Bir önceki köşe yazımda dile getirdiğim Antalya’nın tam göbeğindeki 16000 dönümlük Kırcamisi konusu çok büyük ilgi gördü.
Gelen mailler, köşeye yapılan yorumlar, bizzat beni telefonumdan arayanlar, faks gönderenler bunun Antalya için “Tarihi” bir fırsat olduğu konusunda hemfikirler.
Gerçekte bu. Evet atadan imarlı Antalyalıların tapulu arazileri artık seçim malzemesi yapılmadan imara açılırken “ÇAĞI YAKALAMAK, MODERN YAPILAŞMAYI SAĞLAMAK” ortak fikir haline geldi.
İstanbul’dan konuyla ilgili görüştüğüm bazı iş adamları, belediye başkanları hayret ediyorlar ve üzüntülerini dile getiriyorlar. Ama benden rica ettikleri için şimdilik onlardan isim olarak bahsetmeyeceğim.
Merak edilen en önemli konuda Antalya’daki emsal 0.40, 0.60, 0.80, İstanbul’da 2-3 hatta 15 emsal yapılırken Antalya’daki tapu sahiplerinin günahı ne?
Niçin emsal fazlalaştırılıp bu 16000 dönümlük alanda göğe doğru yükselen gökdelenler çevresinde bol yeşil alan olmasın. Neden korkuluyor?
İzmir, Ankara hele hele İstanbul’da bu emsaller belediyelerde uygulanırken turizmin başkenti diye ifade ettiğimiz Antalya’da neden uygulamaya geçilemiyor merak konusu.
Zaten yıllardır Türkiye sahilinde kıyı kenar çizgisi yüzünden haksızlığa uğramış tek bölge .
İstanbul’da boğazda, Bodrum’da, İzmir’de milletin evinden, lokantasından denize el uzatılırken, bırakın el uzatmayı 60 metrenin altına yapılması Antalya’ya özel yasaklı. (Bu kıyı kenar çizgisi kanunu sadece Antalya’da varmış gibi) Uygulama yapılırken hiç olmazsa Antalyalılar emsalde mağdur olmasınlar.
Niçin Antalya büyükşehir belediye başkanının Kırcami’nin konuya muhatap Muratpaşa belediyesinin bu konuda tarihi fırsatı değerlendirmediklerini hayretle soruyorlar.
Ben vakti zamanı geldi diye anlatıp izah etmeye çalışıyorum. Zaten bir önceki köşe yazımda da her şeyi açık açık yazmıştım.
Kırcamisi 16000 dönümlük alan başta Expo 2016 olmak üzere hem kültürel hem sosyal hem de spor alanında Antalya’nın en büyük açıklarını kapatacak projelerine de ev sahipliği yapabilecek konumda.
Devlet tarafından Expo 2016’ya tahsis edilen yer 1100 dönüm ve ayrılan bütçe 180 milyon TL.
16000 dönümlük arazinin imar çalışması sırasında en az %40 yani 6400 dönümden kamu alanından bahsediyorum yani altı milyon dört yüz bin metre kareden.
Bu kamuya kalan alanda neler olmaz. Tapu sahibi Antalyalılar modern binalarını inşa ettirirken al sana Antalya için yıllardır süren stat nereye yapılacak kavgasını sona erdirecek alan.
Hem yaya hem çeşitli araçlarla toplu taşıma araçlarıyla ulaşılabilecek onbinlerce insana keyifle maç seyrettirecek Antalya Stadının yeri burada hazır.
Ne ulaşımda ne trafikte ne de park alanında sorun yaratmayacak geniş geniş kullanılabilecek yıllardır politikacılarının stat kavgası yerini sona erdirecek Antalya’ya yakışacak stat alanı burada hazır.
İstanbul’da yeni yapılan 120 dönüm, biz 150 dönüm ayıralım 30000 metrekare fazla olsun İstanbul’dan. BU STADI BEDAVAYA YAPIRIM DİYEN İŞ ADAMLARI DA HAZIR . İlgili yerlere özellikle duyuruyorum.
Başka neler yapılmaz ki;
5 tane 50.000m2’lik kültür alanı
Başka;
5 tane 50.000m2’lik kongre merkezi
Başka;
5 tane 100.000m2’lik fuar alanı
Başka;
5 tane 50.000m2’lik park
Başka;
5 tane 50.000m2’lik havuz
Yetmez mi söyleyin? ANTALYA’YA YAKIŞMAZ MI?
Sadece toplamda 1650 dönüm geriye 4500 dönüm üzerinde yer, yollar, ana arterler, kavşaklar, göbekler, ne yaparsan yap.
Yeni bir Antalya yaratılacak önemli olan bu konuda birlik beraberlik gösterip turizmin başkenti Antalya’ya yakışır dev bir KIRCAMİSİ PROJESİ ortaya çıkmak gerekiyor.
Başta sayın başbakanımız Erdoğan’ın, Çevre ve Şehircilik bakanı Bayraktar’ın, Stat yeri konusu ile ilgili Spor bakanı Kılıç’ın, Antalya milletvekili Sevgili Menderes Türel ve diğer milletvekillerinin, Antalya Valisi Sayın Altıparmak’ın, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Akaydın ve Büyükşehir meclis üyeleri, Muratpaşa Belediye Başkanı Sayın Evcilmen ve siyasi parti temsilcilerinin, kamuoyunun bilgisine sunuyorum.
Bu konu Antalya’nın milli meselesi olarak görülmelidir.
16000 DÖNÜM KIRCAMİSİ ALANI VE TAPU SAHİPLERİ SİZİN DUYARLILIĞINIZI BEKLİYOR.
[email protected]