Antalyalı yat tasarımcısı Altu Kemal Kerpiççi (32), 7 yaşında geçirdiği bademcik ameliyatı sonrasında kilo almaya başladı. Kendi yaş gruplarından sürekli 20 kilo fazlası olduğunu ifade eden Kerpiçci, 32 yaşına geldiğinde 132 kiloya ulaştı. Doktorların verdiği diyet programlarına rağmen zayıflamayı başaramayan Kerpiçci, Akdeniz Üniversitesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Güner Öğünç'e başvurarak "tüp mide" ameliyatı oldu.
Kapalı yöntemle midesinin yaklaşık yüzde 90'lık kısmı kesilerek alınan Kerpiçci, 8 ay içerisinde 47 kilo vererek 85 kiloya düştü. Midesi yemek borusundan bile küçük hale gelen Kerpiçci, kilo verdikten sonra, yüksek şeker ve hipertansiyon gibi sağlık sorunlarından da kurtuldu.
Kerpiçci, hedefinin 75 kiloya düşmek olduğunu belirterek, "Diyet yapıyordum. 1 yılda 20 kilo veriyordum. Ancak diyeti bozar bozmaz verdiğim 20 kiloyu bir kaç ay içerisinde fazlasıyla alıyordum" dedi.
Şişmanken en çok, kendisine uygun elbise bulmakta zorlandığını anlatan Kerpiçci, "Bedenime uygun giysi bulamıyordum. Genelde Amerikan alışveriş sitelerinden kendime uygun elbise alıyordum. Artık istediğim yerden alışveriş yapabiliyorum. En güzeli ise 36 beden kot alıp 'Bu büyük geldi, 34 bedeni var mı?' diye sorabilmek. Nişanlım ile Eylül ayında evleneceğim. Kiloluyken damatlığımı özel diktireceğim için üzülüyordum. Şimdi en çok damatlığımı istediğim mağazadan alabileceğim için seviniyorum" diye konuştu.
Ekstrem sporları çok sevdiğini belirten Altu Kemal Kerpiçci, "Su altı dalışı, snowboard ve off-road yapıyordum. Motor sporlarına da düşkündüm. Ancak kiloluyken bu sporları yapamaz hale geldim. Zayıflamak istememin en büyük nedenleri de bu tür çılgınlıklara düşkün olmamdır. 2 ay önce yıllar sonra yeniden dalış yapmanın keyfini yaşadım" dedi.
Tüp mide ameliyatı olmadan önce sabah kahvaltısında 5 poğaça yediğini anlatan Kerpiçci, "Artık işe giderken sabahları 1 poğaça alıyorum ve onu akşama kadar zor bitirebiliyorum. Gün boyunca 3 litreden fazla gazlı içecek içiyordum. Ameliyat olduktan sonra hiç gazlı içecek içmedim. İş yerimde bacak bacak üstüne atıp oturamıyordum. Şimdi bacak bacak üstüne atıp oturmanın keyfini doyasıya yaşıyorum" diye konuştu.
Kerpiçci'nin annesi Tuğba Kerpiçci ise yıllar sonra evinde ilk defa küçük tencere kullandığını dile geterek, "Onun zayıflaması en çok beni sevindirdi. Artık yemekleri küçük tencerelerde yapıyorum" dedi.
TÜP MİDE YÖNTEMİ NEDİR?
Kerpiçci'nin ameliyatını gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Güner Öğünç, tüp mide yönteminin Türkiye'de ilk defa Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde yapıldığını hatırlatarak, şu bilgileri verdi:
"Tüp mide yönteminde laparoskopik (kapalı) yöntemle midenin yaklaşık yüzde 90'lık kısmı kesilerek vücuttan uzaklaştırılır. Mide küçük bir çay bardağı kadar kalır. Yeni oluşturulan mide yemek borusunun devamı olarak ince bir tüp şeklinde olduğu için tüp mide olarak isimlendirilir. Mide serçe parmağı büyüklüğüne, yani yemek borusundan küçük hale getirilir. Bu yöntemle ayda 10 kilo zayıflanır. Ameliyattan sonra hasta 2 gün içerisinde taburcu edilir. Hasta 12 saat sonra ağzından beslenmeye başlar."
Tüp mide yöntemini 4 yılda 72 hastaya uyguladıklarını belirten Öğünç, yüzde 100 başarı sağladıklarını, bu yöntemle ameliyat olan hastaların en az 40 kilo verdiğini ifade ederek, "Önemli olan kilo verdikten sonra verilen kiloları geri almamak. Zayıfladıktan sonra aşırı kilolar nedeniyle oluşan bazı sağlık problemleri de düzeliyor. Tüp mide iştahı azaltıyor. Hastanın canı yiyecek çekmiyor. Ayrıca küçültülen mide eski haline gelmiyor. Mide kelepçesi ameliyatlarında olduğu gibi vücutta yabancı cisim bulunmuyor. Ayrıca ömür boyu bazı ilaçları kullanmak gerekmiyor" diye konuştu.
Tüp mide ameliyatının zayıflamak için en önemli yöntem olduğunun altını çizen Öğünç, bu ameliyatları yapmadan önce kişinin mutlaka diyetisyen kontrolünde ısrarcı bir şekilde diyet uygulaması gerektiğini söyledi.