Antalya'ya gelen Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Serik İlçe merkezi ile Taşağıl, Karadayı, Kadriye, Belkıs, Çandır, Boğazkent, Belek ve Yukarıkocayatak beldelerini kapsayan İçme Suyu Projesi bilgilendirme toplantısına katıldı. Toplantının açılışında konuşan AK Parti Antalya Milletvekili Sadık Badak, projenin oluşumu hakkında bilgi vererek şöyle konuştu:
"2009 yılındaki Serik ziyaretinde ilçe teşkilatımızda konuları görüşürken 'içme suyumuz tehlikede' dediler. Önce konuyu inceledim. 5-6 ay çeşitli kurumlarla görüşmeler yaptık. Ardından devletin kapısını çaldım. Sayın Bakanımız bizzat kendisi konuyla ilgilendi. Proje bu çalışmalar sonucu bugünlere geldi. Biz hizmetleri sizin verdiğiniz güç ve görevle yapıyoruz. Bunları yaparken parti ayrımı yapmıyoruz, biz insanımızın ihtiyacını yapıyoruz. Siyaset insana hizmet için var. Biz bu anlayışla hizmet veriyoruz. Bazı iyi niyetli olmayan kişiler birkaç arkadaşı korkutmuşlar. Su bazen insanlar arasında münakaşaya neden oluyor. Oradaki bazı arkadaşlar korkmuş. Kimse böyle bir rehavete katılmasın. Denize akıp giden 25 litre saniye suda bir tırnağın ucu kadar Serikli insana su vermek kadar hayırlı bir konu var mı? Bundan herkes yararlanacak."
HİZMET YILI OLACAK
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu da bu yıl Antalya'nın hizmet yılı olacağını belirtti. Bakan Eroğlu, bu yılın özellikle Antalya için güzel bir yıl olacağını belirterek şunları söyledi: "Su meselesi hakikaten Serik ve 8 beldemiz için önemli. Sayın Başbakanımız talimat verdi.
Yaklaşık olarak 70 milyonluk bir bedeli var. Serik ve çevresi için helal olsun çünkü ne yapılsa az. Ben daha önce defalarca bu bölgeye geldim ama Serik'te böyle bir su problemi olduğunu bilmiyordum. 1942'lerden beri su meselesi dillerdeymiş. Meselenin kangren olmuş olduğunu gördüm. Netice itibari ile artık bunu kendim inceleyeyim dedim. İnceleme yaptığımda kaynaktan neden su verilemedi diye baktım. Bu kadar insana su verilecek, bir de milli park olduğu için kamu yararı kararı verilmesi gerekiyormuş. Ben de bundan daha büyük kamu yararı kararı verilir mi dedim. 45- 50 trilyona bu işin biteceğine inanıyorum. Muhteşem bir tesis. Hakikaten Serik ve civarı bu suya layık. Ben de bu meselenin çözümünden dolayı çok mutluyum. Bunun dışında Antalya için devasa yatırımlar yapıyoruz."
Antalya'nın kendileri için çok önemli bir şehir olduğunu belirten Bakan Eroğlu, konuşmasına şöyle devam etti: "Antalya bizim gözbebeğimiz. Antalya'yı dünyanın en büyük kongre merkezi haline getirmek istiyoruz. Hükümetimizi döneminde bakanlığıma bağlı genel müdürlükler vasıtasıyla devasa yatırım yaptık. 900 trilyonu aşıyor 2003'den bu yana Antalya'ya yaptığımız yatırımları. Bu sene yıldırım hızıyla bunu tamamlama talimatını verdik. Mart veya Nisan aylarına gelince Dim Barajı'nın temelini atacağız. Antalya taşkınlarda çok önemli bir yerdi. Tüm iş makinelerini çekerek pek çok dereyi ıslah ettik. Hakikaten Antalya denizleri epey temiz. Mavi bayrak açısından dünyadaki 4 ülkenin arasına girdi."
Turizm deyince akla Antalya'nın geldiğini anlatan Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ağaçlandırma konusunda da Antalya, Türkiye'de en çok ağaçlandırma yapılan il oldu. 2011 yılında 9 bin 300 hektar alanda 7 buçuk milyon fidanı toprakla buluşturacağız. Bizim burada özel çevre koruma alanları var. Burada çok güzel kıyı düzenlemesi yaptık. İnşallah bu kıyı düzenlemesiyle Antalya bambaşka bir güzelliğe kavuştu. Biz sadece büyük yatırımlar yapmıyoruz. Diğer bakanlıklarımızda büyük yatırımlar yapıyor."
Antalya'ya hızlı tren geleceğini anlatan Eroğlu, şöyle konuştu: "TOKİ'nin yaptığı çalışmalar da destansı. TOKİ ile ilgili bir yere ihtiyaç varsa bunu da hızlı bir şekilde yaparız. KÖYDES Projesi'de çok güzel ilerledi. Başbakanımız karar aldı, KÖYDES gibi BELDES Projesi'ne de büyük destek vereceğiz. Belediyelerimiz hizmet üretiyor. Antalya gibi bir yerde biz de bakanlık olarak her türlü desteği vereceğiz. Mutlaka bizim en az 2050 yılına kadar tüm belde ve köylerimizin içme suyu sorunlarını halletmemiz gerekiyor."