MGK'da ele alınan ve Hükümet'in uyguladığı strateji, mücadelenin güvenlik ve diplomasi boyutunun atbaşı yürütülmesini içeriyor. Bir yandan PKK'ya yönelik operasyonel abluka etkin bir şekilde yürütülecek, bir yandan da Kuzey Irak yönetimi ile PKK'ya yönelik baskıyı arttıracak diplomatik süreç işletilecek.
Buna göre Türkiye, Kuzey Irak yönetimi ile bazı konuları masaya yatırdı. İlk aşamada 300'e yakın PKK'lının iadesi, terör örgütü mensuplarının Irak vatandaşlığına alınmaması, yurtdışına giriş çıkışlarının kontrol altına alınması, lojistik desteğin kesilmesi, sınır güvenliğinin sağlanması istendi. Türkiye ayrıca Kuzey Irak'taki 14 Kürt ve Arap aşireti ile yakın işbirliği süreci başlattı.
OPERASYONEL ABLUKA
Stratejinin ayrıntıları şöyle:
PKK'ya yönelik yurtiçi ve sınır ötesinde kapsamlı operasyonlar etkin şekilde sürdürülecek. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "sınırda görev yapacak profesyonel ordu kuracağız" sözünün bu stratejinin bir parçası olduğu belirtiliyor. Erdoğan'ın da açıkladığı gibi profesyonel askerler sınırda 5 ile 10 yıl arasında görev yapacak. Görev sonunda tazminatını alacak ve başka bir kurumda işe yerleştirilecek.
Türkiye bu stratejiye göre, ABD'den Kuzey Irak hava sahasının Türk Silahlı Kuvvetleri'ne açılmasını istedi ve bu kabul edildi. Türk Hava Kuvvetleri unsurları Kandil bölgesine kadar sorunsuz hareket kabiliyetine ulaştı.
DİPLOMATİK BASKI
Bu süreçte, PKK'ya karşı ortak hareketi içeren Kuzey Irak yönetimi ile diplomatik süreç oluşturuyor. Türkiye'nin bu konuda Kuzey Irak yönetimi ile bazı konularda görüş birliğine vardığı ve bazı konuların bir süre önce kademeli olarak uygulamaya geçildiği belirtiyor