|
|
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Kırşehir Ahi İşadamları Derneği'nin düzenlediği 'Demokrasi Ülkemizi Kalkındırır' konulu konferansta konuştu. HSYK kararıyla görevine son verilen cumhuriyet savcısı Ferhat Sarıkaya'ya haksızlık yapıldığını savunan Arınç, 12 Eylüldeki halk oylamasında bu sorunun da ortadan kalkacağını, HSYK kararlarına da yargı yolu açılacağını söyledi. Ferhat Sarıkaya'ya sahip çıktığını belirten Arınç şöyle konuştu: ''Hiç kimse ona iş vermeyi, hiç kimse onunla ilgilenmeyi, cesaret verici bulmadı. Çünkü o her şeyden mahrum bir hale gelmişti.
Haber gönderdim, kendisini şu ana kadar hiç görmedim, yeminle söylüyorum. Ama yaptığı iş onurlu bir işti, ona karşı meslekten atılması da çok kötü bir cezaydı, maalesef zulümdü. Dedim ki 'ben Meclis Başkanıyım, gelsin ona Mecliste iş vereceğim. Hukuk müşaviri yapacağım' dedim.
Yaklaşık 4 yıl önce meslekten ihraç edilen savcı Ferhat Sarıkaya.
Büyüklük buradadır, haber gönderdi bana 'çok teşekkür ediyorum, hiç böyle bir şey düşünmüyorum. Ben konuşmayacağım. Evet böyle bir zulüm ve haksızlık yapıldı, ben kaderime razıyım' dedi.
Başkası olsa balıklama atlardı, koşar gelirdi ama bu asil insan, mesleğinden atıldı. Başka Ferhat Sarıkaya'lar da mesleğinden atılmasın, onlara zulmedilmesin diye çalışıyorum, HSYK bunun yolunu kesmek isterse, bunun yargı yolu açık diyorum.''
"ALLAH'TAN KORKUN"
MHP lideri Devlet Bahçeli tarafından ortaya atılan 'PKK ile pazarlık' iddialarına da değinen Arınç, ''Biz terörle en ciddi mücadeleyi veriyoruz. Terör örgütünün başındaki adamlardan biri bir laf söylüyor, ona inanıyorlar; benim kanımdan, benim milletimden, benim canımdan, benim inancımdan, kıblesi bir, Allah'ı bir, Peygamberi bir, Hükümetin başındakine veya Hükümetin bakanına inanmıyorlar. Allah'tan korkun'' şeklinde konuştu.
"BU KADAR BASİT DEĞİL"
Referandum sürecinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına da gönderme yapan Arınç şöyle konuştu:
''Millet bilmezmiş gibi 'hayırda hayır vardır, siz hayır deyin'. Bu çok kolay bir şey ama çok da basit, ucuz bir şey veya 'kahverengi, kahvenin rengi, kahvenin kırk yıl hatırı vardır. Siz de kahverengiye mühür basın, hatırımızı kırmayın'. Bunlarla 'evet' veya 'hayır' halk oylamasını yaparsanız, vallahi millet size bir yerinden güler arkadaşlar. Yapmayın, bu kadar basit bir şey değil.''