Oktoberfest ile ilgili çıkan haberlerin kendisini derinden üzdüğünü belirten Akaydın, festivalin Antalya'da yoğun talep üzerine yapıldığını söyledi. Antalya'nın turizm ve kültür kenti olduğunu vurgulayan Akaydın, "Milyonlarca turiste ev sahipliği yapan Antalya'da elbette her kültürün yaşatıldığı ve yansıtıldığı, insanları kaynaştıran ve birleştiren çeşitli festivaller düzenlenecektir" ifadesini kullandı.

Oktoberfest'i "Sosyal etkinlik" olarak tanımlayan Akaydın, şunları söyledi: "Antalya, Alman turistlerin en fazla tatile geldiği kenttir. İki kültürün buluşması için düzenlenen Oktoberfest ile ilgili festival öncesi ve süresinde yapılan haksız eleştiriler şahsımı ve organizasyon komitesini fazlasıyla üzmüştür. Hakarete varan eleştirilerin ne maksatla yapıldığı bilincindeyiz. Burada yapılan eleştiriler yapıcı değil, tamamen provokasyona dayalı ve siyasi içerikli eleştirilerdir. Bu yaklaşım tamamen popülist bir yaklaşımdır."

Oktoberfest'e girişin biletli, gıda ile içeceklerin ise belirli bir ücret karşılığında satıldığını anlatan Akaydın, açıklamasında şu cümlelere yer verdi: "Hiçbir ürün festival kapsamında bedava dağıtılmamıştır. Festivale kimse zorla götürülmemiş, herkes kendi öz iradesi ve tercihi ile katılmıştır. Festival kapsamında her türlü sağlık ve güvenlik tedbiri de alınmıştır. Ayrıca festivalin Antalya ekonomisine de önemli katkısı olmuştur."

Oktoberfest'in Almanya dışında 12 farklı ülkede sürdürüldüğü ve yapıldığı her kente turist çektiğini kaydeden Akaydın, şunları söyledi: "Kentimizin ve esnafımızın ekonomik sıkıntıları dikkate alındığında kent merkezine turist çekme anlamında büyük bir fırsattır. Geçen yıl 25 bin olan katılımcı bu yıl 45 bine çıkmış kent dışından 5 bin kişi Antalya'yı ziyaret etmiştir. Öyle ki festivale büyükşehir belediyesinin maddi olarak hiçbir katkısı olmayıp sadece himayesini üstlenmiştir."

 

Antalya'da bazı sivil toplum örgütleri ve siyasi temsilcilerin tepkilerini anlamakta zorluk çektiğini vurgulayan Akaydın, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bu şekilde gösterilen tepkiler, kamuoyu üzerinde baskı uygulamaktan başka bir şey değildir. İnsanlar neyi nasıl görmek isterse öyle görürler ve duyarlar. Antalya'da bazı yanlı basın yayın organları, STK ve siyasi parti temsilcilerinin yaptığı bundan başka bir şey değildir. Bu eleştiriler karşısında Antalya'da hiçbir etkinliğin düzenlenmemesi, hiçbir festivalin yapılmaması mı gerekmektedir?"

Antalya'da evinde ölü bulunan Ahmet Anıl Durmaz'ın ölümünün festivale bağlanmasına anlam veremediğini belirten Akaydın, sözlerine şöyle devam etti: "Bu genç yurttaşımızın ölümü elbette bizleri derinden üzmüştür. Ancak bu ölümü festivale bağlamak abesle iştigaldir. Festivale katıldığı iddia edilen genç arkadaşımızın alandan ayrıldıktan sonra arkadaşlarıyla bir arkadaşının evinde eğlenmeye ve alkol almaya devam ettiği ve sabah saatlerinde ölü bulunduğu belirtilmiştir. Gerçek ölüm nedeni 15 gün sonra otopsi incelemeleri sonunda anlaşılacak. Bu can kaybının bile bu şekilde eleştiri konusu yapılması, bu festivale bağlanması çok anlamsız. Bu durum, hedef göstermekten başka bir şey değildir. Genç yurttaşımızın ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyorum."

Olayları çarpıtarak verdiğini iddia ettiği basın kuruluşlarını da objektif ve doğru haber yapmaya davet ettiğini belirten Akaydın, "Bu şekilde yapılan haksız eleştiri ve tepkiler bizi hizmet anlayışımızdan vazgeçirmeyecektir" ifadesini kullandı.