Uyku Problemi Büyük Bir Sorundur

14 Ekim 2010 Perşembe  13:28

Uyku ilaçlarının uykunun doğal düzenini bozarak bir süre sonra alışkanlık haline geldiğine dikkati çeken Dr. Sezginer, "Uyku sırasında 'Apne' dediğimiz nefes durması varsa; bu sorunun devam etmesi uykuda ölümlere dahi neden olabilmektedir. Nefes durması sırasında vücutta biriken C02 gazı kalp krizine neden olabilir" diye konuştu.
 
İnsan hayatının üçte birinin uykuda geçtiğini, bu süredeki yetersiz ve kalitesiz bir uykunun, uyanık olduğumuz dönemi direkt olarak etkilediğini belirten Op. Dr. Mansur Sezginer, "Sağlıklı olarak bir konuyu anlayabilmemizi, bir sorunu çözmemizi, aile iş ve sosyal yaşantımızı düzenli halde tutabilmemizi, trafikte dikkatli olabilmemizi güzel bir uykuya borçluyuz. Kısaca iyi bir uyku; başarı ve mutluluk demektir" şeklinde konuştu.
Uyku kalitesini ve süresini etkileyen nedenleri 'kişiye bağlı olan' ile 'çevreye bağlı olan' şeklinde iki gruba ayıran Op. Dr. Sezginer, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
"Çevreye bağlı olan nedenler; yatağın rahat olması, uyuduğumuz odanın ışık ve ses düzeyi, soğuk veya sıcak olması gibi etkenlerdir. Kendimize bağlı nedenler ise psikolojik, sosyal, organik olabilir. Kişisel nedenlere bağlı olarak gelişen uyku düzensizliği bir süre sonra, vücutta kalp ve damar hastalıkları, metabolizma hastalıkları, psikolojik rahatsızlıklara neden olabilir. Uyku sırasında apne dediğimiz nefes durması da varsa; bu sorunun devam etmesi uykuda ölümlere dahi neden olabilmektedir.
 
Nefes durması sırasında vücutta biriken C02 gazı kalp krizine neden olabilir. Eğer uykuda, horlama ve apne (nefes durması) gibi yakınmalar varsa mutlaka bir uyku laboratuvarı olan bir merkeze başvurmalarında yarar vardır. Uyku laboratuvarında bir gece yatırılarak yapılan polisomnografi denilen tetkikle: Uyku kalitesi, Beyin EEG'si, Uykuda göz hareketleri, Burundan ve ağızdan soluk alıp verme miktarı, Horlama şiddeti, Göğüs ve karın hareketleri, EKG, Bacak hareketleri, Kan ve idrar tetkikleri, Paranasal sinus tomografisi, Akciğer gr., solunum testleri yapılarak uykudaki sorun araştırılır. Çıkan sonuca göre tedavi kulak burun boğaz hastalıkları, göğüs hastalıkları ve nöroloji uzmanı tarafından değerlendirilerek tedavi planlanır.
 
Uykuda horlama ve nefesin durması, genellikle aile arasında kalan bir sırdır. Horlamak ayıp değil, ciddi bir sağlık sorununun başlangıcı olabilir. Zamanında gereken tedbirler alınırsa ileride doğabilecek sağlık sorunların önüne geçilmiş olacaktır. Uyku ilaçları; uykunun doğal düzenini bozduğu ve bir süre sonra alışkanlık yaptığı için pek tavsiye edilmez."
 
DR. SEZGİNER'DEN MIŞIL MIŞIL UYUTACAK ÖNERİLER
 
Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi Uyku Laboratuvarı Sorumlu Hekimi Op. Dr. Mansur Sezginer, uyku sorununu ortadan kaldıracak şu önerilerde bulundu:
 
"Uyku saatlerine ve sürelerine dikkat edin: Uykunuzun geldiği saatleri belirleyin. Buna uygun saatlerde yatın ve kalkın. Öğleden sonra uykularından kaçının. Hafta sonları geç yatmayın.
Uykunuzu gündüzden hazırlayın: Doğada geçirilen bir günün ardından, uyku laboratuvarlarında incelenen hastalarda önceki gecelere göre 'derin yavaş uyku'nun arttığı gözlenmiş. 'Derin yavaş uyku' oranı artan bir uyku, daha dinlendirici nitelikte.
 
Haftanın belirli günlerinde yürüyüş, koşma, tenis, yüzme gibi aktivitelerden yararlanın. Ancak özellikle ağır jimnastik gibi sinir sistemini uyaran etkinlikleri uykunun hemen öncesinde veya akşam geç saatlerde yapmaktan kaçının. Egzersiz sırasında vücut ısısı yükselir ve ısının tekrar düşmeye başlaması yaklaşık sekiz saat alır. Bu da uykuya dalmayı güçleştirir.
Ağır yiyeceklerden kaçının: Akşam saatlerinde yenilen aşırı miktarda yemek mideyi rahatsız ederek iyi bir uykuyu engeller. Eğer horlama ve uykuda solunum bozukluğu da varsa aşırı yemek bu problemleri artırır. Hafif yemekler yemeyi tercih edin.
 
Aşırı miktarda sıvı alımından kaçının: Aşırı sıvı hem mideyi rahatsız eder, hem de gece sık sık idrara çıkma ihtiyacından uyanmaya neden olur.
 
Alkol ve sigaraya dikkat: Çay, kahve ve kolalı içecekleri akşam saatlerinde aşırı miktarda almayın. Yatmadan önce bir bardak ılık süt veya ıhlamurla birkaç bisküvi yenilebilir. Bunlar uykuya dalmayı kolaylaştırır.
 
Fiziksel şartlar çok önemli: Ortası çukurlaşan, telleri çıkan eskimiş yataklar uyumayı güçleştirir. Yatak odanızda parlak ışıklar yerine loş ışık kullanın. Çiftlerin birbirinin uykusunu kötü yönde etkilediğine ilişkin birçok çalışma var. Sık sık uykusuzluk çekiyorsanız ayrı yataklarda bulunmanız uykuya dalmanızı kolaylaştırabilir.
 
Yatak odasını oturma odası gibi kullanmayın: Yatak odası uyumak için. Bu odada salondaki gibi kitap okumayı, ders çalışmayı alışkanlık haline getirmeyin. Yatak odasında televizyon izlemeyin, yemek yemeyin.
 
Rahatlamak için yollar bulun: Uyku öncesinde ılık bir duş almak, içi sıcak suyla doldurulmuş küvete girmek, bir kitap okumak ya da dinlendirici bir müzik dinlemek sizi günün gerginliğinden arındırabilir. Uyku öncesinde çalışmayın, bilgisayar oyunlarından uzak durun. Sizi gerginleştirecek aile ve iş problemlerini kafanızdan atmaya çalışın. Eğer bunlar yardımcı olamıyorsa profesyonel rahatlama tekniklerini öğrenin.
 
Bütün bu önlemlere rağmen hala uykusuzluk sürüyorsa, bir doktor kontrolünde uyku veren bitki çayları ve ya sedatif etkili ilaçlar ve hipnotikler kullanılabilir. Bu tarz ilaçların uzman bir doktor kontrolünde alınması önemlidir; çünkü alışkanlık ve bağımlılık yapabilirler".



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/Uyku-Problemi-Buyuk-Bir-Sorundur/347172