Oktay Vural ise nefes bile alınabiliyorsa bununaziz şehitlere ve gazilere borçlu olunduğunu ifade etti. Şehitlerin ardından Türkiye'nin terörle mücadele azmini kırmak ve terör örgütünün muhatap alınması yönünde söylemlerin, haberlerin gündeme getirildiğini savunan Vural, ekonomide de kötüye gidiş olduğunu iddia etti. İnsanların işinden aşından olduğunu, millî kimliğin tartışılır hale geldiğini, hergün üçer, beşer şehit verildiğini, bu bedelin artık bitmesi gerektiğini ifade eden Vural, ''Omurgasız bir devlet yönetimi sergileyen bugünkü AKP iktidarını, açıkçası artık görevini tamamlamış olduğu kanaatiyle göndermemiz gerekiyor. Omurgasız siyasetten Türkiye'nin kurtulması lazım.'' şeklinde konuştu.

2009 seçimlerinden sonra Davos'ta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "One minute" çıkışı sebebiyle kahraman ilan edildiğini, yarım saat sonra ise İsrail Cumhurbaşkanı'ndan özür dilediğini öne süren Vural, şunları kaydetti: ''One minute dedikten sonra İsrail'le askeri tatbikatlar da planlanmış, yeni öğreniyoruz. Bunlar saman altından su yürütüyorlardı. Mavi Marmara gemisine, Gazze'ye Filistinliler'e yardım götürenlere karşı İsrail askerlerinin saldırısı neticesinde dokuz vatandaşımız hayatını kaybetti. Biz öyle bir devlet istiyoruz ki, 'One minute'i salonlarda değil, senin vatandaşlarına kurşun sıkacağı zaman deseydin, onları durdursaydın, o zaman gerçek anlamıyla karşı duruş sergilerdin. Geldiğimiz noktada görüyoruz ki İsrail'le bu gerilim de iç politika malzemesi. Dışişleri Bakanı, otel odalarında İsrailli bakanlarla görüşüyor. Gizli saklı görüşmeler yapıyorlar. Oysa, 'Yetti artık' demişlerdi.Maalesef Türk milletinin onuru ayaklar altına alınmıştır ve Ahmet Davutoğlu, kapalı kapılar ardında muhtemelen İsrail'e, 'Merak etmeyin, biz millete karşı söylemleri nutuk olsun diye ifade ediyoruz. Biz aslında sizlerle ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz.' demiştir.''

İktidarı Türkiye'yi ortadan kaldıracak hain projelerin taşeronluğunu yapmakla suçlayan Oktay Vural, ''Bugün haksızca MHP'yi suçlayan Başbakan, haksızca, utanmadan sıkılmadan, 'Terörist başı sizlere teslim edildi.' diyen bir başbakanın tek sermayesi yalan olduğu için bu yalanlara müracaat etmek durumunda kalmıştır. Yüzüne vurdum, hodri meydan dedim. İspat etmezsen namertsin dedim. İspat edebildi mi? Edemedi. O zaman bu iddiasını ispat edemeyene ne demek lazım?'' dedi.