Seyrantepe'deki İstanbul Taksiciler Esnaf Odası'nda bir araya geldiği taksicilere "meslektaşlarım" diye hitap eden Yıldırım, "Ben de taşımacılıktan geliyorum. Taksicilik yapmadım, ama taksim oldu. Taksi çalıştırdım, otobüs işletmeciliği yaptım. Dolayısıyla bu mesleğin çilelerini, bu mesleğin ne kadar alın teri dökülerek, hak edilerek para kazanılan bir meslek olduğunu biliyorum" diye konuştu.
Yıldırım, taksicilerin ya da taksicilerden hizmet alanların yaşayacağı herhangi bir olumsuzluğun dalga dalga milyonlara yayılacağını belirtti.
Göreve geldiğinde Atatürk Havalimanı'nın yolcu trafiğinin 8 milyon olduğunu ifade eden Yıldırım, geçen yıl bu rakamın 29 milyon 854 bine çıktığını, buna 6,5 milyonluk yolcu trafiğiyle Sabiha Gökçen Havalimanı da eklendiğinde, sayının 40 milyona ulaştığını söyledi.
Yıldırım, havalimanına gelen yolcuların taksicilerden hizmet aldığını dile getirerek, "Bir ülkeye gittiğiniz zaman havalimanına inince bir fikir oluyor. Havalimanında kargaşa varsa, hizmet alamıyorsanız, sıra bekliyorsanız, bu ülke geri kalmış demektir. Ülkemizde bir kişi havalimanına geliyor, modern tesislerden geçiyor, dışarıda taksiye, otobüs ya da metroya binip yoluna devam ediyor. Çağdaşlık da bu oluyor" diye konuştu.
Hava taşımacılığında Türkiye'nin 4 kat büyüdüğünü aktaran Yıldırım, "Bu büyümeyi gerçekleştirmeseydik sizin için hayat biraz daha zor olabilirdi. Talep bu kadar büyüyünce bu işte para olduğunu gören bazı kayıt dışı kesimler boş durmuyor, ortalığa çıkıyor. Terlemeden, yorulmadan sizin yaptığınız işi yapmaya çalışıyor. Bu haksızlıktır. Bunun kabul edilebilir yanı yoktur" şeklinde konuştu.
Yıldırım, birçok kanun çıkardıklarını anlatarak, karayolu taşımacılığında, çıkarılan kanunlara, yönetmeliklere uygunluğun yüzde 98'e ulaştığını söyledi.
Korsan taksicilik
Taksicilerin yaşadığı sorunların farkında olduklarını ifade eden Yıldırım, "Bunların başında korsan sorunu geliyor. Bütün arka planını arkadaşlar anlattı. Biz bunu başka alanlarda da yaşadık, ama önüne geçtik. Araç muayeneleri araç hiç görülmeden yapılıyordu bu ülkede. Şimdi öyle mi? Şimdi 100 tane araç gidiyor, bunun 70'i ilk muayeneden geçemiyor. İkinci muayenede 60 tanesi, üçüncü muayenede 100 tanesi geçiyor. Niye? İşi sıkı tutuyoruz. Araç muayenelerinin ben hepsini makam odamdan görüyorum. Takip çok önemli. Kanun çıkarmak, ceza koymak yetmiyor. Uygulamayı sıkı tutmazsanız, takip etmezseniz, en iyi kanunu da çıkarsanız hiçbir faydası yok" dedi.
Yıldırım, kararlılık olması durumunda korsan taksicilik sorununun çaresinin de bulunabileceğini vurgulayarak, şöyle devam etti: "Arkadaşlarımız bir taslak hazırlamış, bize takdim ettiler. Biz bu konunun takipçisi olacağız. Bu işi hak ederek yapanla hiçbir zahmete katlanmayanın aynı muameleyi görmesini asla kabul edemeyiz. Bunun sözünü veriyorum. Bu bizim tek başımıza alacağımız bir karar olsa, biz bunu hemen alır, uygularız. Bu, birkaç kurumu birlikte ilgilendiriyor. Esasen bizi en son ilgilendiriyor. Bu işte belediyeler var, İçişleri Bakanlığı var, icabında Sanayi Bakanlığı var, Ulaştırma Bakanlığı da durumdan vazife çıkarıyor. Korsan taksicilikle amansız mücadele edeceğiz. Bu iş yüzde 100 biter mi? Bitmez. Ancak kontrol edilebilir bir noktaya gelmesi önemlidir."
Taksiciden tepki
Bakan Yıldırım'ın anayasa değişikliklerine değinmesi üzerine bir taksici, "Buraya anayasa propagandası dinlemeye gelmedik, mesleki sorunlarımızı anlatmaya geldik" dedi.
Bunun üzerine Yıldırım, her türlü sorunu konuşabileceklerini belirterek, şöyle devam etti: "Kimsenin oyu benim cebimde değil. Bu, bir seçim değil, Türkiye'nin geleceğinin seçimidir. Takdir sizin, ister 'Evet' ister 'Hayır' dersiniz. Farklı düşünenlere saygı duyuyoruz. Hayırlı olsun arkadaşlar. Heyecana lüzum yok. Biz kaybedeceksek kaybedelim, insanımız kazansın. Benim ne söyleyeceğime siz karar veremezsiniz. Sizin ne söyleyeceğinize de ben karar veremem. Biz kendimiz için bir iş yapmıyoruz, memleket için yapıyoruz."
Konuşmasının ardından taksicilerin sorunlarını dinleyen Yıldırım, bir taksicinin, "12 Eylüle kadar korsan sorununu çözün, 1,5 milyon şoförün 'Evet' diyeceğinden şüpheniz olmasın" demesi üzerine, "Ben böyle bir pazarlığa girmem. Çok ahlaki bir pazarlık değil. Meclis kapalı, yasa çıkarılmıyor 12 Eylüle kadar. Ayrıca bu Bakanlığımı ilgilendiren bir konu değil, inisiyatif alacağımı açık seçik söyledim. Bunu meslek örgütleri takip edecek, yapmadığımız işi vaat edip size hayal kırıklığı yaşatmak istemem" diye konuştu.
Bu arada, "Propaganda yapıyorsunuz" diyen bir kişinin salondan çıkarıldığı toplantı sırasında bazı taksiciler "Evet" diye bağırdı.