'Kriz Türkiye'yi teğet bile geçmedi'

18 Eylül 2010 Cumartesi  16:25

Türkiye'de yatırımlarını aralıksız devam ettiren Viko'nun Genel Müdürü Nusret Kayhan Apaydın, küresel ekonomik krizin Türkiye'ye olumsuz sirayet etmediğini belirtirken, "Kriz teğet bile geçmedi. Ortaya çıkan tablo gurur verici." dedi. Sektörünün öncü firmalarından biri olarak Viko'nun kriz sürecinde istihdamı yüzde 25 artırdığına işaret etti.
 
Türkiye'nin krizden hızla çıkmasına katkı sağlayan Türk şirketleri Rusya piyasasını yeniden keşfediyor. Bir zamanlar bavulla geldikleri dev pazarda şimdi Türk markaları her geçen gün etkinliğini artırıyor. Vestel, Şişecam, Rönasans, Enka gibi dev şirketlerin yanı sıra Ülker, Kastamonu Entegre ve Atlasjet gibi markalar da Rusya pazarında yatırımlar yapıyor. Elektrik anahtar ve priz sektöründe dünyanın en büyük üç üretim tesisinden birine sahip olan Viko, Rusya pazarında büyümeyi öngörüyor.
 
Küresel ekonomik kriz ve Rusya pazarına yönelik hedefleriyle ilgili Cihan'a açıklamalarda bulunan Viko Genel müdürü Nusret Kayhan Apaydın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dünyanın ekonomik krize girdiği bir dönemde 'Türkiye'yi teğet geçeceği' yönündeki beyanlarına çoğu kimsenin inanmadığını vurgularken, "Ben iyimser bakanlar arasındaydım. Öteden beri Türkiye'nin potansiyeline inanıyorum. Dünya ekonomisi ile birlikte 2009'da bir küçülme yaşandı. Ancak Türkiye'nin 2000'in başında yaşadığı krizde aldığı tedbirler hazırlık oluşturdu. Krizde hiçbir banka batmadı. Bunda hükümetin akılcı ve objektif verilere dayalı ekonomi politikası ve bütçe disiplini bunda çok büyük rol oynadı. Türkiye gerçekten 2009 bir kenarda tutulursa 2010'da çok büyük bir sıçrama gösterdi. İkinci çeyrekteki 10,3'lük büyüme rakamı ile G20 ülkeleri arasında ilk sırada. Türkiye'nin önümüzdeki günlerde kredi notu yükseltilerek yatırım yapılacak ülkeler arasına alınacak. Krizin şahsen teğet dahi geçmediğini düşünüyorum. Bu tablodan ülkemiz adına gurur duyuyorum." yorumunu yaptı.
 
2010'DA EN YÜKSEK KARLILIK VE CİRO
 
1966'da Viktor Kohen tarafından 500 metrekarelik bir alanda kurulan Viko, 1980'de genç girişimciler Cahit Durmaz ve Ali Dağbaşı tarafından satın alınır. İstanbul'da önce 4-5 bin metrekarelik bir fabrikaya dönüşen şirket, önce 15 bin 2006'da 50 bin metrekarelik bir alanda üretime başlayarak sektörde dünya devi haline gelir. Viko şimdilerde tek çatı altında yıllık 100 milyon adet anahtar ve piriz üretimi ile dünyada ilk üç şirket arasında yer alıyor.
Kriz öncesi rakamları 2010 sonunda aştıklarını kaydeden Nusret Kayhan Apaydın, "2008'de çok başarılı bir yıl yaşamış ve en yüksek cirolarımıza ulaşmıştık. 2009'da yüzde 15'lik bir gerileme yaşansa da, 2010'da 2008'in rakamlarını yüzde 20-25 civarında aşacağız. Bu çok büyük bir başarı. 110-120 milyon dolarla Viko tarihinin en yüksek ciro ve karlılık rakamlarına ulaşacağız." ifadelerini kullandı.
 
