Prof. Dr. Ecevitoğlu, 19 Mayıs'ta Simav'da 5,9'luk deprem olduğunu anımsatarak, normal depremlerin artçılarıyla 3 ay içinde söndüğünü belirtti.
Ecevitoğlu, şu bilgileri verdi:
“Marmara depremi 48. gününde artçı yaptıktan sonra söndü. Erzincan'da da yaklaşık bir ay önce 5,6'lık deprem oldu ve söndü. Depremlerin normal davranışı bu. Simav'daki olay çok farklı. Bu kadar zaman geçmesine karşın aktivite hala sönmeden devam ediyor. Bu normal ve beklenen bir durum değil. Bu aktivitenin nedeni anlaşılmalıdır. Bazı arkadaşlar depremin nedenini yağışlara bağlıyor.
Bazıları, aşağıda bir magmatik sokulumun varlığından bahsediyor. Bu deprem normal bir tektonik hareket değil. Bunun incelenmesi çok önemli. Simav'da derin sismik yansıma çalışması planlıyoruz. Bunu birkaç güçlü kurumun ortaklığıyla yapacağız. Simav'daki depremin altından tektonik nedenler değil de başka nedenler çıkarsa bu durum 5'lik, 6'lık depremlerin sık sık olacağını gösterir. Simav'ın fay kırığının ötesine taşınması söz konusu olabilir. Simav'da standart tektonizma olsaydı, bu deprem çoktan sönerdi. Simav ara sıra tekrar canlanıp kükrüyor. Simav'da bugüne kadar 2 binden fazla deprem meydana geldi.”
“Simav'da tekrar büyük bir depremle karşılaşılabilir”
Kandilli'nin deprem kayıtlarında her gün mutlaka bir-iki Simav depreminin çıktığını belirten Prof. Dr. Ecevitoğlu, şunları söyledi:
“Orada depreme neden olan olayların farklı olduğunu düşünüyoruz. Orada çalışırken onlarca kilometreye inmemiz gerekiyor. 30 kilometre gidip gelebilecek sismik dalgalar üretebilmemiz lazım. Bunun için Türkiye Kömür İşletmeleri'nden yardım istedik. Simav'da deprem üreten faya dikine yaklaşık 30 sondaj yapacağız. Her sondaj yaklaşık 14 metre derinliğinde olacak. Dinamitle patlatmalar yapacağız. Sismik yansıma yöntemiyle yerin altını dinleyeceğiz. Simav'daki deprem dünyada nadir karşılaşılan bir durum. Çalışma sonucunda 'şu beldeler güneye veya kuzeye taşınsın' diyebiliriz.”