2010 yılında, Türk arkeolojisinin kurucularından Ord. Prof. Arif Müfit Mansel’in araştırmaları doğrultusunda, Anadolu Üniversitesi tarafından yürütülen çalışmaların ardından; 2011 yılında Tyche Tapınağı'nın arkeolojik veriler ışığında yapı ve mimari olarak değerlendirildiği bildirilirken, üç boyutlu modellerin oluşturulmasına yönelik mimari belgeleme çalışmalarının gerçekleştirildiği kaydedildi. Sanal ortamda 3 boyutlu restitüsyon önerisinin geliştirilebilmesi amacıyla, mimari parçaların tek tek taranarak sayısal ortamda bir modelleme oluşturulduğu, bu doğrultuda oluşturulan rölöve, restitüsyon, rekonstrüksiyon ve restorasyon projelerinin, Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun onayına sunulduğu, 2012 yılında kurul tarafından onaylanan proje doğrultusunda Tyche Tapınağı’nın restorasyon uygulamasına aynı yıl içerisinde başlandığı ve tapınağın dörtte birlik kısmının ayağa kaldırıldığı belirtildi.
18 asır sonra ayağa kaldırılan Tyche Tapınağı'nın yuvarlak planlı yapısıyla, Anadolu’da örneği oldukça az olan yapı tipine girdiği, Hellen dünyasının, Klasik Dönem’den itibaren inşa etmeye başladığı bu yapıların, Geç Klasik ve Erken Hellenistik Dönem’de prestij yapısı olarak yaygın olarak inşa edildiği bildirildi.
Side kazılarında ele geçen, farklı tiplerdeki birçok Tyche heykelinin, Side Kenti sikkelerinin arka yüzlerinde görüldüğü, ancak Side sikkelerinde yer alan tapınak kabartmasında, oturan ve Antiokheia Tyche’si tipini yansıtan bir kült heykel yer almasının; tapınağın Antiokheia kentinde yer alan tapınağın bir kopyası olabileceği düşüncesini akla getirdiği de ifade edildi.