Rus yetkililer, Urallar bölgesindeki Mayak Nükleer tesisi civarına yangınların sıçramasından dolayı bu bölgeyi acil durum bölgesi ilan etti.
Moskova Sağlık Dairesi yöneticisi Andrey Seltsovski gazetecilere yaptığı açıklamada, Moskova'daki ölüm oranlarının son iki günde iki kat arttığını belirterek, "Normal günlerde Moskova'da günde 360-380 kişi hayatını kaybediyor,ancak şimdi ise 700'e yakın kişi ölüyor. Normalden neredeyse iki kat fazla birartış var" dedi.
Ölüm oranlarındaki artışı aşırı sıcakların yanı sıra başkentin üstünü saran dumana bağlayan Seltsovski, başkentteki morgların dolma aşamasına geldiğini kaydetti.
Seltsovski, "Morglarda 1500 kişilik yer var, 1300'ü şu anda dolu.Bugünden itibaren defnedilecek bazı cenazeler nedeniyle boş yer sayısı artacak" diye konuştu.
Moskova üzerinde 6 günden beri bulunan duman bulutunun bugün normalden 3 kat fazla karbon monoksit ve diğer zararlı gazları içerdiği bildirildi.
Moskova'da hafta sonunda havadaki kirlilik oranı normalden 7 kat daha fazla çıkmış, çok sayıda kişiyle yabancı büyükelçilikler Moskova'yı terketmişti. Rusya Meteoroloji Servisi Başkanı Aleksandır Frolov, tarihi verilere bakarak Rusya'nın son 1000 yılın en kötü havasını yaşadığını söyleyebileceklerini belirterek, "Atalarımız son bin yıl içinde böylesine sıcak hava görmemiş veya kayıt altına almamış" dedi.
Moskova'da daha önce ortalama 24 derece olan hava sıcaklığı bu yaz özellikle haziran ayının ortasından beri aralıksız bir şekilde 34-38 derecelerde seyrederken, hava tahminleri hava sıcaklığının bu hafta da düşmeyeceğini gösteriyor.
Dünya Sağlık Örgütü'nün iklim değişikliği ve sağlık uzmanlarından Diarmid Campbell-Landrum da yaptığı açıklamada, yüksek sıcaklığın ölüm oranlarını 2003yılında Avrupa'da görülen sıcak dalgasında olduğu gibi iki katına çıkarabileceğini belirtti.
Campbell-Landrum, Moskova'daki aşırı sıcakların ve yangınlardan dolayı kenti etkisi altına alan duman bulutunun sağlık açısından son derece tehlikeli olduğun, özellikle yaşlılar ile kalp ve akciğer rahatsızlığı bulunanların yüksek risk grubunda bulunduğunu kaydetti.
Rusya'nın özellikle batı bölgesinde meydana gelen yangınlarda şu ana kadar 52 kişi hayatını kaybederken, 2 binden fazla ev de kül haline geldi.
Yetkililer, yangınlarla mücadelede 10 bin itfaiyecinin çalıştığını, ancak bu yeterli olmadığı için yangın söndürme çalışmalarına onbinlerce askerin de gönderildiğini açıkladılar. Rusya ve Bulgaristan'ın çarşamba günü oynayacağı futbol karşılaşması da hava kirliliğinden dolayı başkent Moskova yerine St. Petersburg'a alındı.
Yangınlar Mayak nükleer tesisini tehdit ediyor
Bu arada Çelyabinsk'teki yerel yönetim tarafından yapılan açıklamada, "Bölge yönetimi, 6 Ağustos'ta Ozersk kentine (nükleer tesisin bulunduğu kent) yangınların sıçraması nedeniyle orman ve parklarda olağanüstü hal ilan etmiştir" denildi.
Açıklamada, bölge yönetiminin Viktor Trofimtçok başkanlığında yarın bir araya gelerek atılacak adımların ve alınacak önlemlerin koordinasyonunu ele alacağı kaydedildi.
Urallar'daki Çelyabinsk bölgesinde 1957 yılında inşa edilen, yılda 400 ton yakıt üretme kapasitesine sahip Mayak nükleer tesisinde, Sovyetler Birliği döneminde sızan sıvı nükleer atık 260 bin kişiyi etkilemiş, bir çok köy ve kasabanın tahliye edilmesine neden olmuştu.
Rusya'nın değişik bölgelerinde başka nükleer tesisler de yangınların tehdidi altında bulunuyor.
Rusya Acil Durumlar Bakanı Sergey Şaygu dün yaptığı açıklamada, Rusya'nın Snejinsk kenti yakınlarında bulunan nükleer tesis civarındaki yangının söndürülmesi için, günün 24 saati çalışılması talimatı vermişti.
Snejinsk'teki nükleer santralin yetkililerinden Georgi Rukovanov da Rus NTV televizyonuna yaptığı açıklamada, "Hava koşulları rüzgar olmadığından çok iyi. Eğer bugün de böyle devam ederse, buradaki yangın söndürülür" dedi.
Snejinsk'teki tesiste nükleer silah geliştiriliyor. Moskova'nın 500 kilometre doğusundaki Sarov nükleer tesisi yakınındaki 4 bölgede devam eden yangınlar yakından izlenirken, Rus yetkililer, şimdilik bu bölgedeki yangının kontrol altına alındığını ve tesisin güvende olduğunu kaydediyorlar.
Rus yetkililer, daha önce tesiste bulunan patlayıcı ve çevreye zararlı maddelerin tesisten alınarak, daha güvenli bir bölgeye nakledildiğini açıklamışlardı.