1. Yumurta zararlıdır: Yıllardır beslenme uzmanları, yumurtanın sağlıksız olduğu konusunda bizi uyardılar. En zengin kolesterol kaynağından biri olan yumurtanın damarları tıkadığı ve kalp kriziyle felç riskini artırdığı doğru mu?

 

Yanlış. Yapılan birçok araştırma, bu teorinin yanlış olduğunu gösterdi. Örneğin, Framingham Kalp Araştırması yüksek kan kolesterolünün kalp krizlerine yol açtığını ve yumurta yemek ile kardiyovasküler hastalık arasında bir bağ bulunmadığını ortaya çıkardı.

 

2. Kahve kansere yol açıyor: 1970'li yılların sonunda araştırmacılar kafeinin göğüs dokusunda kiste yol açtığını açıklamışlardı. Bu bulgular kadınları kaygılandırdı. Daha sonra, 1981 yılında Harvard Tıp Okulu tarafından yapılan bir araştırmada, kahve içenler arasında pankreas kanserinde artış olduğu tespit edildi.

 

Diğer bilim adamları, seçkin araştırma yöntemleri ve daha geniş çalışma grupları kullanarak kahve ile bu kanserler arasındaki ilişkiyi araştırdılar. Ancak hiçbir şey bulamadılar. Hatta bilim adamları kahvenin tam tersi etki yaptığını belirlediler. 1990 ile 2003 yılları arasında 17 araştırmayı tekrar gözden geçiren araştırmacılar, düzenli olarak kahve ve çay içen insanlar arasında kolon kanseri riskinin yüzde 24 oranında azaldığını tespit ettiler. Geçtiğimiz yıllarda yapılan araştırmalar ise kahve içmenin Parkinson ve tip 2 şeker hastalığı gibi diğer hastalıklara karşı vücudu koruduğunu gösterdi.

 

3. Yağsız ve az yağlı yiyecekler her zaman yağlılardan daha sağlıklıdır: Süt veya et ürünlerinde bu kural uygulanabilir. Ancak, her yiyecek bu kurala uymaz. Örneğin, salata sosları, zeytinyağı veya kanola yağı gibi sağlıklı tekli doymamış yağlardan yapılıyor. Bu da sizi kalp hastalığı veya diğer hastalıklardan koruyabilir. Son zamanlarda yapılan bir çalışma, yağın zararlı olduğunu düşünüp yağ kullanmadığınız takdirde hastalıklara karşı korunmadığınızı gösterdi. Yemeğin içinde gerekli yağ olmayınca, sindirim yollarınız salatadaki besin maddelerinin çoğunu içine çekemiyor.

 

4. Çiğ sebze ve meyveler pişmişinden daha besleyici: Bazı çiğ gıda taraftarları, sıcaklığın gıdalardaki enzimlere zarar verdiğini savunuyor. Bu kısmen doğru olabilir, ancak pişirmek lifi çözüyor ve vücudunuz için işlenmesini kolaylaştırıyor. Alman araştırmacılar, çiğ gıdalarla beslenen 201 kadın ve erkek üzerinde yaptıkları araştırmada, toplam kolesterol ve trigliserid seviyelerinin düştüğünü gördüler.

 

Son yıllarda yapılan araştırmada, bilim adamları pişirmenin bazı meyve ve sebzelerde önemli bileşenlerin seviyesini artırdığını belirledi. Örneğin, ketçap çiğ domatesten 6 kat daha fazla antioksidan olan likopen içeriyor.

 

5. Donmuş ve konserve meyve ve sebzeler tazelerden daha az besleyici: Herkes taze sebzelerin donmuş ve konserve yapılmış türlerine göre daha besleyici olduğunu düşünür. Bu gıdaların tarlalardan toplanıp marketlere gelene kadar çeşitli aşamalardan geçtiğini ve bu sırada besin değerlerini kaybettiğine inanır. Tam tersi, gıda işleyiciler taze toplanan ürünü çok hızlı donduruyorlar ve bu nedenle bu gıdalar vitamin ile mineral içeriğini koruyor. 1992 yılında Illinois Üniversitesi'nde yapılan araştırma, donmuş fasulyenin manavda satılan taze fasulyeler kadar çok vitamin içerdiğini gösterdi.

 

6. Kabuklu yemişler çok besleyicidir, bunları idareli tüketin: Sert kabuklu yemişlerin çok fazla yağ içerdiği doğru, ancak bunlar faydalı yağlar. Örneğin, kavrulmuş yer fıstığı doymuş yağlardan 3-4 kat daha fazla kalp dostu doymamış yağ içeriyor. Ayrıca, sağlıklı bir beslenmenin parçası olarak kabuklu yemişlerden yemek kilo vermenize yardım ediyor. Mükemmel bir lif kaynağı olan yemişler, E vitamini, magnezyum, folat ve bakır gibi birçok besin maddesi içeriyor.