Yatırımlara hızla devam ettiklerinin altını çizen Apaydın, 700'ün üzerinde çalışanları olduğunu ve 2010'da yüzde 25 istihdam artırımına gittiklerini bildirdi. Türkiye'nin ilk 500 şirketi arasında yer alan Viko, 2010 sonunda sıralamada daha önlere geçmeyi planlıyor. Türkiye pazarında yüzde 60 paya sahip olan firma, üretiminin yarısını da yurt dışına ihraç ediyor. Afrika, Asya ve Avrupa'dan 70'e yakın ülkeye ihracat yapıyor. Ukrayna'da yüzde 30'la pazar lideri konumuna gelen Viko, Rusya pazarının yüzde 15'ine sahip. Moskova'da ofis kurarak Rusya'da büyümek istiyor. Yeni kurulacak lojistik merkezle Rusya pazarında 12 milyon dolarlık ciro, 20 milyon dolara çıkarılacak.
 
RUSYA PAZARINA ARTIK MARKA OLARAK GİRİLMELİ
 
Dünyada yükselen pazarlar dendiğinde ilk akla gelen ülkenin Rusya olduğuna dikkat çeken Kayhan Apaydın, pazarda büyümek için markalaşmak gerektiğini belirtti. Müşterileri ile farklı ürün yelpazelerinin tanıtımı için bir program düzenlediklerine dikkat çeken Nusret Kayhan Apaydın, "150 milyon üzerinde nüfusuyla oldukça büyük bir pazar. Perestroyka'dan sonra dünya ile entegrasyonda hızla ilerleyen bir ülke. Dolayısıyla önemli bir pazar. Tarihsel bağlarımız da var. Burada yer almalıyız. Kaldı ki dünyada yükselen pazarlar dediğimiz zaman akla gelen ilk ülke Rusya. İstikbalini parlak görüyoruz. Öncelikle kendi kaynakları olduğunundan ve geçmişe dayalı endüstriyel birikimi var. Bütün bunlar Rusya'yı ilerde büyük ekonomik güç haline getirecek, biz de burada yer almak istiyoruz." dedi.
"Dünyanın bütün yerlerine biz artık kendi markalarımızı inşaa etmeliyiz. Ve Viko bunu başarmış en iyi örneklerden biri." tespitini yapan Viko Genel Müdürü Kayhan Apaydın şu tavsiyelerde bulundu:
 
"Biz gerçekten işin hakını vererek yapıyoruz. Bakın bugün de şu organizasyon söylediklerimin bir kanıtıdır. Eğer biz sokakta her hangi bir vatandaşa 'aklınıza ilk gelen elektrik anhtarı veya priz markası hangisidir?' diye sorduğumuzda eğer Viko cevabını alabiliyorsak bu çok önemli çok değerli bir şey. Uzun yıllarda inşaa edebileceğiniz ve kolay kolay yıkılmayacak bir kanaat. Ben bütün işadamlarına, Türk sanayicilerine öncelikle marka yönetimini başarmalarını tavsiye ederim. Onun dışındaki faliyetler geçici olur. Eğer kalıcı olmak istiyorsak biz de markaları inşaa etmeliyiz."
 
VİZELERİN KALDIRILMASI TEMASLARI ARTIRACAK
 
Siyasilerin karşılıklı ilişkilerin gelişmesinde çok büyük katkıları olduğuna değinen Viko Genel Müdürü, vizelerin kaldırılması yönündeki çalışmaların iş adamlarının daha sık Rusya'ya giderek incelemelerde bulunmasının önünü açacağını söyledi. Viko olarak gümrüklerde bir sorun yaşamadıklarını belirten Nusret Kayhan Apaydın, Ruble ve Türk Lirası ile ticaretin dolar kurunda yaşanan dalgalanma riskinden kurtaracağını sözlerine ekledi.
 



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/-Kriz-Turkiye-yi-teget-bile-gecmedi-/345592