olanlar arasındadır” dedi.
 
Kamu Çalışanlarının Aylık (Maaş-Ücret) ve Diğer Ödeneklerinin Düzenlenmesi Yasası ile Özelleştirme Yasası’nın, Meclis’te onaylanmaması için kendileriyle mücadele veren Demokrat Parti Ulusal Güçler ile Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler’i bugün yanlarında durmamasından dolayı eleştiren Bıçaklı, “Dün başka bugün başka” ifadelerini kullandı.
 
Hükümetin, söz konusu yasanın değiştirilmesi ve asgari ücrete artış yapılmamasına gerekçe olarak kaynak olmamasını gerekçe göstermesini eleştiren Bıçaklı, “Siyasi partilere 7 trilyon (milyon TL) bağış vermek için para vardır, çalışana, öğretmene, 12 saat çalışan asgari ücretliye para yoktur” dedi.
 
Bıçaklı ayrıca, Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’nun Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 3 toplantıda yeni asgari ücreti belirleyememesi durumunda, hükümetin müdahil olması yönünde düşüncesi bulunduğunu savunarak bunu “diktatörce” sözüyle eleştirdi.