Endonezya Cumhurbaşkanı Susilo Bambang Yudhoyono, Türkiye ve Endonezya'nın bölgelerinde iki önemli güç olduğuna işaret ederek, "Biz artık ilişkilerimizi yeniden şekillendirmeli ve özünü belirlemeliyiz. Ülkelerimizin toplam nüfusu 310 milyon. Sınırsız doğal kaynaklarımız var. Diplomatik ağırlığımız var. Çok daha fazla şeyi başarabiliriz" dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün resmi davetlisi olarak Ankara'da bulunan Endonezya Cumhurbaşkanı Susilo Bambang Yudhoyono, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'i ziyaret etti. Yudhoyono, görüşmenin ardından Şahin'le birlikte Meclis Genel Kurul salonuna geldi. Oturumu yöneten Meclis Başkanvekili Meral Akşener'in Yudhoyono'yu anonsuyla Genel Kurul salonundaki tüm milletvekilleri ayağa kalkarak konuk Cumhurbaşkanı'nı alkışladı.
Meclis Genel Kurulu'na hitap eden Yudhoyono, Türk halkının, 150 bin kişinin hayatını kaybettiği doğal afette Endonezya'ya verdiği destek için teşekkür etti. Türkiye ve Endonezya'nın her zaman zafer ve umutsuzluk anlarında beraberce mücadele etmiş iki devlet olduğunu vurgulayan Yudhoyono, iki ülkenin bugün artık dönüşümlerini tamamladıklarını belirtti. Türkiye'nin bölgesinde son derece önemli bir küresel oyuncu haline geldiğini ifade eden Yudhoyono, Asya ile Ortadoğu ve Avrupa, batı ile İslam arasında
köprü görevi gördüğünü dile getirdi. Yudhoyono, Endonezya'nın da Güney Asya'nın en istikrarlı ve en önemli ülkelerinden biri olduğunu söyledi. Yudhoyono şunları söyledi:
"Biz artık ilişkilerimizi yeniden şekillendirmeli ve özünü belirlemeliyiz. Kendi değerlerimizi kullanarak karşılaştığımız zorluklarla mücadele etmeliyiz. İki ülkenin toplam nüfusları 310 milyon. Sınırsız doğal kaynaklarımız var. Diplomatik ağırlığımız var. Çok daha fazla şeyi başarabiliriz."
Yudhoyono, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 2 milyar dolar olduğunu belirterek, bu rakamı 5 milyar dolara yükseltmeyi hedeflediklerini vurguladı.
Türkiye ve Endonezya'nın G-20'de yapıcı bir rol oynadıklarına işaret eden Yudhoyono, G-20 dünyasının her zaman aradıkları faydayı sağlayıp sağlayamayacağını sorguladıklarını söyledi. Yudhoyono, G-20'nin refahı tüm dünyaya yayabilmesi, gelişmiş ve az gelişmiş ülkeler arasındaki uçurumu kapatabilmesi, insanlığı 21. yüzyılda sıfır yoksulluk hedefine ulaştırabilmesi gerektiğini dile getirdi. 1999 yılında dünyada 40 demokratik ülke varken, 2009'da bu sayının 110'a çıktığına işaret eden Yudhoyono, Türkiye'nin
demokratikleşme anlamında öncü bir ülke olduğunu ifade etti. İki ülkenin de kendilerine has demokrasiyi geliştirdiklerini belirten Yudhoyono, "Hiç kimse bizim demokrasilerimizin dışarıdan empoze edildiğini söyleyemez. Biz demokrasi ihracatı yapmıyoruz. Bizim yapacağımız şey, kendi demokrasi örneklerimizle ekonomik kalkınmayı gerçekleştirebileceğimizi kanıtlamak. Biz, demokrasiyle kalkınmanın bir arada olamayacağına yönelik teorilerin doğru olmadığını kanıtladık" diye konuştu.
Filistin sorununun her an patlayabilecek bir bomba gibi olduğunu ifade eden Yudhoyono, Mavi Marmara gemisine yapılan saldırının da, bu tehlikenin ne kadar büyük olduğunu gösterdiğini ifade etti. Türkiye'nin acısını paylaştıklarını söyleyen Yudhoyono, Türkiye'nin bu anlamdaki çabalarını desteklediklerini açıkladı. İsrail'in saldırısına ilişkin tarafsız bir soruşturma yürütülmesi gerektiğini söyleyen Yudhoyono, İsrail'in de bu yasa dışı ambargoyu kaldırması ve bu insanlık krizine son vermesi gerektiğini
dile getirdi.
20. yüzyılın, sert güçlerin yüzyılı olduğunu kaydeden konuk Cumhurbaşkanı, 2 dünya savaşında milyonlarca insanın hayatını kaybettiğini anlattı. 21. yüzyılın ise yumuşak güçlerin yüzyılı olacağını belirten Yudhoyono, insan ırkının geleceği için çok büyük bir fark yaratılabileceğini el ele vererek kanıtlamak zorunda olduklarını vurguladı.
Yudhoyono, konuşmasının ardından milletvekillerinin alkışları eşliğinde Şahin'le birlikte salondan ayrıldı. Yudhoyono'nun Meclis'teki konuşmasını Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç ve Cemil Çiçek de izlerken, liderler Yudhoyono'nun konuştuğu oturuma katılmadı.
Endonezya Cumhurbaşkanı Yudhoyono, Meclis'te konuşma yapan 32. yabancı devlet adamı oldu. TBMM Genel Kurulu'na daha önce Federal Almanya Meclis Başkanı Gerstenmaier, SSCB Parlamento Kurulu Başkanı Nikolay Podgorni, Tunus Cumhurbaşkanı Habib Burgiba, Kazakistan Yüksek Şurası Başkanı Serikbolsun Abdildin, Bosna-Hersek Başbakan Yardımcısı Muhammet Cengiç, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Ebulfeyz Elçibey, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Askar
Akayev, Gürcistan Devlet Başkanı Eduard Şevardnadze, Romanya Cumhurbaşkanı Emil Constanstinescu, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Petar Stoyanov, Arnavutluk Cumhurbaşkanı Recep Meydani, Hindistan Meclis Başkanı Balayogi, ABD Başkanı Bill Clinton, Ürdün Kralı Abdullah Bin El Hüseyin, Polonya Cumhurbaşkanı Aleksandr Kwasniewski, Türkmenistan Meclis Başkanı Sahad Muradov, Ukrayna Cumhurbaşkanı Leonid Kuchma, AB Komisyonu Başkanı Romano Prodi, Pakistan Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref, Avrupa Parlamentosu Başkanı Pat
Cox, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Avrupa Parlamentosu Başkanı Josep Borell, AB Komisyonu Parlamenterler Meclisi Başkanı Bene Uanderlinden, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, ABD Başkanı Barack Obama, Portekiz Cumhurbaşkanı Anibal Cavaco Silva ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev hitap etmişti.