İktidardaki UBP’ye transfer olan milletvekillerinin halk için değil, tamamen kişisel çıkarlar uğruna hareket ettiklerini belirten Özyiğit, siyasete ve siyasetçiye olan güvensizliğin temelinde bu tür davranışlar yattığına dikkat çekti.
Transferlerle birlikte halkın iradesine bir kez daha ihanet edildiğini belirten Özyiğit, “Gelinen aşamada halkın iradesinin yeniden şekillenmesi için erken seçim kaçınılmazdır. Ancak erken seçimden önce, siyasi partiler ile seçim ve halk oylaması yasalarında, özellikle milletvekili transferlerinin yasaklanmasını ve tek liste halinde seçime gidilmesi konularını da içerecek şekilde düzenlemeler yapılması elzem bir gereklilik olmuştur” dedi.
UBP’nin muhalefette olduğu dönemde, partinin Genel Sekreteri olan Turgay Avcı’nın koltuk uğruna UBP’yi terk ettiğini, Tahsin Ertuğruloğlu’nun partiden ihraç edildiğini, Mustafa Gökmen’in ise iktidardaki partilere transfer olmayı alışkanlık haline getirdiğini anımsatan Özyiğit, “Bu nasıl bir siyaset anlayışıdır” diye konuştu.
Turgay Avcı’nın UBP’den kaçması ve CTP ile koalisyon kurmasının ardından, başta Nazım Çavuşoğlu olmak üzere, birçok UBP’linin Avcı’ya yönelik çok ağır hakaretlerde bulunduklarını anımsatan Özyiğit, “Sn. Çavuşoğlu ve arkadaşları söylediklerini ne çabuk unuttular. Avcı’nın UBP’ye tekrar dönüşünü nasıl hazmettiler?” diye sordu.
Cemal Özyiğit, sözkonusu transferlerin İrsen Küçük’ün TC Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmenin hemen öncesinde gerçekleşmesinin ise, ‘transferlerin arkasında AKP var’ iddialarını güçlendirir nitelikte olduğunu vurguladı.
Transferleri kamuoyuna duyuran UBP Genel Sekreteri Fuat Namsoy’un açıklamasında Atatürk ilke ve devrimlerinden, milli ve manevi değerlerden, demokratik hukuk devletinden bahsettiğine dikkat çeken Özyiğit, “Bahsedilen değer ve olguları, çıkar, menfaat ve halkın iradesini ayaklar altına almakla eş tutmak, büyük bir yanılgıdan öte, saygısızlıktır da” dedi.
2009 yılında tek başına göreve getirilen UBP’nin 2010 yılındaki ara seçimlerde tek başına hükümet etme yetisini kaybettiğini ve transferlerle günü kurtarma yoluna gittiğini, UBP kurultayının mahkemelik olması ve partinin ikiye bölünmesinin ardından yine transferlere yönelildiğini belirten Özyiğit, tüm bunların halka karşı yapılan saygısızlık olduğunu kaydetti.
Özyiğit, “Halka gitmekten başka çaremiz kalmamıştır. Halkın öfkesinden korkan UBP eninde sonunda hak ettiği dersi alacaktır. Halk kendisine yapılanların cezasını en acı şekilde vermelidir. Aksi takdirde bu çarpık düzen asla değişmeyecektir. Bugün bunları yapanlar yarın bedelini ödemezse, bu ülke asla düzlüğe çıkamaz. Bu konuda en büyük görev halkımıza düşmektedir” dedi.